Başından beri AKP içinde oldukları, hattâ cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, bakanlık, milletvekilliği ve teşkilât yöneticisi görevlerinde bulundukları halde bilhassa tek adam rejimine geçildikten sonraki süreçte tasfiye edilen ve yolunu ayıran çok sayıda isim yeni kurulan partilerde yola devam ediyor.
Ama hâlâ AKP içinde kaldıkları halde son dönemde yapılan birçok şeyi tasvip etmeyerek karşı çıkanlar da varmış ve bunlar “Yok mu bu hukuksuzluklara itiraz edecek AK Partili?” diye soran Elif Çakır’a sitem etmişler:
“Sanki aramızda hiç insaf ve vicdan sahibi kimse yokmuş gibi hepimizi töhmet altında bırakıyorsunuz, bu da bir kul hakkıdır...”
Ve şunları sıralamışlar (Karar, 11.12.20):
* Sayıları çok olmasa da elbette AK Parti içerisinde “vicdan ve insaf sahibi” arkadaşlarımız var, ya MYK, MKYK toplantılarında ya da özel olarak Cumhurbaşkanımıza itirazlarını, önerilerini, yapılması gerekenleri dile getiriyorlar.
* Tabanımızın partimize yönelik şikâyet, beklenti, üzüntü, hayal kırıkları dile getirildi.
* Osman Kavala dosyası, KHK ihraçlarındaki hukuksuzluklar, yargı sistemimizin sebep olduğu mağduriyetler, mahkemelerin AYM ve AİHM kararlarını uygulamamasının iktidarımıza verdiği zararlar… Bunlar dile getirildi, bilgi notları ulaştırıldı, özel görüşmelerde anlattık, başka anlatan arkadaşlarımız oldu.
* CB hükümet sistemi modeli tartışılırken bugün yaşanan sorunlar o gün dile getirildi.
* Şehir Üniversitesinin kapatılmasının ayıplı birşey olduğunu, başka çözüm yolu bulunması gerektiğini pek çok arkadaş söyledi.
* İstanbul seçimlerinin tekrarlanması bizim için iyi olmadı, MYK toplantısında bu gündeme gelmişti, İstanbul seçimlerinin tekrarlanmasına itiraz eden arkadaşlarımız haklı çıktılar, o gün itiraz edildi ve anlatıldı.
* Berat Albayrak’ın bakan yapılmasının rahatsızlık uyandırdığı CB’mıza söylendi.
* İnfaz Yasasındaki itirazlarımızı söyledik, bu haliyle ortaya çıkacak mahzurları anlattık. Bilgi notları gönderdik. Adalet Bakanımızı uyardık. Düzgün ve âdil bir İnfaz Yasası çıkartmamız gerektiğini, partimize yakışanın âdil bir infaz yasası olacağını dile getirdik.
Peki, bunları söyleyenlerin gidişat ortadayken hâlâ AKP’de kalarak ne yapmaya çalıştıkları sualine de cevap vermeleri gerekmez mi?