"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İhmallerle birlikte yaşamaya alışalım mı?

Faruk ÇAKIR
19 Ağustos 2023, Cumartesi
Başta İstanbul olmak üzere geniş bir sahayı etkileyen 17 Ağustos 1999 depremi o gün için Türkiye bakımından ‘en büyük depremlerden biri’ olarak kayıtlara geçmişti.

Resmi rakamlara göre 17 Ağustos 1999 “Marmara Depremi”nde yaklaşık 19 bin kişi öldü, 50 bine yakın insan yaralandı ve 350 bini aşkın bina yıkıldı veya ağır hasar aldı. O günlerde “Deprem Dede” olarak meşhur olan deprem uzmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara’nın konuşmalarında devamlı kullandığı bir slogan vardı. Buna göre Türkiye deprem kuşağındaydı ve bu sebeple “Depremle birlikte yaşamayı öğreneceğiz” diyordu. Elbette ‘depremle birlikte yaşamayı öğrenme’nin ilk şartı, depreme karşı gerekli tedbirleri vaktinde ve zamanında almaktı. Ne hikmetse bu tespit de idareciler nezdinde yanlış yorumlandı ve sanki “Depreme karşı çaremiz yok, başa gelen çekilir” tavrı sergilendi.

17 Ağustos 1999 “Marmara Depremi”nin üzerinden 24 yıl geçti ve Türkiye depremlere karşı gerekli tedbirleri almakta çok geç kaldı. Bunun delili de, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Maraş merkezli depremler oldu. 6 Şubat’ta meydana gelen Maraş merkezli büyük deprem, Türkiye’nin afet kuşağında yer alan bir ülke olmasına rağmen depremlere hâlâ hazır olmadığını herkese gösterdi. Daha düşündürücü olan, tedbir almama noktasındaki ihmallerin devam edeceği kanaatidir. Büyük çoğunluk bu konuda idareciler güvenmiyor. 

17 Ağustos 1999 depreminden sonra verilen sözlerin hiç değilse yarısı yerine getirilmiş olsaydı, 6 Şubat’taki depremle bu kadar tahribat meydana gelir miydi? İstanbul için verilen sözlerin tutulmaması, maalesef bundan sonraki sözlerin de tutulmayacağını akla getiriyor. Neticede bu ihmallerin ağır faturasını hep beraber ödüyoruz.

Uzmanlar da, o 6 Şubat 2023 depremi sonrasında gerekli adımların atılmadığı konusunda hemfikir. 24 şehirde 100 bini aşkın bina fay hattının bina yapılmaması gereken bölgelerinde yer alıyormuş. Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan, Türkiye’de depremlere yönelik kurumsal kapasitenin hâlâ çok yetersiz olduğunu söylemiş. İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Tatlı ise 17 Ağustos ve Maraş depremlerinden ders çıkarılmadığı görüşünde. Afet Yönetim Profesörü Mikdat Kadıoğlu da “17 Ağustos depreminden bu yana afet yönetimi konusunda bir adım ileri iki adım geri gidiliyor” demiş.

Tedbir almayarak Türkiye’nin kaybetmesine sebep olan her idareciden şikayetçiyiz. Ülkemiz, ihmallerle birlikte yaşamaya mahkum edilmemeli vesselam.

Okunma Sayısı: 1270
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı