"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hukukta ‘hukukullah’ı düstur-u amel yapınız

Risale-i Nur'dan
24 Haziran 2020, Çarşamba 00:09

Ey Mebusan-ı Ahali!

Hukukullah tabir olunan menafi-i umumiyeyi bostan-ı medeniyette Mebus-u İlâhînin aynü’l-hayat şeriatıyla iska ediniz; tâ ki medeniyetimiz bu hayat ile gençliğini ebedîleştirsin ve adalet-i İlâhiye de hakkıyla tezahür etsin. Zira, adalet-i İlâhiye arş-ı Şeriatta tecellî ediyor. Oradan nazil olan ahkâmı düsturu’l-amel yapınız; tâ ki hukukullahta izinsiz tasarruf lâzım gelmesin. Sahib-i hakkın izni olmasa tasarruf caiz olmaz. İnsanlar hür oldular, lâkin yine ibadullahtırlar.

İstibdat denilen dev-i derendenin pençe-i gaddarında hanım-ı hatime-i edyan sükût ile ibka edilmişti. Şimdi elbette, taht-ı medeniyette oturan ve efkâr-ı umumî denilen Süleyman-ı Meşrutiyet’in engüşt-i mübareğine, her hasiyet-i teshire malik nigîn-i Şeriat-ı Garra lâyık görülecek. Evet bunu lâyık görünüz, fiilen de tebrik ve inkıyat ediniz. Bırakmayınız, meşrutiyetin yed-i âdilânesine yakışan o seyfullah-ı beyzaya istibdadın pis pençesi ilişsin ve ağrazına vesile ederek o mübareği lekedar etmesin.

Milyonlarca dâhîlerin nusus-i kàtıadan istihracıyla Şecere-i Tuba gibi teşaub etmiş ve siyaseten ve maslahaten hangisinin hangi meselesine temessük caiz bulunmuş “Yaş ve kuru ne varsa apaçık bir kitapta yazılmıştır” (En’am Suresi: 59) sırrını tefsir eylemiş olan mezahib-i erbaadan o define-i bîpayan ve bîintiha, o cevahirle memlûdur ya, o Şeriat-ı Garradan ahkâm-ı âdile ve hakaik-ı ulviyeyi düstur olmak üzere tanzim için hamele-i şeriatın efkâr-ı umumiyesine müracaat ediniz; tâ ki, meşrutiyetteki hakaikı ve Kanun-i Esasî’deki ahkâmı, daha mükemmel daha vazıh, Şeriat-ı Garra’dan istihraç ve tanzim etsinler; nasıl ki az himmetle Mecelle-i Ahkâm’ı tanzim ettiler. Zira hablülmetîn-i hayatımız olan ittihad-ı umumî bununla tahakkuk edecek ve kuvvet bulacaktır.

Eski Said Dönemi Eserleri, Makalât, s. 29

***

İ’lem eyyühe’l-aziz!

İmana ait bilgilerden sonra en lâzım ve en mühim a’mâl-i salihadır. Sâlih amel ise, maddî ve mânevî hukuk-u ibâda tecavüz etmemekle, hukukullahı da bihakkın ifa etmekten ibarettir. Ecnebîlerden alınan maddî bilgiler, san’at ve terakkiyata âit ise, lâzımdır. Sefahete dair ise muzırdır.

Mesnevî-i Nuriye, s. 98

***

Acaba dine ve dünyaya zarar olan ihmal ve feraizin terkine ne bahane bulunabilir? Hamiyet nasıl müsaade eder? Bahusus, bu mücahidin kumandanlar ve büyük meclis taklit edilir. Kusurlarını millet ya taklit veya tenkit edecek ikisi de zarardır. Demek, onlarda hukûkullah, hukûk-u ibadı da tazammun ediyor. Sırr-ı tevatür ve icmaı tazammun eden ve hadsiz ihbaratı ve delaili dinlemeyen ve safsata-i nefis ve vesvese-i şeytandan gelen bir vehmi kabul eden adamlarla hakiki ve ciddi iş görülmez. Şu inkılab-ı azimin temel taşları sağlam gerek.

Tarihçe-i Hayat, On Maddelik Beyannâme’den, s. 127

LÜGATÇE:

aynü’l-hayat: Hayat pınarı, kaynağı.

hukukullah: Allah’ın hukuku, hakları (aynı zamanda kamu hakları).

hukuk-u ibad: Kul hakları.

menafi-i umumiye: Umumun menfaatleri.

bostan-ı medeniyet: Medeniyet bahçesi.

Mebus-u İlâhî: Allah tarafından gönderilen vekil; Peygamber Efendimiz (asm)

mebusan-ı ahali: Milletvekilleri, halkın vekilleri.

iska: Sulama.

Okunma Sayısı: 2093
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk çalık

    24.6.2020 23:39:47

    Yukarıdaki pasajlar dikkatle incelendiğinde görülecektir ki beşer Rabbimizin rızasını değilde kendi aklını, heveslerini baz aldığında iki cihanda da pişman olacaktır. Şu anki halimiz bu duruma şahittir. Bir anayasa yaptığımızda bile defalarca kanunları değiştirmemize rağmen yaralarımıza merhem olamaması ve Kuran düsturlsrı ne zaman uygulansa asrı saadeti andırması sın derece manidardır.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı