"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

28 Şubat’tan 15-20 Temmuz’a

Kâzım GÜLEÇYÜZ
03 Mart 2021, Çarşamba
28 Şubat süreci, 1997 yılının o gününde yapılan MGK toplantısında alınan kararlarla başlamıştı.

Asker baskısıyla “irtica”nın “bir numaralı iç tehdit” ilan edildiği o dönemde en çok iz bırakan uygulama başörtüsü yasağı oldu. İmam hatiplerin orta kısımları kapatıldı. Refahyol hükümeti çekilmek zorunda bırakıldı. RP ve devamı FP AYM kararıyla kapatılıp lider kadrosuna yasak konuldu.

Devletteki dindar kadroların tasfiyesine yönelik yasal düzenleme teşebbüsleri bilhassa Yeni Asya’nın açtığı tepki kampanyaları sebebiyle akim kaldı. Bunun üzerine Ecevit hükümetinin bu hedefi KHK’larla gerçekleştirme girişimi ise “Bu iş kararnameyle olmaz” diyen Cumhurbaşkanı Sezer’in vetosuna takıldı.

Yeni Asya DGM’ler aracılığıyla yoğun baskılara maruz bırakıldı, bir ay kapatıldı, Mehmet Kutlular Ağabey tam 276 gün hapis yattı.

Derken, zaman içinde süreç tavsadı. Toplumda biriken tepkiler de 28 Şubat’ın yıprattığı siyasî aktörleri silerek AKP’nin önünü açtı.

Gelinen noktada AKP 19 yıldır iktidar.

Başörtüsü yasağı her yerde kalktı. Orta kısımları yeniden açılan imam hatip liselerinin okul ve öğrenci sayısı çok arttı. (Ama plansız programsız yapılan bu artış, ciddî boyutlar kazanan bir nitelik sorununu da gündeme getirdi.) Kur’an kurslarına ve hafızlık eğitimine konulmuş bulunan sınırlamalar da kaldırıldı.

Ancak bunlar olurken, 15 Temmuz kalkışması gerekçe gösterilerek 20 Temmuz’da başlatılan OHAL sürecinde, 28 Şubat’ın yapmak isteyip de yapamadığı operasyon, KHK ihraçları ve tutuklamalarla gerçekleştirildi.

28 Şubat’ta olduğu gibi MGK kararları ve Millî Güvenlik Siyaset Belgesi (kırmızı kitap-gizli anayasa) referans gösterilmek suretiyle.

Ve başörtüsü yasağının her yerde kalktığı Türkiye’de binlerce başörtülü cezaevinde...

15-20 Temmuz OHAL sürecinde dayatılan referandumla Türkiye Meclisin de, yargının da işlevsizleştirildiği bir tek adam rejimine teslim edildi. Medya, üniversiteler ve STK’lar da.

15-20 Temmuz sürecinde AKP eliyle hortlatılan 28 Şubat işte bu tabloyu netice verdi. 

Bu dönemde de adalet ve demokrasi demeyi sürdüren Yeni Asya yine hedefte. Resmî ilan, basın kartı ve gri pasaport ambargoları; hukuksuz yargı kararları ve karanlık algı operasyonlarıyla. Ama “Bu da geçer yâ Hu” diyoruz...

Okunma Sayısı: 4367
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet AKBAŞ

    3.3.2021 09:14:53

    Risale-i Nur, Kurân-ı Kerimle çok güçlü bağlarla bağlıdır. Dolayısıyla Kurân-ı Kerim'in muhafazası altındadır. Risale-i Nur ile uğraşan iflah olmaz. FG Risale-i Nur'arın dilini sâdeleştirmek yoluyla Risale-i Nur ile uğraştı. RTE ise Risale-i Nur'ların basım ve yayımlanmasını devletin tekeline sokmak suretiyle Risale-i Nur ile uğraştı. FG iflah olmadı ve olmaz. RTE de iflah olmadı ve olmaz. Ama tabi daha hala tevbe kapısı kapanmış değil. Risale-i Nur'da 'eski tahribatlarını tamire çalışmak' diye bir tabir var yanlış hatırlamıyorsam.

  • Ahmet AKBAŞ

    3.3.2021 09:05:12

    Ve işin en vahim tarafı 15-20 Temmuz dan sonra takip edilen baskı ve zulüm politikası, Türkiye'yi 1930'lara geri döndürmek isteyen 28 şubatçıların iştahını kabartmış durumda. Görüyoruz işte, 28 Şubat hükümetlerinden ANASOL-M'nin en büyük ortaklarından ve o 28 Şubat'ta uygulanan başörtüsü yasaklarını sonuna kadar savunan, ve 2001 yılında AB reformları kapsamında yapılan Anayasa değişikliğinde Atatürk milliyetçiliği ifadesiyle ilgili yapılan anayasa değişikliğine en sert karşı çıkan Devlet Bahçeli bugün RTE ile koalisyon halinde. Ve en azgın 28 şubatçılardan 80 yaşındaki Doğu Perinçek her akşam bir ulusal kanalda arz-ı endam ediyor.

  • Ahmet AKBAŞ

    3.3.2021 08:51:11

    Kısacası RTE ve FG hem araları iyiyken de Türkiye'ye çok zarar veriyorlardı hem birbirleriyle kavga ederken de Türkiye'ye çok zarar veriyorlar. Kısacası Cenâb-ı Hak en kısa zamanda tüm Türkiye'yi RTE ve FG ikilisinden en kısa zamanda hem kurtarsın hem korusun hem de muhafaza etsin. RTE ve FG ikilisi Türkiye'nin başına gelmiş veya gelebilecek en büyük bela ve musibetlerdendir.

  • Ahmet AKBAŞ

    3.3.2021 08:46:12

    AKP & RTE tek 16 Nisan 2017 referandumun ise 15 Temmuz darbe girişimi ve akabinde 20 Temmuzda getirilen ohal baskıları sayesinde kazandılar. Ve kendisine yardımcı olarak en azgın bir 28 Şubatçı olan MHP ve Devlet Bahçeli'yi seçmişlerdir. Dikkat ederseniz RTE sadece darbelerden besleniyor ve sadece darbe, muhtıra ve başarılı veya başarısız darbe girişimleri sayesinde yükseliyor. Ve saydığım tüm bu süreçlerin üzerinde 12 Eylül 1980 darbesinin ruhu var.

  • Ahmet AKBAŞ

    3.3.2021 08:41:20

    AKP & RTE & Abdullah Gül & Bülent Arınç ilkin 28 Şubat sayesinde 3 Kasım 2002 seçimlerini kazandılar. 27 Nisan e-muhtıtası sayesinde 22 Temmuz 2007 seçimlerini kazandılar. Yani Abdullah Gül'e Çankaya Köşkü kapılarını açan 27 Nisan e-muhtıtasıdır. Tabi daha sonra iktidar kendilerine bu muhtıra vererek bu seçim zaferini kazanmalarına vesile olan Yaşar Büyükanıt'a minnet ve şükran hediyesi olarak çok pahalı, lüks ve konforlu zırhlı bir araç hediye etti ve kendisine devlet yüksel nişanı verildi.

  • Ahmet AKBAŞ

    3.3.2021 08:35:36

    Nasıl ki AKP/RTE 12 Eylül ve 28 Şubat sayesinde büyüdü ve güçlendi iktidara geldi. Fethullah Gülen de 12 Eylül ve 28 Şubat sayesinde bürokraside kadrolaştı ve devletin ve toplumun her katmanında büyüdü ve güçlendi.

  • Müslüm

    3.3.2021 00:47:40

    Harikasın abiii. Allah hayırlı ömür versin

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı