"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sorumlu kim?

Mehmet KARA
05 Mayıs 2025, Pazartesi
2024 yılı “Emekli Yılı” ilân edilmiş ama emekliler maaşlarına yapılan düşük zamlardan dolayı büyük sıkıntı içine girmişti. Bu dikkate alındığında iktidarın 2025 yılını “Aile Yılı” ilân etmesi ihtiyatla ve “eyvah” ifadesiyle karşılanmıştı.

Aile Bakanlığı “Aile Yılı” dolayısıyla kolları sıvadı. Evlenecek gençlerin mobilya, beyaz eşya, ev tekstili ve mutfak eşyaları vb. ihtiyaçlarının maliyetini düşürmek için 16 firma ile protokol imzaladı.

Birçok genç evlenmek için astronomik rakamlarla baş etmesi gerektiğinin farkında.  Bakanlığın bu noktada attığı adım şüphesiz yerinde. Ancak evlilik ekonomisi sadece ihtiyaçların karşılanmasından ibaret değil malum. Bir de evliliğin sürmesi için yeterli bir kazanç da gerekli.

Asgarî ücretin 22 bin lira olduğu, en düşük emekli maaşının 15 bin liranın altında kaldığı, açlık sınırının 24 bin lirayı geçtiği bir ortamda bu “indirim”in ne kadar anlamı var?

Milyonlarca ailenin yardımlarla hayatını idame ettirdiği bu enflasyonist ortamı Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “Aldığı iki kiloluk kurban eti kurutup, toz haline getiren ve aylarca onun tozunu yemeklerine katan milyonlarca insan var. Bunu görmez gelmek bize yakışmaz” diyerek özetlemiş ve yanlış uygulamaları nazara vermek yerine insanları iktisada(!) davet etmişti. 

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın, “Türkiye kendini yenileyemiyor, yaşlanıyoruz. Bugün alarm seviyesindeyiz, doğurganlık hızımız 1.51 hızında. 20 yıl sonra askere gönderecek genç bulamayabiliriz” demesi ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Bugün birçok aile, 25-30 yaşına gelmiş çocuklarını evlenip çocuk sahibi olmaya ikna edemiyor. İnşaat sektörü 4+1, 3+1 yerine 1+1 gibi stüdyo evlere yönelmiş durumda. Çünkü gençler tek başına yaşıyor.” sözlerine yan yana koyduğunuzda problemi konuştuğumuz ama bu probleme kimin sebep olduğu gerçeğini atladığımız bir durum ortaya çıkıyor.

“Peki bu problemin sorumlusu kim? Bunu kim çözecek?” 

İktidar gerçek anlamda nüfusu arttırıcı politikaları gerçekten destekliyorsa öncelikle ülkedeki yoksulluğun, işsizliğin, hayat pahalılığının ve ekonomik krizin ortadan kaldırılması gerekmez mi?

Peki, Aile Yılında, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun akla ziyan açıklamasına ne demeli? Bakan’ın, “Aileyi anne, baba, çocuklar oluşturur. Eğer çocuğunuz yoksa aile olamıyorsunuz sadece karı-koca oluyorsunuz” sözlerine başta Erdoğan olmak üzere Aile Bakanı ne diyor acaba?

Aileyi koruyacak adımlar atılmadıkça bir yılı değil on yılları “Aile Yılı” ilan etmenin bir fayda var mı?

***

CUMHURBAŞKANI ADAYI MI, DEĞİL Mİ?

Son günlerde ülkenin gündemini gözaltı ve tutuklamalar oluşturuyor.

Bu konu ile ilgili CHP ile AKP grup başkanvekilleri arasında yaşanan tartışma düşündürücü…

Gerçi Ali Mahir Başarır ile Özlem Zengin arasında her hafta bir tartışma yaşanıyor. Ancak bu haftaki tartışma 19 Mart’tan itibaren cezaevinde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’nun “resmî cumhurbaşkanı adayı” olup olmaması ile ilgiliydi.

Zengin’in Genel Kuruldaki konuşmasında “Ha, bir de enteresan bir ifade kullanıyorsunuz, diyorsunuz ki, ‘Cumhuriyet Halk Partisinin Cumhurbaşkanı adayı.’ Bakın, bu ifadeyi bence çok yanlış kullanıyorsunuz” 

Bu sözlerle başlayan tartışma karşılıklı atışmalarla davam etti. Zengin’in bu ifadelerine Başarır, “Ekrem İmamoğlu bizim adayımızdır, bizim adayımızdır, bizim adayımızdır” diye cevap verdi.

Uzun süren tartışmadan sonra Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan’ın, “Hayır, siz niye rahatsız oluyorsunuz bu kadar ya?” sözüne, Zengin, “Valla ben hiç rahatsız olmuyorum” cevabı verirken, Güneşhan,“O zaman bu kadar uzatmaya ne gerek var? Bizim adayımız bu, Cumhurbaşkanı adayımız.” karşılığını verdi. Zengin ise, “Paşa gönlünüz ne isterse söyleyin ama sonuç olarak hukuken olmayan bir statüyü, sıfatı kullanıyorsunuz; bunun altını çiziyorum” diye sözlerine devam ederken, oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ oturuma ara vermek zorunda kaldı.

Ülkede bunca önemli gündem varken, saatlerce bu konunun tartışılması normal mi? İktidar ve muhalefet, bu kısır tartışmalar yerine milletin gerçek sorunlarına çözüm arasa, çok daha faydalı bir iş yapmış olur.

Okunma Sayısı: 1374
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı