Yaklaşık yedi yıl aradan sonra yine Çankaya’dayız. Davet sahibi 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül. Misafirler medya mensupları, STK temsilcileri, işadamları ve bazı profesörler.
Yedi senelik fasıla, 10. Cumhurbaşkanı Sezer’in devrine tekabül ediyor. Aslında davetlerin Demirel dönemi listelerine göre yapıldığı ilk Sezer resepsiyonlarına biz de katılmış ve intibalerımızı yazmıştık. (Örnek: 1 Kasım 2000 tarihinde yayınlanan “Resepsiyon” başlıklı yazımız.)
Bu davetler yanlış hatırlamıyorsak bir-iki defa daha tekrarlandı ve sonrakilerde listelerin Sezer’in tercihleri istikametinde yenilenmesini takiben artık çağrılmaz olduk. Ve sadece biz değil, başka birçok kişi ve kurum da listeden çıkarıldı.
Böylece Sezer’in toplumun geniş kesimlerinden kopuk, kapalı ve içe dönük yapısı resepsiyonlara da damgasını bu şekilde vurmuş oldu.
Şimdi Gül, “herkesi kucaklama” sözüyle çıktığı Çankaya’yı, Sezer döneminde dışlanan kesimlere tekrar açarak yeni bir devir başlatıyor.
Umarız, bu başlangıcın verdiği simgesel mesaj, yedi yıllık görev süresinde içi iyi doldurulan güçlü ve tutarlı hamlelerle takviye edilir ve böylece Çankaya, yıllardır kendisinden beklenen “devlet-millet kaynaşması”na en güçlü katkıyı sağlama misyonunu yerine getirmeye başlar.
Ankara Temsilcimiz Mehmet Kara ile birlikte katıldığımız davetten aktaracağımız özel notlar şöyle:
Evvelce yazdığımız “Allah mahcup etmesin, muvaffak etsin” temennîmizi tokalaşma faslında Gül’e şifahen iletme imkânı bulduk.
Yedi sene öncesine kadar Demirel’in davetlerinde sık sık bir araya geldiğimiz medya mensupları ve Köşk personeliyle yeniden buluşarak “hasret giderdik.”
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’dan Hak-İş Başkanı Salim Uslu’ya, MÜSİAD Başkanı Ömer Bolat’tan Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfının heyet halinde gelen yöneticilerine kadar, birçok sima ile selâmlaşıp sohbet ettik. TGTV yöneticilerinden, İslâm âlemindeki STK temsilcilerini bir araya getirecek yeni bir etkinliğin Aralık’ta İstanbul’da yapılacağı bilgisini aldık.
İki önemli işadamıyla sohbetlerimiz de, müstakilen yazılmaya değer anekdotlar içeriyor.
Bunlardan biri, Ankara’nın ve Türkiye’nin önde gelen müteahhitlerinden İdris Yamantürk’le, yakın dost ve arkadaşı rahmetli Bekir Berk üzerine yaptığımız sohbet. Yamantürk özetle Berk’i üniversite yıllarından tanıdığını; Berk hukuk, kendisi mühendislik öğrencisi olduğu halde ortak bir idealin kendilerini buluşturduğunu; birlikte Komünizmle Mücadele dergisini çıkarıp köprüde sattıklarını; umreye gittiğinde Berk tarafından misafir edildiğini; kendisinin de Berk’i son döneminde Fatih’teki evinde ziyaret ettiğini anlattı. Bekir Berk’le dostluğunun kendisi için bir onur olduğunu ifade ederken, Berk’i bir defa daha rahmetle anmamıza vesile olması cihetiyle sohbetimizden memnuniyetini dile getirdi.
Hedef Alliance Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Sancak’la da ilginç bir sohbet yaptık. Aslen Siirt-Pervarili olan Sancak’ın, Yeni Asya emektarlarından Burhan Kiverlioğlu (Aksoy) ile iyi tanıştığını ve o vesileyle gazetemizi senelerce çok yakından okuyup takip ettiğini öğrenmemiz, bizim için farklı ve hoş bir sürpriz oldu.
İşte bir resepsiyondan geriye kalanlar...
09.09.2007
E-Posta:
[email protected]
|