Hafta sonunun en önemli iç gelişmesi Meclis’te yaşandı. AYM’nin iptal ettiği güvenlik soruşturmasını torba yasa içinde geçirmek isteyen iktidarın bu girişimi akim kaldı.
Sebep, torbanın görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonu’nda muhalefet temsilcileri tarafından dile getirilen güçlü ve tutarlı eleştirilerin, iktidar grubunda da mâkes bulmuş olması.
Bilhassa, getirilmek istenen düzenlemenin 28 Şubat’ta “irtica ile mücadele” iddiasıyla hazırlanan yönetmeliklerden hiçbir farkı olmadığının vurgulanması AKP’lileri etkiledi.
En azından önemli bir kısmını.
Parti kurullarında saatlerce sürdüğü belirtilen tartışmalara dair sızan bilgilere göre:
Düzenlemeyi hiç kimse savunamamış, bir kısmı “Revize edelim” demiş, ama çoğunluk “Tamamen çıkaralım” görüşünde birleşmiş.
Bu sonuç birçok yönüyle çok önemli.
Öncelikle iktidar grubu ilk kez yönetimin getirdiği bir düzenlemeye karşı tavır alıp geri adım attırıyor. Arkası da böyle gelir inşaallah.
İkinci olarak, bu sonuçta “Temel hak ve özgürlükleri ilgilendiren bir konu torba kanunla aceleye getirilemez. Anayasa ve Adalet Komisyonlarında da görüşülmesi gerekir” diyen muhalefetin, güçlü gerekçelere dayandırdığı itirazları ve sağlam duruşu etkili oldu.
Üçüncüsü, AYM’nin iptal kararına iktidar kanadında ve medyasında verilen provokatif tepkiler boşluğa düştü. Ülkenin sürekli bir OHAL ortamında devamını isteyenler açısından hiç arzu edilmeyen, ama normalleşme adına hayli ümit verici bir gelişme bu.
Olayın son derece önemli cihetlerinden biri de şu: Güvenlik soruşturması 12 Eylül’ün getirdiği bir mekanizma. Orasından burasından kırpıldıysa da esasına hiç dokunulmamıştı. 20 Temmuz KHK’larıyla yeniden tahkim edilmek istendi. Ama ilk kez bir AYM kararıyla temelden iptal edildi. Bu iptalden sonra Meclisten tekrar geçirme dayatması da önce muhalefete, sonra iktidar partisine takıldı.
Yaşanan hukuksuzluklar sürecinde olup bitenlere ve bunlar karşısındaki duyarsızlığa baktığımızda, bu hadise çok önemli bir dönüm noktası olabilir. Bu konudaki gösterilen hassasiyetin bundan sonraki süreçte daha da geliştirilerek devam ettirilmesi şartıyla.
Hukuk ve demokrasi kazanacak inşaallah.
Yeter ki, biz sağlam duralım.