Belediyeler tarafından koronavirüs yardımlarının toplanabilmesiyle ilgili olarak siyasî iktidarın takındığı yasakçı tavır, eleştirilere konu oluyor.
Oysa ki; aynı siyasî iktidar, İstanbul ve Ankara Belediyeleri gibi belediyeler kendi ellerindeyken, bu tip aynî ve nakdî yardımları bizzat belediyeler eliyle yürütüyordu.
1999 ve 2000 depremlerinde Ankara ve İstanbul Belediyeleri her yerdeydi. Şimdi belediyelerin yardım toplama yetkisi yoktur denilerek, koronavirüsle mücadele dışında tutulup adeta izole edilip karantina altına alınmaya çalışılması burada bile bir siyasî rant mı gözetiliyor sorusunu akıllara getiriyor. Hele konuya belediyelerin yardım toplaması kanuna aykırı, bu sebeple izin vermiyoruz kılıfı giydirilmek istenmesi, ihale kanunu gibi kanunların binlerce kez paspas edildiği bir ülkede oldukça ironik duruyor. Ayrıca kanun buna izin vermiyorsa, istenildiğinde yapıldığı gibi, meclisten bile geçirilmeden, mücbir sebepler dolayısıyla…. denilip bir KHK çıkarmak yoluyla yardım toplama yolu açılabilirdi. Çünkü; bir yardım gelecekse bu yardımın nereden geleceğinin bir önemi olmamalıdır.
Bugün ülkenin % 50’si farklı bir siyasî görüşe sahip. İktidar kanalı yoluyla toplanacak yardım kampanyasına katılmak istemeyenler pekâlâ olabilir. Çünkü artık Cumhurbaşkanlığı makamı tarafsız bir makam olmayıp; partili bir makamdır ve belli bir siyasî görüş ve kampı temsil etmektedir. Kendini buraya ait hissetmeyenler, Cumhurbaşkanlığının açtığı kampanyaya katılmak istemeyip, Türkiye’nin en büyük üç belediyesinin başkanlarının açtığı ikinci bir kampanyaya katılmak isteyebilirler. Yine işsizlik fonunun amacı dışında birçok şeyin finansmanında kullanıldığı gerçeğinden hareketle, iktidar tarafından toplanacak koronavirüs yardımlarının da başka amaçlarla kullanılabileceği düşünülüp hükümet başkanı tarafından açılan bu kampanyaya katılmayacak birçok kişi ve kurum olabilir. Hal böyleyken yardım kampanyasının ancak biz yaparız muhalefet belediyeleri yapamaz demenin aklî ve fikrî hiçbir izahı yok.
Yani, bu konuyu bir siyasî pasta savaşına getirmek, pastayı küçültmekten başka bir işe yaramaz. Bırakın belediyeler de aynî, nakdî bağış toplasın pasta büyüsün ve daha çok kişiye paylaştırılsın.