"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sudan’da neler oluyor?

Faruk ÇAKIR
04 Kasım 2025, Salı
Sudan Cumhuriyeti, Kuzey Doğu Afrika’da bir İslâm ülkesi. Yüz ölçümü bakımından Afrika’nın en büyük üçüncü ülkesi. Sudan’ın 2022 itibarıyla nüfusu 45,7 milyon.

Sudan, nüfusunun yaklaşık %90,7’si Müslüman olan bir Afrika ülkesi. Hıristiyan nüfusu ise %5 civarında. Bu İslâm ülkesinde epey bir müddettir iç savaş yaşanıyor. Sudan ordusu ile ‘Hızlı Destek Kuvvetleri’ (HDK) isimli güç arasında yaşanan iç savaş sebebiyle bölgeden katliam haberleri gelince Sudan yeniden dünyanın gündemine taşınmış oldu. Öyle ki, Birleşmiş Milletler, 30 milyondan fazla insanın acil yardıma ihtiyaç duyduğu uyarısında bulunmuş. 

Sudan’da krizin nasıl başladığına dair şu bilgiler var: 1989’da askerî darbe ile iktidara gelen Sudan’ın eski Cumhurbaşkanı Ömer El Beşir, 2003’te Darfur bölgesinde çıkan isyanı, Cancavid milislerini kullanarak kanlı bir şekilde bastırmış. Nisan 2023’te başlayan çatışmalar, kısa sürede iç savaşa dönüşmüş. El Beşir döneminden bu yana Darfur ve Kurdufan’daki zengin altın madenlerini de kontrol eden HDK, zamanla önemli bir aktör haline gelmiş.

Sudan bir İslâm ülkesi olduğu halde buradan yaşanan iç savaş, İslâm dünyasının ve tabiî ki ülkemizin de yeterince gündeminde değil. Kökü çok eskilere dayanmakla birlikte son 2 yıldır iyice ayyuka çıkan bu durum, acaba çok daha fazla gündemimizde olması icap etmez miydi?

Bu İslâm ülkesinde nelerin yaşandığını çoğunlukla ‘yabancı’lardan öğreniyoruz. Nitekim 

Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, Sudan’ın “dünyanın en büyük insanî krizine sahne olduğunu” söylerken, bölgede yaşananların “kıyameti andırdığını” kaydetmiş. Sudan’a hak ettiği ilginin gösterilmediğini belirten Wadephul, “Orada insanlık dışı boyutlarda bir insanî kriz yaşanıyor. Bunu durdurmalıyız” demiş. İngiltere Dışişleri Bakanı Yvette Cooper ise son günlerde Darfur’dan gelen haberlerin “korkunç” olduğunu ifade ederken, “21’inci yüzyılın en büyük insanî krizinin yükünü kadınlar ve çocuklar çekiyor” demiş. Her iki bakan, Sudan’da acil ateşkes ilân edilmesi için çağrı da yapmış. (dw.com, 1 Kasım 2025)

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de bir açıklamasında, Faşir’de tırmanan askerî çatışmalardan büyük endişe duyduğunu söylemiş, “Kuşatma ve çatışmaların derhal sona erdirilmesi ve ihtiyaç sahibi tüm sivillere güvenli, hızlı ve engelsiz insanî yardım ulaştırılması çağrımı yineliyorum” demiş. 

ABD Dışişleri Bakanlığı da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “(Sudan’da) Uygulanabilir bir askerî çözüm bulunmamaktadır ve dış askerî destek çatışmayı yalnızca uzatmaktadır. ABD, her iki tarafı da Sudan halkının acılarına son vermek için müzakereli bir yol izlemeye çağırmaktadır” ifadelerine yer vermiş.

Elbette sadece konuşma ile, kınama ile Sudan’daki kriz çözülemez. Ancak İslâm dünyasını temsil eden kuruluşlardan neredeyse bu yönde bir açıklama bile duyulmaması ayrı bir zaaf değil mi? İslâm dünyası Sudan’daki iç savaşı sona erdirmek için ne yapabiliyorsa onu mutlaka yapmalıdır vesselâm. 

Okunma Sayısı: 361
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı