"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Acılara rağmen

Fazilet Kırmızı
12 Ekim 2019, Cumartesi 00:38
Acılara rağmen ümit ediyoruz.

Belki de bir pencerenin önünde tomurcuk veren bir çiçeğin açmasını bekliyoruz, belki de acısı taze olan bir yaranın iyileşmesini bekliyoruz. Zaman her şeyin ilâcın denir. Bu biraz eksik bir tesellidir. Zira zorluk, acı ile imtihan olduğumuzda zaman ancak sabır ile kıymetli bir anlam kazanır. Her acı, her hastalık her zor zamanda, kısaca her imtihan sabır ister.

Sabır bir şeyi zamana bırakıp beklemekten ziyade iman gücü ile mücadele etmektir. Çünkü sabır en iyi tevekkül hali olmakla beraber sabır en güzel teslimiyet  biçimidir. 

Rabbimiz Kur’ân-ı Kerîm’de sıklıkla sabırlı olmamızı emreder:

“Ey İnananlar! Sabredin, düşmanlarınızdan daha sabırlı olun, cihada hazır bulunun, Allah’a karşı gelmekten sakının ki başarıya erişebilesiniz.” (Âli İmran Sûresi, 200)

Sabır bir imtihana iman nazarı ile bakmaktır. İman ile dayanmaktır. Sabır ile farklılaşmaktır. Âlemi sabırla farklı bir pencereden seyretmektir.  Çünkü insan sabırla olgunluğa erişir. Sabır Rabbimize sığınmak, teslimiyet ile birlikte emin olmaktır. 

Biz musîbet ve belâ ile imtihan olduğumuzda yalnız değiliz. Sabır imtihanla bir başına kalmak anlamına gelmez.

Çünkü Rabbimiz Allah, sabredenlerle beraberdir müjdesini vermiştir. Bu sebeple her imtihanı sabretmeye ve sabredenlerden olmaya değer.

Allah ile beraber olan nasıl zorda kalır? Allah ile beraber olan kimin zararı dokunur?

21. Söz’de Üstad Hazretleri: “Cenâb-ı Hakk’ın sana verdiği sabır kuvvetini, eğer yanlış yolda dağıtmazsan, her meşakkate ve her musîbete kâfi gelebilir. Ve o kuvvetle dayan.”

Sabır bir selâmet ve kurtuluş vesilesidir. Ve sabır dünyevî sıkıntıları ahiret baharına çevirmektir.

Her rahmet bir zahmetin ardında gizlidir. Hiçbir güzel şey kolay elde edilemez. Zira zemheri olmasa baharın, gece olmasa günün, zorluk olmasa rahatlığın ne manası kalır yahut bütün bunların ne kıymeti olur.

Zahmette pes etmeyip, rahmette talipli olup,  sabrediyoruz.

Yalana ve fâni olana değil, ebedî saadete kavuşmayı ümit ediyoruz ve sabrediyoruz.

Sabrın sonu hayır, rahmet ve Cennettir inşallah.

Kur’ân-ı Kerîm’de: 

“Sabretmenize karşılık selâm sizlere. Dünya yurdunun sonucu (olan Cennet) ne güzeldir!” (Ra’d Sûresi, 24) buyurulur.

Gözlerimizde belki de bir hüzün var. Hayatımızda bir musîbet ve belâ olabilir. Yüreğimizde imanımız ve sabrımız var.

Bizler her durumda Rabbimizden ümit ediyoruz. Dört bir yanımızı dikenler sarsa da gül bahçelerine sabırla kavuşacağımıza inanıyoruz inşallah.

 

Okunma Sayısı: 5800
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı