Bediüzzaman Hazretlerinin 1934’de telif ettiği eser Risale-i Nur Külliyatında 29. Mektub 6. Kısımda yer alır. “Zalimlere meyletmeyin. Aksi takdirde Cehennem ateşi size de dokunur’’ (Hud Suresi, 113.) ayetinin açıklamasıdır.
İkaz ve aldanmamak için…
Hücumat-ı Sitte nev-i beşerin nefs-i emmaresi ve menhus ruhu hükmündeki Deccalizm ve Süfyanizmin hile ve aldatmalarını gözler önüne serer ve onların hücumlarına sed çeker.
Eserin başında Kur’an talebelerini ve hadimlerini ikaz ve aldanmamaları için yazıldığı ifade edilir. “İns ve cin şeytanlarının altı desisesini inşallah akim bırakır ve hücum yollarının altısını seddeder’’ cümlesinin ardından altı desise sıralanır: Şöhret ve makam sevgisi, korku hissi, açgözlülük, ırkçılık, enaniyet-benlik-kıskançlık, tembellik-tenperverlik-vazifedarlık
Eser. 21. Lem’a olan İhlas Risalesinin devamı hükmündedir. Bediüzzaman Hazretleri İhlas Risalesinin sonunda Hücumat-ı Sitte’ye atıfta bulunulur.
Hücumat-ı Sitte’nin ayrıca Risale-i Nur Külliyatı içinde iki önemli kardeşi vardır: Hikmetü’l-İstiaze ve 26. Mektup’taki ‘Hüccetü’l-Kur’an Ale’ş-şeytan ve Hizbihi’ bahsi…
“Şu Hikmetü’l-İstiaze Risalesi’nin iki mühim kardeşi var. Birisi Yirmi Dokuzuncu Mektup’un Altıncı Risalesi olan ‘Hücumat-ı Sitte’ mühim bir kale olduğu gibi; ikinci bir kardeşi olan Yirmi Altıncı Mektup’un ‘Hüccetü’l-Kur’an Ale’ş-şeytan ve Hizbihi’ namındaki risalesi dahi bir hısn-ı hasîndir. Bu üç risale birbiriyle münasebettardır. Ve ehl-i imana bu zamanda çok lüzumlu olduğunu ihtar ediyorum.” (13. Lem’a, 13. işaret, 3. nokta)
Beraber okuyun
Ayrıca beraber okunması da tavsiye ettiği eserler arasındadır: “Sizler arasıra İhlası ve İktisat Lem’alarını bazen Hücumat-ı Sitte Risalesini mabeyninizde beraber okumalısınız. Sizin şimdiye kadar fevkalâde sebat ve metanet ve tesanüd ve ittifakınız, bu memlekete medar-ı iftihar olacak ve istikbalini kurtaracak derecededir. Dikkat ediniz! Bu yeni fırtına, sizin tesanüdünüzü bozmasın.” (Kastamonu Lahikası)
Bu asrın en yaygın hastalıklarından biri riya ve gösteriş, diğeri israf ve savurganlıktır. Riya ve gösteriş hastalığının ilacı İhlas Risalesi, israf hastalığının ilacı İktisat Risalesidir. Diğer bir husus, Müslümanları en çok kendi ile meşgul edip dinden uzaklaştıran şeylerden biri de geçim derdidir. Çoğu insan geçim derdini birinci sırada tutuyor. Hayat standartlarını yüksek tutmak için elinden geleni yapıyor. Makamını muhafaza etmek, yüksek makamlara gözünü hırsla dikmek, rahat sevgisi, işkolik derecede vazifeye düşkünlük, kendine yakın gördüklerine tarafgir muamele… Bunların hepsi ciddi bir sosyal problem olarak karşımızda duruyor. Çözüm İhlas- İktisat ve Hücumat-ı Sitte Risalesindedir.
Zayıf yanlarımızı güçlendirmek desteklemek
“Nefsini bilen Rabbini bilir” düsturunca nefis muhasebeleri ile kendimizi ve Rabbimizi Veysel Karani’nin duasında olduğu gibi tanımalı ve O’na sığınmalıyız.
Aksi takdirde zayıf damarlarımızla nefsimizin kölesi olduğumuz gibi, ehl-i dalaletin de desiselerinin kurbanı oluruz. Bediüzzaman Hazretlerinin şu ifadesi ibretlidir:
“Kardeşlerim hakkında en ziyade korktuğum, bunların bu zayıf damarından ehl-i ilhadın istifade etmek ihtimalidir. Bu hal beni çok düşündürüyor.” (Mektubat).
Hülasa
Son yıllarda giderek artan manevi fırtınalar, vesveseler, hücumlar, desiselere karşı “mühim bir kale hükmünde olan Hücumat-ı Sitte”deki nurlu formüllere sığınmaktan başka çare yoktur.