İSTANBUL - SEDAT SERDAR
[email protected]

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Yeni Asya Gazetesi’ni ziyaret etti. Yeni Asya Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Atik ile görüşmede Uysal, soruları cevapladı.

Millet İttifakı çalışmalarınız nasıl gidiyor?

2018 seçimi, ondan önce de 16 Nisan referandumu ülkenin içine düştüğü, demokraside hukukta her açıdan küme düştüğü bir dönemde siyasî partilerle ortak paydada buluştuk. Demokrat Parti olarak ısrarla ifade ediyoruz: Demokrasi, hukuk ve laiklik bu ülkenin millî güvenlik şemsiyesi. Önümüzdeki süreçte de ortak paydada buluşmamızı gerektiren bir durum mevcut. Memleketin artık bir Baas rejiminin varlığının kurumsal hale gelme eşiğine geldiği böyle bir dönemde yeniden demokrasi yürüyüşüne devam edebilmesi, kalkınma çizgisini yürütebilmesi için önümüzde bir tercih var. Bu noktada gayet olumlu karşılıklı ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Öte yandan Parlamenter Demokrasi başta olmak üzere pek çok sahada önümüzdeki sürecin nasıl yönetileceği konusunda görüşüyoruz. Farklı farklı siyasî partiler ve perspektifler olmasına rağmen ülkenin yaşadığı böyle travmatik dönemde herkesi altını çizdiğim ortak paydalarda buluşturuyor. Her geçen gün de bu ortak paydanın daha da genişleyerek büyüdüğünü görüyoruz.

6 parti ortak metin yayınlayacaktınız, neden gecikti?

Gecikmedi, zamanlaması ayarlanıyor. Bugün Türkiye’nin en can alıcı gündemi ekonomi. Yılbaşı akşamı yapılan zamlar da dahil olmak üzere bugün kara kışın yüzünü daha sert gösterdiği böyle bir dönemde, insanlar sokağa çıkamıyor, mazot fiyatlarının geldiği yer ortada. İnsanlar evlerinde duramıyor doğal gaz, kömürün geldiği yer ortada. Böyle bir açmaz içerisinde insanımızın yarınlarına ümit içerisinde bakamadığı bu halden çıkarmak için her sahada bir karşılıklı anlayış birlikteliğini somut politikalara dönüştürecek bir süreç var önümüzde. Bugün mesuliyetimiz sadece bu ortak paydalarda iyi niyet beyanları değil, daha somut vatandaşın bu dertlerinin nasıl yönetileceğini milletle paylaşmaktır. 

Siyasette hiç olmadığı kadar bir kutuplaşma yaşanıyor. Siyasetin bu durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

AKP iktidarının söyleyecek bir sözü kalmadı ve strateji olarak da dinî, millî, hamasî bir set oluşturuyorlar. MHP ile birlikte Cumhur İttifakı çatısı altında oluşturdukları bir iklim. 2002 yılından bu yana milletin ortak ne kadar değeri varsa siyasî alanda bir rekabet unsuru haline getirerek bölünmeye neden oluyorlar. Bugün de bu strateji daha da derinleşsin diye birtakım provokatif olaylar üzerinden kutuplaştırıyorlar. Bir tarafta milletin hayat pahalılığı, işsizlik gibi gerçekler dururken 84 milyonun üzerinden kumar oynayarak bedelini vatandaşa ödetiyorlar. Çok küçük bir azınlık kamunun kaynaklarıyla zenginleşerek hayatını devam ettiriyor. Bugün geldiğimiz noktada bu gerçekleri perdeleyebilmenin yolu bu kutuplaştırıcı iklim. Hipnotize edici bir fonksiyon görüyor kutuplaştırma. İktidar ülkenin hakikatlerini perdeleyen bir tül gibi insanlarımızın bu gerçekleri idrak etmemesi için uğraşıyor. Uzunca bir dönem istikrar vurgusu yapanlar milletimizin gözünde artık bundan daha kötüsü olmaz dedirtiyorlar.

Demokrat Parti’nin büyük kongresi ne zaman? Bu konudaki çalışmalarınız ne durumda?

Hem resmî yükümlülüğümüz hem de Türkiye’nin geldiği siyasî eşikte bizler de  Türkiye ile ilgili hayallerimizi, tasavvurumuzu seslendireceğimiz bir zemin olduğu için büyük kongremize hazırlanıyoruz. Çok kısa vadede bir takvimlendirme yaparak inşallah büyük kongremizi yapacağız. Hem o zeminde güncel hadiselerin de ışığında temel referanslarımızla beraber millet önünde yarınlarıyla ilgili bir programı ortaya koyacağız. Beraberinde de kadrolarımızı güncelleyerek seçim gongunun artık fiilen vurulduğu ama sıcak atmosferin ne zaman başlayacağını bilemediğimiz bu sürece de en azami hazırlığımızı yapmış olacağız.