"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kendimizle yüzleşmek

Kasım Ferşadoğlu
22 Kasım 2011, Salı
İnsan yaratılışı gereği her zaman kendisiyle yüzleşme ihtiyacındadır. Kendisiyle yüzleşmekten korkan insanlar hayattan lezzet alamayacakları gibi, istikametlerini de muhafaza edemezler. Bundan dolayıdır ki, kendimizle korkmadan yüzleşmemiz lâzım. Düşünmek ve hayal, yüzleşmenin iki mühim unsurudur. Bunları birbirinden ayırmak mümkün değildir. Düşünmek insanın kendine gelmesine, hayal ise güzelliklere kavuşmasına sebep olmaktadır.

Hayal, Allah’ın insanlara bahşettiği bir nimettir. Hayal, insanı bütün kâinat içerisinde gezdirebilecek bir duygu olduğu gibi; insan âciz kaldığı bir çok hadiseyi bu sayede rahatlıkla yerine getirmektedir. Başıboş hayatlar hayal ile bir anlam kazanmaktadırlar.
Elbette insan, gâyesiz ve anlamsız hayaller peşinde koşmamalıdır. Bu tür hayaller peşinde olan insanlara ‘hayalperest’ denir. Öyleyse insan hayal etmeli, fakat hayalperest olmamalıdır.
Demek ki, insan gayesiz hayallerden korkmalıdır. Hayalperest derken, gerçekleşmesi mümkün olmayan anlamsız hayaller peşinde koşanlar kastedilir.
Hayallerden netice almak için hayallerle duyguların aynı mecrâda olmaları ve hayal-akıl birlikteliğiyle kalb de istikamet vermelidir. Kendimizle yüzleştiğimizde ise, akıl ve kalbimiz, hayalimizin boşta kalmasına izin vermemelidir. Hayal akılla beraber olursa ortaya güzel ve doğru düşünceler çıkar. Eğer hayal nefsin emrinde olursa, bize zararı dokunacaktır.
Cenâb-ı Hak, bizlerden, zihin ve fikirde güzellikler açan hayaller kurmamızı istemektedir. Zaten Cenâb-ı Hak bizleri böyle güzel hayal nimetiyle güzelleştirmiştir. Her nimeti yerli yerinde kullanmamızı istediği gibi hayal duygusunu da yerli yerinde kullanmamızı bizden istemektedir.
Doğruya ulaşmak için hayatın bütün sahfalarında kendimizle yüzleşmemiz lâzımdır.
Yani, sorgulamamız, yaptıklarımızı test etmemiz lâzımdır. Bu testten temiz çıkmamız için ise yaşadığımız mekânın temiz olması gerektiği gibi hayallerimizin gezdiği âlemlerin de temiz olması gerekmektedir. Bir bakıma kulluk vazifesi, maddî ve mânevî temizlikten geçmektedir.
Bundan dolayıdır ki, temiz hayallerle yapacağımız yüzleşmeler iyi neticeler verir.
Öyleyse kendimize dönerek kim olduğumuzu ve niçin bu dünyada bulunduğumuzu ve ne olacağımızın maksadını anlamaya çalışalım. Bunu sadece hayatımızın bazı anlarında değil, bütün zamanlarında düşünelim. Tanıma ve anlamada süreklilik esastır. Eğer süreklilik olmazsa hedefe varmak zorlaşacaktır.
Bugün insanların en büyük problemi ‘kendilerine yabancılaşmaları’dır. Kendimizden uzaklaşma neticesinde dışımızdaki âlemde arayışlara çıkıyor ama ne yazık ki aradığımızı bulamıyoruz. Neticede kendimizi kaybetmekten başka bazı gerçeklerden uzaklaşıyor ve varlıkların mahiyeti bizden gizlenerek yine bizlere karşı düşman imiş gibi gözüküyor.
İnsanın kendine dönmesi çok önemli bir olaydır. Bunun için bizi aldatan; önce bizden görünüp, sonra bizi vuran iki mühim iç düşmanı bertaraf etmemiz gerekmektedir. Nefs-i emmâre ve şeytan. Kendimize dönme arayışları yaparken bu iki düşmanın tuzaklarına karşı tetikte olmamız gerektiğini unutmamamız lâzımdır. Bazen küçük ve ehemmiyetsiz gibi görünen sapmalar bizleri düşmanların kucağına itivermektedir.
Öyleyse kendimizi ihmal etmememiz lâzımdır. Zira kendimizi ihmal ettiğimiz anlar içeriden vurulduğumuz anlardır. Bizi ilgilendirmeyen işlerle uğraşırken kendi benliğimizin içeriden fethedildiğini çoğu zaman geç anlarız. Bu duruma karşı alınabilecek en güzel tedbir iç kalemizi sağlam tutmaktır.
Yapılacak olan kendimizi iyi tanıdıktan sonra nefis ve şeytan gibi düşmanların nerede ve hangi silâhlarla bize hücum edebileceğini hesaplayıp tedbir almaktır. Kendi dünyamızdaki keşifleri iyi yapabilirsek, hayatımız da saadetli bir şekilde ebedîleşmiş olur.

Okunma Sayısı: 2883
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı