"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Din âlimleri ve siyasetin manyetik alanı

İbrahim ERSOYLU
30 Haziran 2025, Pazartesi
İmanî ve Kur’ânî hakikatler nur, siyaset topuz mesabesindedir. İnsanlar, bir elinde nur, diğer elinde topuz tutan bir âlime veya din görevlisine karşı mütehayyir kalır. Acaba bizi nur ile celp edip topuzla mı dövecek?” diye düşünürler, o hakikatlere rağbet etmezler. (1)

Onun için başta dört müçtehit imam olmak üzere,  geçmiş asırlarda yaşayan mutemet, yıldız şahsiyetler olan İslâm âlimleri–istisnalar hariç–ellerine sadece nuru almışlar, topuzu tutmaktan imtina etmişler. 

Her devirdeki  hâkim siyasîler, söz ve icraatlarını halka kabul ettirmek için onların itimat ettiği din âlimlerin fetvalarına ihtiyaç duyarlar ve onları kendilerine destekçi yapmaya çalışırlar. Gerçek âlimler bunu bildiklerinden, hak ile batılın birbirine karıştırıldığı siyasete fetvacı olmamak için onun manyetik çekim alanına girmemişlerdir. 

İmam Azam Ebu Hanife, Abbasî Halifesi Mansur’un baş kadılık (Adalet Bakanlığı) vazifesi teklifini elinin tersiyle itmiş, bu yüzden zindana atılmış, işkence altında vefat etmiştir. İmam Malik  dindar bir halife olan Harun Reşit’ten uzak durmuş, Onun “ Ya İmam! Sarayıma gel. Çocuklarıma Hadis öğret” teklifine karşı, “ Ey Mü’minlerin Emiri! İlmi zelil etme. Benim medresem var. Çocuklarını oraya gönder. Diğerleriyle  birlikte onlara Hadis öğreteyim” demiştir. 

Ahirzamanın bir Peygamber varisi Üstad  Bediüzzaman Said Nursî, hayatı boyunca -dindar da olsa-  devrinin hâkim siyasîlerinin kontrolüne girmemiş, kayıtsız şartsız onların meddahı olmamış, onların insanın dünyasını mamur edecek makam ve servet tekliflerini elinin tersiyle itmiştir. 

Bediüzzaman, Cumhuriyetin kurucuları tarafından, onlarla beraber çalışma karşılığında kendisine teklif edilen Ankara’da bir köşk, milletvekilliği, 300 Lira (üç yüz altın)  maaş ve Doğunun Umumî vaizlik makamını kabul etmemiştir.(2) 

 Bu sebeple kendisine ve  Nur Talebelerine 28 sene hapis, sürgün, baskı, gözaltı zulümleri uygulanmış, ama o pes etmemiş, müsbet hareketle bağımsız iman ve Kur’ân hizmetini devam ettirmiştir. 

O, telif ettiği Risale-i Nurlarla ve yetiştirdiği  milyonlarca talebelerle dünya çapında gönülleri fethetmiştir. Allahualem şayet O siyasîlerin kontrolüne girmiş olsaydı, dillere destan  bu muvaffakiyeti elde edemezdi.

Bediüzzaman, siyasete girmeden mukteza-ı hale mutabık bir şekilde, yaşadığı dönemin siyasîlerini, iyi ve müspet icraatlarını takdir ve tebrik etmiş, yanlış ve hatalı işlerini tenkit ve ikaz etmiştir. Cumhuriyetten önceki meşrutiyet döneminde yaptığı istibdat sebebiyle Sultan Abdulhamid’i gazetelerde yazdığı makalelerle uyarmış, (3)  Cumhuriyetten sonra tek partili rejim döneminde CHP Genel sekreteri Hilmi Uran’a (4), 1950’de demokrasiye geçilmesinden sonraki dönemde Adnan Menderes’e yazdığı mektuplarda olduğu gibi (5) uyarı vazifesini yapmıştır. 

Elhasıl: Zamanımızın din âlimleri ve görevlileri iman ve Kur’ân hakikatlerine hizmette başarılı olmak için siyasete bakışta yukarıda isimleri anılan dinî şahsiyetleri örnek almaları gerekmektedir. 

Hâkim siyasîlerin sadece iyiliklerine hasr-ı nazar edip, fahiş hatalarına göz kapayıp onların meddahı olmak, âlimlerin ellerindeki elmas kıymetindeki nurların değerini düşürdüğü gibi, halkın nazarında onlara olan itibarı sarsar. Bu da insanların dinden soğumasına sebep olur. Bu ağır bir vebaldir.

Dipnotlar:

1 - Mektubat, s. 82.

2 - Münazarat, s. 20.

3-  Divan-ı  Harb-i Örfî, s. 70. vd.

4 - Emirdağ Lâhikası, s. 253, 257.

5 - Age., s. 500.

Okunma Sayısı: 1299
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hüseyin İlhan

    4.7.2025 12:14:15

    Merhum DEMİREL yahudi cesaret ödülü almayı değil,ona teklifinin dahi yapılmasına müsaade etmeyecek biridir. BOP Eşbaşkanı oalrak alem-i islam ve ülke müslümanalrını dejenere etmeyen devlet adamıdır iki. Faiz lobisine 2 trilyonu aktartan,siyonist katillere jet yakıtı,bomba,dikenli tel,gıda,istihbarat veren ve din kardeşi şehidi satan hiiiç değil.Sapla-samanı lütfen karıştırmayınız.

  • Hüseyin İlhan

    4.7.2025 12:07:28

    Zina'nın suç olduğu kanunun AM.iptalinde başbakan ve TBMM'de çoğunluğu elinde bulunduran parti kimdir .Biiir.İkincisi sadece ihale yasasında takriben 14 ay gibi zaman diliminde 200'e yakın değişiklik yapan iktidar hangi iktidardır. Üçüncüsü bu ülke de imar barışı diyerek milletini dolandıran ve o kanunla meşru devletin takriben 20 2ye yakın ki yargı kararları dahil para için paspas değil ,silindir gibi ezen iktidar hangi iktidar.

  • Arda Yıldız

    30.6.2025 20:03:57

    Osman bey, siz Süleyman Demirel'i sonuna kadar destekleyeceksiniz ve bu siyaset olmayacak. Ama diğer nurcuların sırf sizin onaylamadığı bir isim diye başkasını desteklemesi suç olacak! Ben hayatımda böyle tutarlılık görmedim! İğne de çuvaldız da hep mi karşıdakilere batırılır!

  • Arda Yıldız

    30.6.2025 20:01:03

    Hüseyin bey, zinayı AB yanlıları, liberal, kemalist ve demokratlar suç olmaktan çıkarmadı mı? Hem AB ye girmeyi savunup hem zinayı suç olmaktan çıkardılar demek tamamen retoriktir ve geçerli olmayan bir eleştiridir. Hükumeti eleştiriyorsunuz sorun değil de ya en azından tutarlı yapsanız şu işi olmaz mı?

  • Ömer

    30.6.2025 18:47:55

    Her daim muhalefetin yapıcı fikirleri ve icraatları demokrasinin vazgeçilmez düsturudur.İman bağı ile “Sultan-ı Kâinata hizmetkâr olan adam, başkasına tezellül ile tenezzül etmeye ve başkasının tahakküm ve istibdadı altına girmeye o adamın izzet ve şehamet-i imaniyesi bırakmadığı gibi; başkasının hürriyet ve hukukuna tecavüz etmeyi dahi, o adamın şefkat-i imaniyesi bırakmaz." (Münâzârât, s. 59.) Kaleminize sağlık tebrikler 👏👏👏🌅

  • Hüseyin İlhan

    30.6.2025 18:43:56

    Aziz üstadımızın bir takım sözlerini kaale almak amma belgeli olan bir mektup vb. sözlerini ihtiva eden teşvik,tebrik gibi beyanalrını kaale almamak tam günümüz iktidar zihniyetlilerin işi.Zira işine gelince Said Nursi gelmeyince örtki unutulsun mübarek hizmet erleri.

  • Hüseyin İlhan

    30.6.2025 07:46:34

    Günümüz siyasetçisi dindar amma dindarları nasıl dejenere ettiğini görmemizi sağlayacak yazınızdan dolayı tebrik eidyorum. Mesela din adamları 'İtibardan tasarruf olmaz,diyene islamın izzetini muhafaza için'Yüce rabbimizin ayet-i celilesi,efendimiz SAV'min hadisleri ile,ikaz ettiler mi.Hayııııır. Zinayı suç olmaktan çıkardıklarında(zinay yüce rabbimizin yedi kebairinden biridir,bu olamaz dediler mi,hayııııır. 'bazı kıt akıllıların AB'ne girmek ,için deselerde AB'nin adalet,hak, hürriyet ve şeffaflık taleplerini neden yerine getirmediğini ,de soralım. Faizi teşvik,faiz kurumlarını koruyan bir sistemi tesis etmesine karşı çıktılar mı hayıııır.Hatta camilerde dahi bu emri ilahiler sinsice laf ola beri gele şekilinde dile getirilerek felsefe yapıldığını gördük,yaşıyoruz. Son cuma hutbesindeki buram buram siyaset kokan hutbeyi hazırlayan ve hazırlatanlara derim ki,mahşer ve hesap günü var.

  • Semanur Tunoğlu

    30.6.2025 01:04:59

    Üstadımız neden Demokrat partiye açıktan destek vermiştir o zaman? Ya da neden halk partisinin Menderese olan eleştirilerini kaale almamıştır? Bu ülkede yönetim halk partisinin eline geçmemelidir. Sağcılarda kalmalıdır. O yüzden sağdan kim iktidar olursa her zaman halk partisine karşı tercih sebebidir. Halk partisinin yaptığı eleştirilerin hükmü yoktur.

  • Osman Yıldırım

    30.6.2025 00:31:04

    Hemde çok ağir bir vebal,günumuzde de dindar gorunümlü siyasetçilerin sadece yaptıkları iyi islere hasr ı nazar edip yanlıslarına bakılmadığından sitasetciler zulüm yolsuz hırsizlik ,irtikap vs. hususlarda sınır tanimamaktalar. Bediüzzaman veli padişah dediği Sultah Abdulhamitin baskıci yonetimini ikaz ederken Befiüzzamanın yolunda gittiğini iddia eden bazi cemaat mensuplari gunumuz baxı siyasetcilerine dınırsız dwstek vermekte yanlıslarını asla dile getirmemekteler. Özellikle 15 Temmuzdan sonra cami kutuphanelwrinde bir tane bile Risale i Nur eseri bulunfirulmazken buna sessiz kalıp her secim doneminde iktidara destek lahikası yayinlamaktalar. Bu da Nurla topuzunbirbirne karıstırıldiģinı ifade etmektedir.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı

En Çok Okunanlar