"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dikkat! Tehlike var! (1)

Said YÜKSEKDAĞ
25 Ocak 2023, Çarşamba
Genellikle bu uyarıyı, tehlikeli bir yere girmememiz ya da ölümcül sonuçlar doğurabilen iş kazalarının önüne geçebilmek için levhalar üzerinde görmüşüzdür.

Benim aklımda ise; Nusaybin-Suriye sınırında çocukluğu geçmiş biri olarak, mayınlı bölgelerin çevresinde yazan bir ifade olarak kalmış. Söz konusu bu tehlike, fânî olan dünyevî hayatımızı sona erdirebilecek bir tehlike. Peki, asıl ve daha büyük bir tehlikenin fakında mıyız? Hem de öyle bir tehlike ki, hem dünyevî saadeti mahveden hem de ahiret yurdunu kaybetmeye sebep olabilen bir tehlike. Adı, Âhirzaman… Fitnesinden ve şerrinden Peygamber Efendimizin (asm) dahi Cenâb-ı Hakk’a iltica edip sığındığı; dehşetinden kalplerin ürktüğü; Deccal ve Süfyan cereyanlarının hüküm sürdüğü dehşetli, acib ve garip bir zaman.

Peki, Âhirzaman nasıl bir zaman ki kâinatın sultanı olan Peygamber Efendimiz (asm) dahi Allah’a sığınmış ve Sahabe-i Güzin’i bu zamanın şerrinden sakındırmış? Âhirzaman’ı bu kadar dehşetli hâle getiren husûsiyetler nelerdir? Evet, bu zaman öyle bir zaman ki helâk olan bütün kavimlerin işlediği günahların işlendiği; maddiyyûnun ve tabiiyyûnun sürekli imanın erkânına saldırdığı; deizm, komünizm, ateizm gibi imansızlık akımlarının her yerde hâkim olmaya çalıştığı; fitnenin her eve girdiği; zalim idarecilerin ve ehil olmayan kişilerin toplumları idare ettiği dehşetli bir zaman. Peygamber Efendimizin (asm): “Haram işlemeyi kolaylaştıran imkânlar artacak, gençler günah işlemeye ve kötülük yapmaya çok meyledecekler.”1 dediği; imanın kor ateşi elde tutmak kadar zor olduğu bir zaman.  

Hiç şüphesiz böyle bir zamanda çok zordur mü’min bir genç olmak. Zira zamanın şartlarının yanı sıra genç olmanın verdiği zorluklar da var. Çünkü “Gençlik damarı, akıldan ziyade hissiyatı dinler. His ve heves ise kördür, âkıbeti görmez. Bir dirhem hazır lezzeti, ileride bir batman lezzete tercih eder.”2 Yani gençlik dönemi; gençlik damarının hâkim olduğu, anlık lezzetlerin ileride gelebilecek daha büyük lezzetlere –gelmesi kesin bile olsa– tercih edildiği bir dönem. 

Peki, bu tehlikelere karşı nasıl dayanabileceğiz? Âhirzaman’da genç olmanın bâdirelerini nasıl atlatacağız?  

Bu soruların cevabına değineceğiz inşâallah. Selam ve duâ ile…

Dipnotlar:

1. Riyâzü’s-Salihîn, İmam Nevevî., 2. Sözler, Said Nursi, s.173, Yeni Asya Neşriyat, Haziran 2016.

Okunma Sayısı: 2420
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet Zeki

    25.1.2023 12:03:37

    Güzel bir değerlendirme. Tebrik ediyorum. Devamını bekliyoruz.

  • Cenk Çalık

    25.1.2023 09:30:15

    İki kritik zaman dilimi var. İlki insanın gençlik dönemi. İkincisi zamanın ahir zaman olması. Bu iki zaman gençlikle birleştiğinde yazınızda ifade ettiğiniz gibi günahların kolaylaşmasına sebep oluyor. Bu da ibretle müşahede edildiği üzere iki cihanın kararmasına anlamına geliyor. Tedavi için dkğru teşhis çok önemli. Teşhis doğru olmadığı takdirde çözüme ulaşmak mümkün değildir. Hadisler, Risale-i Nur pasajları ve tesbihattaki sığınmalar tehlikenin büyüklüğüne ve ne olduğuna işaret ediyor. Bu işaretleri bir sonraki yazınızda çözümü bir yol haritası şeklinde nazara vermenizi meramla bekliyoruz. Emeğinize yüreğinize sağlık Said ağabey. Allah razı olsun. Baki selamlar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı