Hayat, çoğu zaman çözümsüz görünen denklemlerle doludur. İnsan bazen hangi yöne gideceğini bilemez, kararlar arasında sıkışır kalır. İşte böyle zamanlarda devreye giren en güçlü içsel güçlerden biri “inanç”tır.
Tıpkı matematikteki faktöriyel kavramı gibi, inanç da insanın içindeki potansiyeli katlayarak büyütür. Bu benzetmeye “inanç faktöriyeli” diyebiliriz. Bir insanın içinde güçlü bir inanç varsa, o tek inanç bile onun gücünü katbekat arttırabilir.
Faktöriyel, bir sayının kendisiyle ve ondan küçük olan bütün sayıların çarpımıyla elde edilir. Mesela 4! = 4×3×2×1 = 24 eder. Bu formül bize şunu anlatır. Küçük gibi görünen değerler bile bir araya geldiğinde büyük bir sonuç ortaya çıkarır. İşte inanç da böyledir. Tek başına sabır, tek başına azim ya da tek başına hedef, insanı belli bir noktaya kadar taşır. Ama bunların temelinde sağlam bir inanç varsa, hepsi birleşir ve ortaya güçlü bir çarpan etkisi çıkar.
İnanç, sadece dinî anlamda değil, aynı zamanda insanın hayata, kendine ve geleceğine olan güvenidir. Kendine inanan bir kişi, karşısındaki zorlukları küçümsemez ama onların üstesinden gelebileceğine dair içinde bir kararlılık taşır. Bu kararlılık, attığı her adımda ona kuvvet kazandırır. Çünkü inanç, sadece akılla değil, aynı zamanda kalple de hareket etmektir. Özellikle genç yaşlarda insanın kendine olan inancı çok kıymetlidir. Okuyorsan bir sınavı geçeceğine inanmak, bir işe başlıyorsan onun altından kalkabileceğini düşünmek ya da bir fikir üretmişsen onun değerli olduğuna güvenmek, işte bunlar başarının ilk adımıdır. İnanç faktöriyeli, bu küçük adımları büyütür ve sonunda seni hayalini kurduğun sonuca ulaştırır. Ama bir şeyi unutmamak gerekir. İnanç, tembellikle değil gayretle anlam kazanır. Sadece inanmak yetmez. O inancı her gün davranışa dönüştürmek gerekir. Yani 5! İfadesi gibi; 5 sayısı tek başına değildir. Arkasında 4, 3, 2 ve 1 vardır. İnanç da öyledir. Sabır, çalışma, azim ve dua olmadan tam anlamıyla karşılık bulmaz.
Velhasıl; inanç, hayatın her alanında çarpan etkisi oluşturur. Tıpkı faktöriyel gibi. Küçük bir inanç tohumu, doğru şekilde beslenirse insanı çok daha ileriye taşıyabilir. Bu yüzden her insan kendi içindeki inanç faktöriyelini keşfetmeli ve ona sahip çıkmalıdır. Çünkü gerçekten inanan bir kalbin önünde hiçbir engel duramaz.