Rahmet ve mağfiretin bolca tecellî ettiği bu gecenin, rağbet ettiklerimizi samimiyetle muhasebeye çekerek istikametimize vesile olmasını diler, Regaib Gecenizi tebrik ederiz.
Leyle-i Regaib’in kudsiyeti ve Hazret-i Risaletin teşrifi
Şuhur-u Selâsede dualar makbuldür
Üç Aylarda en iyi, en efdal şeylerle meşgul olmak lâzım
Duaların geri çevrilmediği gece: Regaib
İSTANBUL - MEHTAP YILDIRIM YÜKSELTEN
Bu gece, Üç Aylar'ın ilk mübarek gecesi olan Regaib Gecesi idrak edilecek. Receb ayının ilk Perşembe gününü Cumaya bağlayan gecede idrak edilen Regaib, rahmet ve mağfiretin sağanak halinde indiği bir ikram gecesidir. Aynı zamanda Ramazan’a doğru başlayan ma-nevî yolculuğun ilk basamağıdır. Sevgili Peygamberimizin (asm) "Allah’ım! Receb ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır"1 duası, bu günlerin bir hazırlık mevsimi olduğuna işaret eder. Regaib ne demek?

"Regaib" kelimesi, rağbet edilen, arzu edilen, bol ihsan ve lütuf anlamlarına gelir. Arapça "ragibe" kökünden türeyen bu kelime, yönelişi ve tercihi ifade eder. Bu gece aynı zamanda bu yılın son Perşembeyi Cumaya bağlayan gecesi. Hayatımızın bir yılını daha geride bırakırken bu geceyi kendimiz için bir muhasebe vakti olarak da düşünebiliriz ve şu soruları sorabiliriz: Bu kısa dünya hayatında rağbet etmemiz gerekenler ne olmalıydı?, Ben nelere rağbet ettim?

Bu gece bir fırsattır
İşte Regaib Gecesi, bu soruların cevabını samimiyetle aramak için önümüze konulmuş bir fırsattır. Zira insan, çoğu zaman neye yöneldiğinin farkına varamıyor. Alışkanlıklar, gündelik meşgaleler, dünya işleri, geçici hevesler, kalbin Allah ile irtibat ayarlarını sinsice bozmaya çalışıyor. Böyle mübarek gün ve geceler kalbin bu ayarını düzeltmek için bir fırsat olarak karşımıza çıkar.

Gafletin kalınlaştığı, günahların sıradanlaştığı bu çağda, insana asıl rağbet edilmesi gereken hakikatleri hatırlatır. Bu asrın insanını mânen hasta eden de zaten yanlışlara rağbet etmesidir. Enaniyet, şan, şöhret, görünmek, göstermek, kazanmak gibi arzular ve bunlara teşvik eden vitrinler, ekranlar, mecralar, gündemler... Fakat kalp, bu rağbetlerle tatmin olmuyor. Çünkü kalbin fıtrî yönelişi ulvî bir maksada ayarlanmıştır.

Ahiret pazarı
Risale-i Nur’da Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, bu zamanların bir ömre bedel manevî kazançlar barındırdığını vurgulayarak, talebelerine Leyle-i Regaib geldiğinde gönderdiği tebriklerde, bu gecenin kıymetinin dünyevî ölçülerle tartılamayacağını ifade etmiştir. "Seksen küsur sene manevî ve bâki bir ömrü kazandırmak sırrını taşıyan şuhur-u selâse" diye bahsettiği bu zaman dilimi kârlı bir pazardır. Regaib Gecesi de âdeta böyle bir pazarın açılış ve başlangıç şenliği gibi. Bu mübarek gece bize âdeta "Cam parçası gibi olan geçici dünyevî şeylere rağbet etme, asıllarına, hakikatlere meylet ve rağbet et" diyor. Unutmayalım ki, rağbet ettiklerimizi değiştirmedikçe dünyamızın da ahiretimizin de manzarası değişmez.

Fâniye değil bâkîye rağbet
Huzurun ve mutluluğun olduğu bir dünyada mı yaşamak istiyoruz? Öyleyse daha fazla iyiliğe, barışa, sevgiye, merhamete, iyi niyetlere rağbet edeceğiz. Zulümler dursun mu istiyoruz? Öyleyse adalete, doğruluğa, hakka, ittihada ve ittifaka rağbet edeceğiz ki, İslâm âleminin yüzü artık gülsün. Geçici olana fazla rağbet eden, bâkî olanı ıskalar. Bu yüzden bu gece yapacağımız en önemli ibadetlerden biri de, belki de kendimizle bu iç muhasebeyi yaparak rağbetlerimizin yönünü düzeltmektir.
Bediüzzaman, Regaib Gecemizi tebrik ediyor
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Evvelâ: Seksen küsur sene bir ömr-ü maneviyi sizlere kazandıracak olan Şuhur-u Selâse-i Mübarekeyi ve bilhassa bu geceki Leyle-i Regaibi tebrik ediyoruz. (Kastamonu Lahikası, Mektub No: 98, s. 204)

Kâinatın alkışladığı gece
Leyle-i Regâib, bütün ömrümde hiç mislini işitmediğim ve başkalar da işitmediği, üç saatte yüz defa, belki fazla tekrarla melek-i ra’dın yüksek ve şiddetli tesbihâtıyla öyle bir rahmet yağdı ki, en muannide dahi Leyle-i Regâibin kudsiyetini ve Hazret-i Risâletin bir derece, bir cihette âlem-i şehâdete teşrifinin umum kâinatça ve bütün asırlarda nazar-ı ehemmiyette ve Rahmeten li’l-Âlemîn olduğunu ispat etti ve kâinat o geceyi alkışlıyor diye gösterdi. (Emirdağ Lahikası, Mektub, no:16, s. 79.)
Dipnot:
1-Taberanî