"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Toplumdaki yaşlılık algısı

Mehmet Soydan
06 Kasım 2023, Pazartesi
Geçenlerde, yaşlı biri beni topluluk önünde haksız yere itham etmesine mukabil, aynı topluluktaki biri, “O yaşlı olduğu için, idare et” mealinde bir şey söyledi. Çoğumuz da hayatımızda, yaşlılar için kullanılan yukarıdaki gibi ifadeleri, birçok kez duymuşuzdur. Öyleyse bu meseleyi birkaç cihetten değerlendirelim:

1) Benim çocukluğumda bile (1993’lüyüm) yaşlılık, ihtiyarlık; bir tecrübeliliği, bir olgunluğu, bir bilgeliği ifade ederdi. Toplumda böyle yaşlıların sayısı oldukça fazlaydı. Ahir zaman’ın tesiriyle şu an azalmış olsa da bu durum, yaşlılara genelleyici bir bakış açısıyla bakmamızı icap ettirmez.

2) Neoliberalizm, toplumların ahlakını yozlaştırır, insanları bencilleştirir ve ülkemizde son 20-30 senede kuvvetlendi. Neoliberalizmin, “Paran varsa israf et” mottosuyla, en büyük zararı zenginlere olmuştur. Günümüzde zenginlerin de ekseriyeti belli bir yaşın üzerinde olduğundan; müsrif zenginlere yönelen olumsuz algı, yaşlılara da genellenmiştir. Hâlbuki her müsrif ve lüks yaşayan, yaşlı değil. Üstadımızın “görenek belası” diye tabir ettiği şeylere her uyan da yaşlı değildir. Gelgelelim “eski” olan, görenekler gibi şeyler de tümüyle yaşlılık ile ilişkilendirildiğinden, bu da yaşlılara yönelik genelleyici düşüncelere yol açmıştır.

3) Ülkemizde 65 yaş üzerine yapılan pozitif ayrımcılık, yaşlılara bakışı olumsuz etkilemiştir. Nice fakir ve muhtaç insan varken, bir insanın gelir düzeyine hiç bakılmadan, onun toplu taşımaya bedava binme, trene yarım ücret ödeme gibi haklarının olması ve bunların istismar edilmesine yönelik hiçbir tedbir alınmaması, günlük hayatta o insanların bir yükmüş gibi kodlanmasına sebep oluyor. Salgın sürecinde de 65 yaşın üstündeki insanlara sokağa çıkma yasaklarının çok daha kapsamlı uygulanması –ki bu durumun emsali, dünyada neredeyse hiçbir yerde yoktur– onların, başkalarına nazaran; kendi sağlığının sorumluluğunu bile alamaz, mutlak korunması gereken, zorla güzellik yapılması gereken gibi algıların muhatabı olmalarını maalesef pekiştirmiştir. Unutmadan; Erken Yaşta Emeklilik meselesi de, 45 yaş üstünün bile, maalesef gençlerin üzerine yük gibi algılanmasına neden olmuştur.

4) Bir toplum, gençlerinin enerjisiyle ve yaşlılarının deneyimleriyle maddi terakkiyatı yakalar. Ülkemizin maddi terakkiyatı yönünden geri kalmasında elbette bütün halkın sorumluluğu vardır, yani her yaştan insanın. Fakat gençlik güzellemesi gereğinden çok fazla yapıldığından, ülkenin geri kalmışlığının tek sorumluluğu yaşlılarmış gibi bir algı oluşmuştur.

5) Şu da var ki; gençleri genellemek de yanlıştır ve genelleyici konuşan insanlara da sormalı: “Sen iyi bir gençlik yetişmesi için ne yapıyorsun? İman hizmeti mi yapıyorsun, maddi destek mi yapıyorsun, yoksa o dindar gençleri yetiştirecek şimdinin dindar gençlerinin evlenmelerine önayak mı oluyorsun?..”

Gençlerdeki bazı noktaları eleştirip, kendince “iyi” gençlerin yetişmesine yönelik hiçbir şey yapmayan bazı yaşlıların, ayrıca yine gençleri eleştirip de toplumun ilerlemesi için çok bir şey yapmayan bazı yaşlıların davranışları da, maalesef yaşlılık kimliğinin de,“durmadan şikâyet eden” şeklinde kodlanmasına ve genellenmesine sebep olmuştur.

Okunma Sayısı: 998
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı