Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Uysal bugün Türkiye’de kimsenin hesap vermeyeceği anlayışının hâkim olduğunu belirterek, “Meşrû aktörler dışında aktörlerin seçim süreçlerinde nasıl aktive edildiğinin örneği bugün tanık olduklarımızdır. Problemimiz daha büyük! Bir ahbap çavuş ilişkisi yürüyor. Hukuk devletinin süreçleri işlemiyor! İç içe geçmiş bir ilişkiler ağı! Sadece gazetecilik etiğini tartışıyoruz, sorun daha derin” diye konuştu. 

Yargı inisiyatif alamıyor 

Türkiye’de problemlerinin ne hukuki ne siyasî kanallara aktarabildiğini söyleyen Uysal, “İktidar tartışmıyor, Meclis soruşturamıyor, yargı inisiyatif alamıyor! Süreçler işlemiyor! Kendilerini ilgilendiren, etkileyecek bir mesele olunca kendi içimizde hallederiz diyorlar! Bir iktidar mensubu olduğu aşikâr kişi ile alâkalı sorunu kendi aranızda konuşarak halledemezsiniz! Siyasetin, hayatın meşrûiyeti dışına çıkmış isimleri işlerine geldiği zaman yan destek olarak kullanıyorlar! Bu unsurlar lehlerine işleyince ses çıkarma, aleyhte izleyince itiraz et; olmaz! Siyasette legal-illegal, meşrû-gayrimeşrû sınırları aşılmış halde!” dedi. 

Sistemle şahsa özel düzenlemeler yapıldı 

Sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulunan Gültekin Uysal, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında yürütmeyi yargıyı yasamayı bir kişinin yönetimine terk edildiğini ifade ederek, “Ticaret Bakanı ile alakalı bir soruşturma açılmaması iktidarın bu gibi suçları ne kadar kanıksadığını gösteriyor. Yürütme yasama yargı birbirinden bağımsız olsa bu süreçler burada kalır mı? Çarpık bir düzen var, kayıtdışı bir iktidar alanı var! Sistemin işlemediği ortada. Milletin ihtiyaçları yerine bir kişinin ihtiyaçlarına, şahsa özel düzenlemeler yapıldı” şeklinde konuştu. 

Daha fazla demokrasiye ihtiyaç var

Türkiye’nin ihtiyacının daha fazla demokrasi olduğunu söyleyen Uysal, “Sayın Erdoğan’ın yönettiği bir Türkiye’nin risklerini düşürebilmek için yapısal değişiklikler yapma imkânı yok! Çünkü tüm ilişkilerin temelinde Sayın Erdoğan’ın şahsî meseleleri var. Türkiye bir günde bu noktaya gelmedi, pek çok isim bu değirmene su taşıdı! Hukuku zamana, mekâna, iktidar ile yakınlık ve uzaklığa göre uygulamaya kalkarsanız bu sorunları yaşarsınız. Türk Milleti hiç mazeret bırakmayacak şekilde bu iktidara 18 yıl verdi. Yetki verdi, güç verdi, şans verdi! Hangi sahada dönüşünü alabilmiş haldeyiz? Tek dertleri Sayın Erdoğan’ın iktidarını bir beş yıl daha sürdürmek. Ne yapacak? Yargıyı bağımsız hale getirelim de 17-25 Aralık’ta sorgulanmayan bakanlar sorgulansın mı diyecek? Bir beş yıl daha verilse bu iktidar ne verecek bu ülkeye? Eğer bir yargı reformu yapılacaksa önce HSK yapısından başlanmalı. Düğme bu şekilde doğru iliklenir!” dedi.