"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yıllar sonra hortlatılan 28 Şubat’ı da aşacağız

Kâzım GÜLEÇYÜZ
01 Ocak 2021, Cuma
Geçen yıl, kriz yılı olarak tarihe geçti.

Sebep bu sene yaşanan ekonomik krizdi. Ama olay ekonomiyle sınırlı değildi. Ve ekonomideki kriz, alabildiğine derin bir devlet ve sistem krizinin sonuçlarından sadece biriydi. Bu sistem krizinin temelinde ise, devlete musallat olan baskıcı zihniyet ile, özgürlüklere hasret halk arasındaki kan uyuşmazlığı yatıyordu.

Devleti halktan uzaklaştırıp koparan söz konusu zihniyet, 28 Şubat sürecinden aldığı güçle baskı ve dayatmalarını yoğunlaştırdı. Demokrasi daraldıkça, rejim demokrasi öncesindeki tabiat ve karakterine bürünmeye başladı. Zaten sürecin hedefi de ülkeyi 30’lu yıllara döndürmekti. Temel hak ve hürriyetlerin baskı altına alındığı, inançlı kitlelerin her vesileyle rencide edildiği bu süreç, tıpkı 30’lu yıllarda olduğu gibi, halkın insiyakî bir şekilde içe kapanmasını sonuç verdi.

Böylece Türkiye, bir defa daha, şevki kırılmış, morali bozulmuş, küskün ve kırgın insanlar ülkesi haline geldi. Aykırı devlet politikaları, toplumdaki dinamizmi söndürdü ve adeta sıfırladı. Yanlış resmî politikalara karşı sivil cenah adına sergilenen beklenmedik ölçüdeki teslimiyetçi ve tavizkâr tavırlar çıkmazı daha da derinleştirdi. Yanlışlara meşru çerçevede, hukuk ve müsbet hareket zemininde karşı çıkılsaydı, tıkanıklık bu boyutlara gelmezdi. Ne yazık ki kimi kanaat önderleri böyle yapmak yerine, ya hâkim güç odaklarına yaranmak için ya da böyle davranarak belâyı daha kolay savuşturabilecekleri düşüncesiyle, taviz yolunu seçtiler. Bu tutum haksızlara cür’et ve cesaret verirken  toplumdaki mukavemet refleksine darbe vurdu. 

Gelinen merhalede Türkiye, çıkış noktası 28 Şubat olan derin bir krizin çok yönlü ve çok boyutlu sonuçlarıyla karşı karşıya. Daralan bir demokrasi; etkisizleştirilmiş bir siyaset; halktan kopuk, şeffaflıktan uzak, hantal ve müsrif bir devlet çarkının yolsuzluklara kol kanat geren işleyişiyle çökertilmiş bir ekonomi; artık iyiden iyiye gemi azıya alan devlet içi derebeylikler; teslim bayrağı çekmiş kırgın ve bezgin bir sivil toplum... 

Bu kara sürecin ahlâkî, sosyal ve toplumsal alanlarda önümüze koyacağı faturayı henüz tam olarak kestirebilecek durumda değiliz; ama endişe duymak için her türlü sebep mevcut. Ki, öncü işaretler hiç de iç açıcı değil. Türkiye âcilen esaslı bir durum değerlendirmesi yapıp bu kara dönemi kapatmak zorunda.  Aksi takdirde krizlerin sonu gelmez.

***

19 yıl önce bugün çıkan bu yazımızda tasvir edilen tablo, halihazırdaki duruma da denk düşüyor. O günün asker takviyeli 28 Şubat’ı, bugün tek parti rejimiyle ve adeta hipnotize edilen “dindar” AKP seçmeninin desteğiyle çok daha ileri boyutta sürüyor.

28 Şubat’ı demokrasi içinde aşabilmiştik; demokrasiyle gelip yeniden hortlatanlar eliyle musallat edilen devamını da yine aşacağız.

Bu kararlılıkla mücadeleye devam...

Okunma Sayısı: 5364
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • H.Bulat

    2.1.2021 21:16:09

    Akp nin muafazakar tabanı niye kopmuyor?Bundan dolayı. Fikri Sağlar'ın Başörtüsü türbanlı Hakim lafları , kan kaybeden Akp ye RTE ye kızılay dan gelen antikorlu kan gibi gelmiştir. Dindar saf vatandaş 18 yıldır CHp nin değişmediğini algısı oluşturulmuştur.

  • Hasan

    1.1.2021 17:40:54

    28 şubatı hatırlatan Fikri Sağlar'a da bir çift laf söylemenizi bekliyoruz.

  • Osman

    1.1.2021 16:27:42

    Mücadeleye devam inşaallah Her kışın bir baharı vardır

  • Bahadır

    1.1.2021 14:09:53

    Dinini, Devletini ve Milletini güzel günlere kavuşturmak için hukuk içerisinde gayret gösterenler, tasfiye edildiler. Ondan sonra bir mücadele ortamı göremedim. Mirasyedilerin hazinesi tükenmeseydi. Allah muhafaza bin yıl sürebilirdi. Devlet ve Millet her taraftan kuşatılmıştır. Bu kuşatmayı yarıp, Fethe müeyyesir olmak için Cenabı Allah'tan gelecek inayete ihtiyacımız var. Rabbim Milletimize feraset ve basiret versin. Acemi erlerle işimiz zor.

  • Abdullah

    1.1.2021 08:23:38

    AKP on sekiz yılda Türkiye nin hangi köklü meselesini çözdü demokrasimi? insan haklarımı? Terörmü? Işsizlikmi? Enflasyon mu? Faizmi? Pahalılıkmı? Dış politikamı? Eğitimmi ? Bunların hiçbiri çözülmediği gibi aksine içinden çıkılmaz bir hale getirilmiştir. Yazık hem de çok yazık tek dileğim Rabbim bu millete basiret versin.

  • Sezai MUMCU

    1.1.2021 03:11:22

    Siyasal Islam ile zemin ve zamanin uygun olmadigi zamanlarda MÜSBET SECIYELER NAMINA ilerleme saglanamaz. ADALET, Islam'i siyasete alet eden niyetlerle, baska bir tanimla Islam'i SIYASETE HIZMETKAR ederek ASLA saglanamaz. Adalet'in temeli yoksa MAL, MÜLK de istenmeyen degisimlere maruz kalmaya mecburdur. BU TEHLIKEYI herkesten önce bu vatanda farkeden merhum ve muazzez Üstadimiz Bediüzzaman Said Nursî hazretleri varligimiz ve gelecegimiz icin Islam Dininin Siyasete hizmetkar edilmesine karsidir, bu tür siyasî gidisatin kötüye kullanilacagini öngörmüs tam hakli cikmistir. Tüm yasanan ARIZALARIN SEBEBLERI BELLIDIR..

  • Ahmet Danışmaz

    1.1.2021 02:28:42

    Hem de nasıl denk düşüyor. Yeni yazılmış zannettim bir an. İnşallah aşacağız. Selamlar

  • Arif

    1.1.2021 01:22:18

    Kısır döngü dedikleri bu olsa gerek. Onlar bunları getirdi. Bunlar onları...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı