Eskişehir’deki üniversite katliamı, f.ö ile mücadele iddiasıyla başlatılıp tamgaz devam eden ve nice masumun canını yakan cadı avının ve ihbar furyasının yol açtığı son derece vahim, dehşet verici, yürek yakıcı ve trajik sonuçlardan yalnızca biri.
Aynı zamanda “At iziyle it izi karıştı” sözüne tam denk düşen çok ibretâmiz bir örnek.
Ve topyekûn içine düşülüp habire tırmandırılan paranoya halinin tüyler ürpertici neticesi.
İktidar medyasının ilk günkü haberlerinde dört cinayet, “hakkında f.ö’cü iddiaları olan araştırma görevlisinin işi” olarak duyuruldu. Ama sonrasında işin rengi değişti ve hadise ilk iddiayla çelişen farklı bilgilerin ortaya çıkmasıyla tamamen değişik ve karmaşık bir hal aldı.
Buna göre, f.ö’cülükle suçlanan katil, aynı zamanda 200’den fazla akademisyen hakkında “f.ö’cüdür” diye ihbarda bulunmuş bir şahıstı.
Ve bu ihbarlar yüzünden birçok akademisyen açığa alınmış, ihraç edilmiş, gözaltına alınıp tutuklanmış ve cezaevine konulmuştu.
Buna mukabil, kendisi hakkında da benzer suçlama, şikâyet ve ihbarlar yapılmasına, dahası çok sayıda öğretim üyesini açık açık tehdit ettiği ilgili mercilere bildirilmesine rağmen, hiçbir şey yapılmamış ve göz göre göre, hattâ bağıra bağıra gelen vahşi cinayetlerine yol açılmıştı.
Cumhurbaşkanının atadığı YÖK üyelerini de f.ö’cülükle suçladığı belirtilen katili f.ö’cü göstermek için ortaya sürülen son iddia, üniversite rektörünün f.ö ile irtibatını polisten gizlediği.
Cinayetler üzerine bir numaralı sorumlu olarak hedefe konulan Rektörün, vakti zamanında AKP’den aday adayı olduğu bilgisi de var.
Ve Rektör de, katilin öncelikli hedefi olduğu halde, saldırı sırasında yerinde olmadığı için kurtulan Dekan da, saldırgan için “Aklî dengesi yerinde değil” dediler, ama bu durumda olduğu bilinen bir kişinin nasıl olup da, üstelik hakkındaki şikâyetlere rağmen görevde tutulmaya devam ettiğinin açıklaması ortada yok.
Olayı bir de f.ö avcılığını kimselere bırakmayan tetikçilere bakan yönü var ki, onlar bu cinayetler üzerine tam bir şoka girmiş durumdalar. “F.ö düşmanı görünüyordu, azılı f.ö’cü çıktı” diyerek yine üste çıkma çabasını elden bırakmıyor ve “Üniversitelerdeki temizlik yüzde 4’ü geçmiyor” diyerek, olayı tasfiyelere yine gaz vermenin bahanesi yapmaya çalışıyorlar.
Ama “İhbar mekanizması çöktü, artık işlemez” diye hayıflanmaktan geri durmayarak.
Umarız, bu cinnete artık “dur” denilir...
***
- Eskişehir’deki üniversite katliamının özet yorumu: Hayatları boyunca ellerine silah bile almamış nice masum zindanlarda süründürülürken, önüne geleni f.ö’cü diye ihbar eden ve herkesi alenen tehdit eden bir azılı katil, göz göre göre o cinayetleri işledi. Olay bundan ibaret...
- Bugün KRT’de Çağlar Cilara’nın konuğu olacağız inşaallah. Saat 17:00. Bekliyoruz.