"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şemsî Yastıman’ın hayat hikâyesi

M. Latif SALİHOĞLU
10 Temmuz 2013, Çarşamba
Tarih Günlüğü

Hem mübarek Ramazan ayının, hem de ağırlıklı olarak senelik izinlerin kullanıldığı sıcak yaz mevsiminin içinde bulunmamız hasebiyle, biz de köşemizi nisbeten farklı bir format ile hazırlayıp süslemeyi düşündük.
Bir müddet için, sizlere “Tarih Günlüğü”nde seyahat etmek arzusundayız.
İnşaallah, bu da istifadeye medar olur temennisiyle başlıyoruz.

10 Temmuz’un Tarihçesi

* Dünya Hukuk Günü.
"Hukuk Yolu İle Dünya Barışı" konulu büyük Konferansların 10 Temmuz 1967 yılında Cenevre’de yapılması sebebiyle, her yılın 10 Temmuz’u “Dünya Hukuk Günü” olarak kutlanıyor.

* Büyük İstanbul Zelzelesi
İstanbul, 1894 yılı Temmuz'unda tarihinin en büyük ve en yıkıcı sarsıntılarından birine sahne oldu.
İlk şok dalgası 10 Temmuz günü başlayan ve yaklaşık yirmi gün kadar devam eden artçı şoklarla, koca İstanbul şehri adeta bir harabeye döndü.
Bazı kayıtlarda, ilk sarsıntının en az bir dakika devam ettiği belirtiliyor.
Bir de bu şiddetli sarsıntının artçı şok dalgaları birbirini öylesine takip edip gitmiş ki, İstanbullular günlerce evlerine giremeyip meydanlarda yatmak mecburiyetinde kalmışlar. Bilhassa At Meydanı, Eski Hipodrom ile Sultanahmet Camii çevresindeki meydanların insan kalabalığıyla dolup taştığı rivayet ediliyor.
Binlerce insanın ölümüne ve bir o kadar da ev ve işyerlerinin yıkımına sebebiyet veren zelzele, sadece İstanbul'u sarsmakla sınırlı kalmadı. Bu sarsıntıdan İzmit'ten Tekirdağ'a kadar olan bölgenin tamamı en yüksek seviyede etkiledi. Öyle ki, Gebze'nin de bilhassa sahil kesimi en az İstanbul merkezi kadar zarar gördü.
Zelzele sükûnet bulduktan sonra, Sultan II. Abdülhamid'in de üstün gayretleri sayesinde hummalı bir imar ve inşa faaliyeti başlatıldı.
* * *
1920: Birecik’in (Ş. Urfa) kurtuluþu. 1919’da bir müddet İngiliz ve Fransız işgaline uğrayan Fırat Nehri kenarındaki bu şirin belde, milis destekli askerlerimizin cansiperane mücadalesi sonucu 1920 yılı 10/11 Temmuz günlerinde yeniden hürriyetine kavuştu.
* * *
1935: Ekonomi Bakaný Celâl Bayar Sovyet sanayiini incelemek üzere Rusya’ya gönderildi.
* * *
1943: Zonguldak Çatalaðzý Elektrik Santralı hizmete girdi.
* * *
1952: İstanbul Gazeteciler Sendikası kuruldu. 1957'de Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (Türk-İş) üye oldu. Diğer illerde kurulan sendikalar ile birlikte Türkiye Gazeteciler Sendikaları Federasyonu'nu oluşturdu. 1963'te, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) adını alarak ulusal bir örgütlenmeye dönüştü.
* * *
1962: Kýtalararasý haberleþmeyi saðlayacak Telestar uydu aracý uzaya fýrlatýldý.
* * *
1996: Türkiye’ye ait TÜRKSAT-1C uzaya fırlatıldı.

Şemsî Yastıman

Kırşehirli Türk Halk Müziği Sanatçısı Şemsî Yastıman, 1923’te doğduğu aynı gün olan 10 Temmuz’da vefat etti. (1994)
Asıl adı ''Mehmet Galip Şemseddin'' olan Yastıman Usta, Şekerci Ahmed Ağa ve İlhamiye Hatunun evlâdı olarak 10 Temmuz 1923'de Kırşehir'de doğdu.
Saza ve söze ilgisi tâ Ortaokul yıllarında başladı. Önce Kırşehir ve çevresindeki ustalardan ders aldı.
Bilâhare gitiği Ankara'da Yağcıoğlu Fehmi Efe ve Genç Osman'ın müzik meclislerine girerek mesleğini geliştirdi.
Kendisiyle, vefatından birkaç sene evvel ziyaret için geldiği Cağaloğlu’ndaki gazete binamızda tanışmıştık.
Onun yeğeni “Burun Mucizesi” isimli bir kitap çalışması yapıyordu. Bu maksatla bizden de kaynak kitap talebinde bulundu.
Çok hoşsohbet olan Yastıman Usta, kendi hayat hikâyesini ironik bir tazda şu mısralarla dile getiriyor:

Allah her kula bir zenahat vermiş
Megerki bol nasip kismet yazıla
Kimine hoş geçim ganahat vermiş
Kimine hırs vermiş doymaz az ile

Terki diyar ettim on beş yaşımda
Dolaştım bir hayli kendi başımda
Her ne iş tuttuysam felek karşımda
Naçar kaldım paylaşılmaz göz ile

Torpil yoktu kimse yardım etmedi
Küçük memur oldum maaş yetmedi
Ev geçimi hiç de düzgün gitmedi
Ceryanı kestiler galdık gaz ile

Tuhafiyeciliği seçtim olmadı
Terzi oldum kestim biçtim olmadı
Kumaş mağazası açtım olmadı
Hep malları güve yedi haz ile

Marangoz olduk el kaptırdık hızara
Tellal olduk kıtlık geldi pazara
Fırıncı oldum yangın çıktı kazara
Malım mülküm harap oldu köz ile

Kasap oldum bereketin adı yok
Kimi et yağsız der kimi budu yok
Aşcı oldum yemeklerin tadı yok
El alemi suya boğdum tuz ile

Berber oldum belediye kapattı
Kahvecilik yaptım sermayem battı
Meyhaneci oldum dükkân top attı
İçen kaçtı hepsi başka poz ile

Demirci oldum herkes beni haşladı
Gürültüden şikâyete başladı
Çöpcü oldum mahalleli taşladı
Süpürürken evler doldu toz ile

Şoför oldum arabayı devirdim
Pilot oldum uçakları savurdum
Vatman kaptan oldum dümen çevirdim
Hiçbir gün rotam gitmedi düz ile

Müteahhit oldum tez iflas ettim
Avukat oldum hep boş dava güttüm
Gazeteci oldum çok fazla öttüm
Dıhtılar mapusa bir kaç söz ile

Doktor oldum tedaviye geldiler
İlaç verdim zehirlenip öldüler
Dişci oldum suçu bende bildiler
Zayıf giren çıktı şişman yüz ile

Üfürükçü oldum kendim çıldırdım
Müezzin oldum cemaati yıldırdım
İmam oldum yanlış namaz kıldırdım
Müftü el çektirdi işten vaaz ile

Baktım hayırsızım ortada kaldım
Vaz geçtim sanattan başka iş buldum
İnşaata girdim amele oldum
Ta üst kattan yere düştüm hız ile

Vel hasılı hiçbir işte gülmedim
Meğer kader böyleymiş bilmedim
Birde hovardalık yapayım dedim
Yedik malı mülkü karı kız ile

Şemsi der ki münasip iş bulamadım
Gidip bir baltaya sap olamadım
Bağlamadan başka saz çalamadım
Akibet nafaka çıktı saz ile.

Okunma Sayısı: 8054
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı