"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman İttihad-ı İslam için çalıştı

26 Şubat 2015, Perşembe
Gazetemiz yazarı Atilla Yılmaz, “Türkler, Araplar ve Kürtleri İttihad-ı İslâm çatısı altında birleştirmeyi hedefleyen Said Nursî’nin Medresetü’z–Zehra isimli projesi, özgün ve orijinal bir eğitim projesidir” dedi.

Gölbaşı Yeni Asya Vakfı’nın açılışında, okuyucularımızla bir araya gelen yazarımız Atilla Yılmaz; Bediüzzaman Said Nursî’nin tesbitleri ışığında, ‘Sosyal Hayatımıza Ait Hastalıklarımız ve Çareleri’ konulu bir seminer verdi.

Konuşmasına, bu güzel hizmet mekânının faaliyete geçirilmesinde emeği geçenleri tebrik ederek başlayan Yılmaz; Bediüzzaman’ın İstanbul seyahatinden bahsederek; onun verdiği Meşrûtiyet ve Hürriyet mücadelesi hakkında bilgiler aktardı. Bediüzzaman Said Nursî’nin dönüş yolculuğunda ‘Meşrûtiyet ve Hürriyeti’ Şark’taki Kürt aşiretlere ders verdiğini anlatan Atilla Yılmaz; Bediüzzaman’ın oradan Şam’a geçerek Emeviye Camii’nden bin kişilik muazzam bir topluluğa, Müslümanların içerisinde bulunduğu durumu ve geri kalışımızın sebep çarelerini Araplara ders verdiğini söyledi.

Türkler, Araplar ve Kürtleri İttihad-ı İslâm çatısı altında birleştirmeyi hedefleyen Said Nursî’nin Medresetü’z–Zehra isimli projesinin, özgün ve orijinal bir eğitim projesi olduğuna vurgu yapan Atilla Yılmaz; Arapça, Türkçe ve Kürtçe lisanlarıyla eğitim verecek olan bu kurumların, Bediüzzaman’ın tavsiyeleri doğrultusunda, hayata geçirilmediğinden dolayı bu günkü sıkıntıların yaşandığını söyledi.

SAİD NURSÎ’NİN ŞARTI

Bediüzzaman Said Nursî’nin, 33 yaşında, içerisinde yüzden fazla ulemanın bulunduğu, on bin kişilik muazzam bir topluluğa verdiği bu hutbeyle kan ve can kaybeden Müslümanlara ümit ve şevk aşıladığını söyleyen Atilla Yılmaz; Said Nursî’nin, “İstikbal yalnız ve yalnız İslâm’ın olacaktır” dediğinin altını çizdi.

Bediüzzaman’ın sadece bir din âlimi olmadığını söyleyen yazar; onun telif ettiği Risale-i Nur Külliyatı’nda Müslümanların her türlü kişisel ve toplumsal hastalıklarının çarelerinin mevcut olduğunu belirtti. Müslüman camianın içerisinde bulunduğu geri kalmışlıktan kurtulabilmesi için Said Nursî’nin bir şartının olduğunu dile getiren Atilla Yılmaz; bu şartın, “Doğru İslâmiyet’in ve İslâmiyet’e lâyık doğruluğun fiilen gösterilmesidir” dedi.

İslâm toplumlarının tek adamcılık zihniyetinden kurtularak her türlü istibdada karşı durmalarını söyleyen yazar; hürriyet düşüncesinin iman kaynaklı olduğunu Asr-ı Saadetten örnekler vererek anlattı.

Yeni Asya’nın 46. yılının ve 46. yılında böyle bir güzel mekâna kavuşmanın sevincini okuyucularımızla kutlayan yazarımızın konuşması ilgi ve alâkayla takip edildi. Gölbaşı / Yeni Asya

Haber Merkezi

Okunma Sayısı: 1741
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı