Bir taraftan 28 Şubat’ın yarım kalmış tasfiye ve imha projeleri görülmemiş bir gaddarlıkla uygulanırken, diğer taraftan ülkeyi yine 28 Şubat benzeri bir ortama sokmayı hedeflediği çok açık olan provokasyonlar peş peşe geliyor.
“Tarikat şeyhi” olarak lanse ve ardından resmî protokoldeki fotoları servis edilen bir şahsın çocuk taciziyle gündeme getirilmesinden kısa bir süre sonra GATA’daki “papyonlu tarikatçı”nın hezeyanları tedavüle sokuldu.
15-20 Temmuz sürecinde, hedefteki topluluk ve yapı üzerinden “cemaat” kavramı olabildiğince yıpratıldıktan sonra, şimdi de bu gibi örneklerle yeni bir aşamaya geçildiği anlaşılıyor.
28 Şubat sürecinde Erbakan başbakanlığındaki Refahyol hükümetine karşı uygulanan taktikler şimdi AKP iktidarına yöneldi.
Bu dönemin farkı, yapılmak istenenlerin, Perinçek’in “Vatansever kuvvetler tarafından ele geçirildi” dediği, derin kuşatmaya alınmış Saray iktidarı eliyle hayata geçiriliyor olması.
Bu yöndeki tazyikler, el altından yapılacak pazarlıklar ve verilecek tavizler eşliğinde devam edip arttıkça yeni gerilimler yaşanacak.
Durum bu, gidişatın yönü belli. Görünen köy misali...
Böyle bir ortamda, olup bitenlerin bilhassa manevî hayatımızda meydana getirdiği çok yönlü ve derin tahribatın artık farkına varılmalı. Cemaat ve tarikatlar, kanaat önderleri bir araya gelip siyaset üstü bir perspektifle durum değerlendirmesi yapmalı.
Bu fitne süreci böyle de- vam ettiği müddetçe tahribatı daha da büyüyecek ve tamiri daha da zorlaşacak. Onun için, sağduyu ve vicdan ehlinin bu gidişe “dur” diyecek bir inisiyatif için artık harekete geçmesi lâzım.
Aslında böyle bir girişim, malûm sürecin ilk aşamasında da başlatılmak istenmişti.
(Bu konuyu değerlendirdiğimiz 18.2.14 tarihli yazımız: www.yeniasya.com.tr/kazim-gulecyuz/sagduyunun-sesini-yukseltelim_214920)
Ne var ki, derin bir el oraya da müdahale etti ve dahası, bu isabetli girişime öncülük edenlerin bir kısmını dahi, bilâhare iyice tırmandırılan kavganın keskin tarafı, hattâ tetikçileri haline getirdi.
Bütün İslamî ve insanî değer ve duyarlılıkların “paspas” edildiği bu cinnet hali artık bitmeli. Daha fazla gecikmeden, bir an önce bir araya gelinip hasar tesbiti yapılmalı ve bu durumdan çıkışın yol haritası hazırlanmalı.
Çağrımız tüm sağduyu ve vicdan sahiplerine. Duyulması ve icabet edilmesi dileğiyle.