"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kızalım, ama kime?

Faruk ÇAKIR
22 Ekim 2021, Cuma
Ülkemizin hal ve gidişiyle ilgili sıkıntılar dile getirildikçe, “Şimdi bunların zamanı mı?” tavrı gösterenler oluyor. Vaktinde yapılmayan ikazlar daha sonra fayda verdiği için uyarıların gecikmemesi icap eder.

Gerek ekonomik ve gerek sosyal pek çok konuda sıkıntılar yaşandığı artık gizlenemez hale geldi. Dolayısıyla ikaz edenler de çoğaldı. Bir ikaz da Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) öğretim üyesi Prof. Dr. Acemoğlu’ndan gelmiş oldu. 

MIT öğretim üyesi Prof. Dr. Acemoğlu, “Hangi kurumsal indekse bakarsanız, Türkiye’de son 15 sene içinde birçok gerileme var. Türkiye, özellikle son 5-6 sene içinde Mali’den sonra en çok kurumsal kötüleşmeyi geçiren ülke” demiş. 

Elbette, hal ve gidişin iyi olduğunu düşünenler de vardır. Ancak meselâ kontağı açılan bir aracın ‘tablo’sunda aracın harareti, benzini, yağ durumu vs. görülmez mi? Buradaki tabloda göstergeler kötü ise “Yok, burada kötü görünüyor, ama esasında arabanın bir kabahati yok. Her şey yerli yerinde. Bu araç yüz bin km daha gider” denilebilir mi? Bu şekilde bir inat, aracın yolda kalmasına ve arızanın daha fazla büyümesine yol açmaz mı?

Türkiye’nin durumunu gösteren bir ‘tablo’ var ve bu tablodaki göstergeler ‘iyi değil’ diyor. Hukuk tablosu, adalet tablosu, eğitim tablosu, ekonomi tablosu, dış politika tablosu ve benzeri bütün tablolar ortada bir arızanın olduğunu gösteriyor. Bütün bunları dikkate almayan ve ortalık güllük gülistanlık diyenler önce kendilerine sonra da millete haksızlık yapmış olurlar.

Prof. Dr. Acemoğlu, konuşmasında şöyle bir tablo çizmiş: “Geleceği inşa etmek, geleceğin kurumlarının inşa edilmesinden ayrı düşünülemez. Şu anki konjonktürü vurgulamak istiyorum. Adalet nedir? Kurumların gelişmesi âdil bir hale gelmeleriyle mümkündür. Bizim vurguladığımız bir şey var, adaleti bir tek yargı kurumlarıyla anlayamayız. Her toplumun içinde olan anlaşmazlıkları tarafsız âdil bir şekilde çözümlemek çok önemli. Aynı zamanda toplumun sosyal ve siyasî olarak katılımı da çok önemli adalet için. Bu aşamada tahakküm tanımına bakmak gerekir. Elinde sosyal güç olmadan başkasına bağlı olarak yaşamak. Siyaset ve ekonomik olarak eşitsiz bir ülkede yaşayanların çoğu da bunu yaşar. Adalet, tahakkümün ortadan kaldırılmasıyla mümkün olur. Peki tahakkümü nasıl ortadan kaldırabiliriz? Daha âdil bir toplumu nasıl kurabiliriz? Kuvvetli bir lider, kuvvetli bir devlet ve anayasayla. Yüzlerce yıldır bu konu kitaplara konu olmuştur. Toplumun gücü devletin gücüdür. Devlet ile toplumun dengede olması gerekir. Ne toplum devlet kurumlarını ortadan kaldırabilecek kadar ne de devlet toplumu ezecek kadar güçlenmelidir. Siyasî özgürlük, fikir özgürlüğü, sosyal özgürlük, ekonomik özgürlük bunların hepsi çok önemli.”

Peki şu tesbite kimin itirazı vardır: “Hangi kurumsal indekse bakarsanız, Türkiye’de son 15 sene içinde birçok gerileme var. Türkiye, özellikle son 5-6 sene içinde Mali’den sonra en çok kurumsal kötüleşmeyi geçiren ülke. Bunların içinde özellikle medya özgürlüğü ve ifade özgürlüğü var. 2021 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye, 180 ülke içinde 153’üncü sırada yer almıştı.” (sputniknews.com, 19 Ekim 2021)

Şimdi biz bu ‘fena toblo’dan bahsedenlere mi yoksa bu fena tablonun meydana gelmesine sebep olanlara mı kızalım? Karar milletin...

Okunma Sayısı: 1983
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    22.10.2021 14:53:58

    Hukuk tablosu, adalet tablosu, eğitim tablosu, ekonomi tablosu, dış politika tablosu ve benzeri bütün tablolar ortada bir arızanın olduğunu gösteriyor. Bütün bunları dikkate almayan ve ortalık güllük gülistanlık diyenler önce kendilerine sonra da millete haksızlık yapmış olurlar.

  • Hasan

    22.10.2021 13:53:11

    Evet. Peki 5-6 yıl önce ne oldu ki müthiş bir düşüşe maruz kalıyoruz? 15-20 temmuz süreci ve mazlum duaları etkili oluyor olabilir mi?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı