Halep Müftü Yardımcısı Ammar Tavuz: “Bediüzzaman Said Nursî’nin yüz yıl önce teklif ettiği Medresetüzzehra Eğitim Modeli İslâm âlemi için çok önemlidir.”
Birinci Bölüm: Medresetüzzehra model olacak - Halep İzlenimleri-1
İkinci Bölüm: Dini hayat canlı - Halep İzlenimleri-2
Üçüncü Bölüm: Bediüzzaman bütün İslâm Âleminin mürşididir - Halep İzlenimleri-3
Dördüncü Bölüm: Halep Vakıflar Müdürlüğü İrşad Bürosu Müdürü Yasirci: Bediüzzaman İttihad-ı İslâm için çalıştı - Halep İzlenimleri-4
DİZİ: HALEP İZLENİMLERİ-4
İBRAHİM ERSOYLU - ERHAN AKKAYA
Yeni Asya’yı temsilen Halep Müftülüğü, Müftü Yardımcısı ve yeni seçilen Halep Milletvekili Ammar Tavuz Beyi ziyaret ederek kendisiyle kısa bir mülâkat yaptık. Ammar Bey, bizi sıcak ve samimi bir havada karşıladı. Türkiye’den Yeni Asya Gazetesi adına buraya gelip kendilerini ziyaret etmemize çok sevindi. Arapça Bediüzzaman ve Risale-i Nur Broşürü, Uhuvvet, Hastalar ve İhlâs Risalelerini kendisine hediye ettik. Çok memnun oldu. Ammar Bey sorularımızı şöyle cevaplandırdı:
- Hocam, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
İsmim Ammar Tavuz. Halep 1980 doğumluyum. İlk ve Orta Öğrenimimi Halep Şer’î okullarında, yüksek tahsilimi ise Mısır Ezher Üniversitesi, İslâm ve Kanun Fakültesi’nde tamamlayarak 2002’de oradan mezun oldum. Ayrıca hukuk ve dinî siyaset mevzuunda master yaptım. Sonra ülkeme gelip Halep Vakıflar Müdürlüğüne bağlı değişik kurumlarda imam–hatiplik ve öğretmenlik vazifesi yaptım. Ülkemizde olaylar başladığında şehirdeki diğer âlimlerle beraber halkı ilmen irşad faaliyetlerinde bulundum.

Bir süre Türkiye’de Gaziantep’te kaldım. Orada bazı Nur Talebesi gruplarıyla tanıştık. Bize çok yardım ettiler. Risale-i Nur sohbetlerine iştirak ettik, çok müstefit olduk. Bediüzzaman ve Risale-i Nur hakkında orada tafsilatlı malumat sahibi oldum. Dost ve kardeş olan Türkiye ile Suriye, farklı azalara sahip bir vücut gibidir. Öyle olmaya ilerde de devam edeceğiz İnşallah.
Rejim değişikliğinden sonra ailece ülkemize döndük. Şimdi Vakıflar komisyonunda ve Halep müftülüğünde Müftü Yardımcısı vazifesini deruhte etmekteyim. Ayrıca geçenlerde yapılan seçimde Halep şehrini Millet meclisinde temsilen milletvekili seçildim.
- Faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Dinî faaliyetlerimiz iki kısma ayrılır:
Birincisi akademik faaliyetler: Halep Üniversitesi, Şeriat Fakültesi kanalıyla yapılan ilmî çalışmalar. 50 yıldan sonra Halep’te Üniversite bünyesinde yeni bir Şeriat/İlahiyat Fakültesi açıldı. Orada akademik ilmî çalışmalar yapılmaktadır. İkincisi: Cami, mescid ve medreseler kanalıyla çocuklara, gençlere, halka yönelik yapılan dinî eğitim ve irşad faaliyetleridir. Bu faaliyetler, il vakıflar Müdürlüğü tarafından planlanıp cami imamları ve medrese hocaları tarafından icra edilmektedir. Müftülük daha çok fetva işlerini deruhte etmektedir. Halep ve kırlık kesiminde cami ve mescid sayısı 4000’e ulaşmaktadır. Bu camilerde imamlar ve temayüz etmiş âlimler tarafından başta Kur’ân-ı Kerîm olmak üzere Hadis, fıkıh gibi ilim dallarından çocuk, genç ve büyüklere yönelik programlar icra edilmektedir.

- Hocam, Bediüzzaman ve Risale-i Nur hakkında görüşlerinizi öğrenmek isteriz.
Bediüzzaman Said Nursî büyük bir Kur’ân Müfessiridir. Risale-i Nur da Kur’ân tefsiridir. Müslümanların imanını takviye ediyor. Said Nursî’nin Münazarat kitabında geçen Medresetüzzehra Eğitim projesi çok manidardır. İslâm Âlemi için okullarda din ilimleriyle fen ilimlerinin birlikte okutulduğu iyi bir eğitim modeli olabilir.
- Hocam, randevu talebimiz kabul edip görüşlerinizi bizimle paylaştığınız için Yeni Asya Gazetesi adına teşekkür ederiz.
Bizimle dayanışmada bulunmak için Türkiye’den gelerek bizi ziyaretiniz ettiğiniz için ben de Halep Müftülüğü adına size teşekkür ederim. Tekrar sizinle görüşmeyi temenni ederim.
Risale-i Nur ve Yeni Asya hakkında bilgi verdik
Halep Vakıflar Müdürlüğü Hükümet İletişim Dairesi Başkanı Dr. Ahmet Abdulhamit Beyi makamında ziyaret ettik.

Ahmet Abdulhamit Bey, Halep Vakıflar Müdürlü İletişim Dairesinin faaliyetleri konusunda bizi bilgilendirdi. Biz de onu Türkiye’de Yeni Asya gazetesinin medyada muteber bir konuma sahip olduğunu, İslâmî, nezihve mutedil bir dil ve üslup ile toplumu dinî, siyasî ve sosyal alanda doğru bilgilerle aydınlattığını beyan ettik. Ayrıca Türkiye’de Bediüzzaman ve Risale-i Nur hakkında kendisine özet bir bilgi verdik. Arapça Risaleleri teslim ettik.

Hutbe-i Şâmiye’deki değerlendirmeler hâlâ çok değerli
Uzun yıllar Türkiye’de kalan ve eğitim alıp Suriye’ye dönen Ammar Tavuz’un oğlu Muhammed Necip Tavuz ile de kısa bir röportaj yaptık.

- Türkiye’de eğitim almış bir genç olarak oradaki eğitim hakkında ne söylersin?
Türkiye’de ilkokuldan lise son sınıfa kadar eğitim aldım. Eğitim sisteminin daha düzenli ve imkânların daha geniş olduğunu söyleyebilirim. Özellikle imam hatiplerde dinî ve akademik eğitimin birlikte verilmesi benim için önemliydi

- Suriye’ye döndükten sonra neler yaşadın, seni en çok zorlayan şey ne oldu?
Yaşama biçimi ve düşünce tarzı olduğunu söyleyebilirim. Türkiye ile burası arasında çok büyük farklar var. En önemlisi de zihniyet farkı. Burada uzun yıllardır kalan birçok insanın hâlâ 2011 şartlarında düşündüğünü hissediyorum. Biz ise adeta bambaşka bir dünyadan geliyoruz.
Zaman zaman fikir çatışmaları yaşanabiliyor. Ama bunu herkese genellemek doğru olmaz. Özellikle okumuş kesimler, akademisyenler ve hocalar bu noktada daha farklı ve açık bir bakış açısına sahip.

- Eğitimine nasıl devam ediyorsun, hedefin ne?
Şu an açık lise üzerinden eğitimime devam ediyorum. Üniversiteye henüz başlayamadım. Hedefim uçak mühendisi olmak.
- Risale-i Nur’u ve Üstad Bediüzzaman Said Nursî’yi biliyor musunuz?
Üstad özellikle gençlere büyük önem veriyor. Eserlerini okudunuz mu? Sizi etkileyen yönleri nelerdi?
Evet, Üstad Bediüzzaman Said Nursî’yi tanıyorum. Özellikle Hutbe-i Şâmiye’yi biliyorum. Oradaki tespitler çok önemli. İslâm âlemiyle ilgili yaptığı değerlendirmeler hâlâ geçerliliğini koruyor. Ben Üstad’ı gerçek anlamda bir ilim adamı, adeta bir profesör olarak görüyorum. Düşünce derinliği ve meseleleri ele alış biçimi beni gerçekten çok etkiliyor.