"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Büyük Marmara depremleri

M. Latif SALİHOĞLU
10 Mart 2023, Cuma
Tarih boyunca değil de, Osmanlı döneminde Marmara Denizinde vukua gelen ve özellikle İstanbul’u ciddi şekilde etkileyen büyük depremlere özet halinde ve kronolojik bir sıralama ile bakmaya çalışalım.

*

Her ne kadar 1489’a ait bir deprem kaydı olsa da, o tarihteki hadiseye dair tedaylı bilgiye rastlayamadık.

Sultan Fatih’in oğlu Sultan Bayezid-i Veli’nin idaresi zamanında 10 Eylül 1509’da meydana gelen büyük İstanbul zelzelesi için, o tarihte “Kıyamet-i Suğra”, yani “Küçük Kıyamet” tabiri kullanılmış.

Marmara Denizi’ndeki bir fayın kırılması sonucu vukua gelen depremin büyüklüğü 7.2 olduğu kayıtlara geçmiş durumda. Bu, yıkıcı bir zelzele olup çevre vilayetlerde de hasara yol açmış. Şiddetli artçı sarsıntılar 45 gün kadar devam edince, Sultan Bayezid Hân bir müddet için Edirne’ye nakl-i mekân etmiş.

*

Uzmanların ifadelerine göre, yakın gelecekte şiddetli bir zelzeleye mâruz kalacağı kuvvetle muhtemel olan İstanbul’da, bundan iki buçuk asır kadar evvel de büyük bir deprem yaşanmış.

22 Mayıs 1766’da yaşanan ve İzmit’ten Tekirdağ’a, hatta Gelibolu’ya kadar uzanan Kuzey Marmara fay hattının kırılmasıyla neticelenen bu depremde, yüksek tsunami dalgaları oluşmuş, Galata Kulesi, Topkapı Sarayı ve Fatih Camii başta olmak üzere, pekçok tarihî yapı ağır şekilde hasar görmüştür.

Bu depremin, Richter ölçeğine göre 8 şiddetinde olduğu ve 5 binden fazla can kaybına yol açtığı, tarihî kayıtlarda ifade ediliyor.

O tarihte, İstanbul’un nüfusu 160 bin civarındaydı. Şiddetin büyüklüğüne göre can kaybı az olmasının en önemli sebebi şu şekilde açıklanıyor: Deprem, Kurban Bayramının 3. günü olan Perşembe sabahı, gün doğumundan yaklaşık yarım saat sonra meydana geldi. Bu da, vatandaşların çoğunun sabah namazını kılmış ve dışarı çıkmış bir vakti gösteriyor.

*

İstanbul’u defalarca harabeye döndürmüş olan şiddetli sarsıntılardan biri de 10 Temmuz 1894’te yaşandı. Gün ortasında meydana gelen Büyük İstanbul Zelzelesinin 8 şiddetinde olduğu rivayet ediliyor.

Muhtelif kaynakların verdiği bilgiye göre, Sultan II. Abdülhamid’in devr-i iktidarının ikinci yarısında yaşanan 10 Temmuz depreminin vasatî (günümüzde kullanılan) saat itibariyle gün ortasında saat 12.20 civarında meydana geldiği belirtiliyor. Hatta, bazı kaynaklarda, üç kez peşpeşe hissedilen bu zelzelenin, tam da öğle vakti ezanının okunduğu esnada yaşandığı bilgisi yer alıyor.

Sultan Abdülhamid, Çatalca’dan Adapazarı’na kadar yıkıcı etkisi görülen, fakat en büyük tahribatı İstanbul’da görülen bu depremin yaralarını sarmak için, devletin bütün imkânlarını seferber etmek için hummalı bir faaliyet başlattığı anlaşılıyor.

*

Osmanlı döneminde İstanbul’u etkileyen bir diğer zelzele, 9 Ağustos 1912’de vuku buldu. 7.3 büyüklüğünde gece saat 3 sularında meydana gelen depremin merkezi, Tekirdağ ilinin Şarköy ilçesinin Mürefte beldesi olarak tesbit edildi. 

Bu depremde 216 can kaybı yaşanırken, 466 kişi yaralanmış, 450 kadar bina da ağır hasar görmüştür.

*

Kuzey Marmara fay hattı üzerinde yaşanan üç büyük depremin tarihleri arasındaki farkı göstererek noktalayalım: 1509 ile 1766’daki sarsıntı arasında 257 yıllık bir süre var. 1766 ile 1894 arasında 128 senelik bir zaman dilimi söz konusu. 1894’den bugüne ise, arada 129 sene geçmiş görünüyor.

Okunma Sayısı: 1992
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    10.3.2023 16:11:14

    Allah’ım! Günahlarımızı bağışla, hatalarımızı ört! İçine girdiğimiz şuhûr-u selâseyi İSLÂM âlemi hakkında hayırlı eyle! Bizleri mübarek Ramazana da kavuştur. Bu aylarda yaptığımız ibadetleri kabul, tövbelerimizi makbul eyle! Duâlarımızı, duâsı kabul olunanların zümresine dahil eyle! Bu aylar hürmetine Âlem-i İslâm’a manevî fütuhatlar lütfeyle! Âlem-i İslâm’ı fitnelerden, fesatlardan, düşmanlıklardan, tabiî afetlerden  beri eyle! Zelzele afetinde vefat ederek manevî Şehid mertebesine ulaşan kullarına Rahmetini ihsan eyle. Maddî kayıplarımızı da sadakai Makbuleden eyle. Enkaz altındaki masumlara da yardım eyle ve hayatlarını bağışla, yaralılara acil şifalar ve sabr-ı cemil ver,  bir daha bizleri böyle feci afetlerle imtihan edip terbiye etme Allah'ım!  Âmiiin

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı