"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İslâma ihânet eden mimsiz medeniyete gelen azap

Risale-i Nur'dan
18 Mayıs 2022, Çarşamba
Risaletü’n-Nur’un hizmetinde ekser şakirdleri birer nevi keramet ve ikram-ı İlâhî hissettikleri gibi bu âciz kardeşiniz çok muhtaç olduğu için çok nevilerini ve çeşitlerini hissediyorum.

Ve bu sıralarda bu havalideki şakirdler, yeminle itiraf ediyoruz ki biz Nurun hizmetinde çalıştıkça hem maişetçe hem istirahat-i kalpçe bir genişlik, bir ferah zâhir bir surette hissediyoruz. Ben kendimce o kadar hissediyorum ki nefis ve şeytanım dahi o bedahete karşı hayret ederek sustular.

………………

Biliniz ki bir seneden ziyadedir, ben duada, Risaletü’n-Nur’un şakirdlerinin risalelerle alâkadar olan ezvac ve evlât ve valideynlerini dahi dâhil ediyorum. Bunun bir sebebi, başta Sabri olarak, orada burada bazı zatlar, çoluk ve çocukları ile daireye girmeleridir.

………………

Adalet-i İlâhiye, İslâmiyete ihânet eden mimsiz medeniyete öyle bir azab-ı manevî vermiş ki bedevîliğin ve vahşîliğin derecesinden çok aşağıya düşürtmüş. Avrupa’nın ve İngiliz’in yüz sene ezvâk-ı medeniyesini ve terakkî ve tasallut ve hâkimiyetin lezzetlerini hiçe indiren mütemadî korku ve dehşet ve telâş ve buhran yağdıran bombaları başlarına musallat etmiş. İşte böyle bir zamanda en lüzumlu, en ehemmiyetli, en birinci vazife imanı kurtarmak olduğundan bu zamana ve bu seneye bakan beşaret-i Kur’âniye ve [“Allah’ın ihsanı pek büyük ve geniştir.” (Ahzab Suresi:47); “Allah’ın bir lütfudur ki dilediğine verir.” (Mâide Suresi: 54.)” ayetlerin müjdesi en büyük bir fütuhat suretinde Risaletü’n-Nur’un manevî fütuhat-ı imaniyesini gösteriyor.

Evet, bir adamın imanı ebedî ve dünya kadar bir mülk-ü bâkînin anahtarı ve nurudur. Öyle ise imanı tehlikeye maruz her adama, bütün küre-i arzın saltanatından daha faydalı bir saltanat, bir fütuhat kazandıran Risaletü’n-Nur, elbette bu ayetlerin, bu asırda, bu beşaretlerinin kasdî bir medâr-ı nazarlarıdır. Nur ve Gül Fabrikalarının hademe ve sahipleri, insanın başında iki göz gibidir; zâhiren ikidir fakat bir görürler. Ahvel (şaşı) gözlü, iki görür. Lillâhilhamd, bu iki cereyan-ı nurânî kemâl-i ittihaddadırlar.

Kastamonu Lahikası, 15. mektup, s. 45

LÛ­GAT­ÇE:

bedevîlik: çölde ve ibtidaî tarzda yaşayan, medenî olmayan.

ezvâk-ı medeniye: medenî zevkler.

fütuhat-ı imaniye: imânî hizmetlerde bulunarak, kalpleri fethetmek.

kemâl-i ittihad: mükemmel birlik.

küre-i arz: yer küre, dünya.

mimsiz medeniyet: deniyet manasına gelen alçalmış, kötü medeniyet.

terakkî: ilerleme, gelişme.

Okunma Sayısı: 1483
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk Çalık

    18.5.2022 15:46:02

    "Nur ve Gül Fabrikalarının hademe ve sahipleri, insanın başında iki göz gibidir; zâhiren ikidir fakat bir görürler. Ahvel (şaşı) gözlü, iki görür. Lillâhilhamd, bu iki cereyan-ı nurânî kemâl-i ittihaddadırlar." Hizmette bulunan herkes bu cümleleri dikkatle bakmalı. İki bakıp bir görme misali ibret almak için yeterli bir misaldir. Müfritane irbatla bu hâlin desteklenmesi elzemdir. İrtibatı artırdıkça muhabbet, muavnet vb. Hâller de ziyadeleşiyor. Bir buz parçası hükmündeki enaniyeti havuzda eritmek, biz şuuruyla mümkündür. Biz diyebilmek duasıyla...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı