Malûm davalardan birinde hüküm giyip şartlı tahliye ile serbest kalan İsa Cesur, içerideyken maruz kaldığı ve hukuk mücadelesi verdiği keyfî bir engellemenin serencamını belgeleriyle birlikte bize iletti.
Olayın hikâyesi kısaca şöyle:
Cesur’a kargoyla gönderilen Münacatü’l-Kur’an isimli dua kitabı, cezaevi idaresi tarafından kendisine verilmemiş. Gerekçe, sözlü olarak “Bu kitap Yeni Asya Yayınlarından, yasak yayın listesinde” şeklinde ifade edilmiş.
Cesur’un buna karşı Cezaevi Eğitim Kuruluna yazdığı dilekçeler cevapsız bırakılmış.
Ama Cesur işin peşini bırakmamış.
Sonuçta Eğitim Kurulu, ilgili tüzükteki “Hükümlü, mensup olduğu dinin bayram günlerinde, yılbaşında ve doğum gününde dışarıdan gönderilen kitap ve giyim eşyasını kabul etme hakkına sahiptir” maddesine dayanarak, söz konusu kitabın bu günlere denk gelmediği için verilmemesini haklı bulmuş.
Cesur bu tuhaf gerekçeli karara karşı İnfaz Hâkimliğine itiraz etmiş. Oradan da netice alamayınca Ağır Ceza Mahkemesine gitmiş.
Mahkeme itirazın kabulü ile İnfaz Hâkimliği ve Eğitim Kurulu kararlarının kaldırılmasına karar vermiş, ama yine değişen birşey olmayınca bu defa konu AYM’ye intikal etmiş.
Ve AYM Birinci Bölümünün iki kişiden oluşan Üçüncü Komisyonu “Anayasada öngörülen temel hak ve özgürlüklere yönelik bir müdahale olmadığı veya müdahalenin ihlal teşkil etmediği” sonucuna ulaşarak, “başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna” karar vermiş.
Cesur bunun üzerine AİHM’e başvurmuş.
Oradan çıkan sonuç ise şu olmuş:
“Türk hükümeti, AİHM önünde bekleyen ve yukarıda belirtilen başvurudan doğan davanın dostane bir şekilde çözümü için, karşılıksız olarak İsa Cesur’a 1000 euro ödemeyi teklif etti. Bu meblağ, ödeme tarihindeki kur üzerinden Türk Lirasına çevrilerek mahkemece verilen listeden çıkarma kararının tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödenir.”
Sonuç: Yeni Asya yayını diye dua kitabına bile uygulanan, ama iş resmiyete dökülünce bu gerekçenin arkasında durulamayıp çok absürd başka bir argümana dayandırılmak istenen ve AYM’nin de ortak olduğu keyfî ve hukuksuz bir yasak, AİHM duvarına toslamış.