"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

#MilleteSahipÇık!

Mehmet KARA
30 Mart 2020, Pazartesi
Koronavirüsü bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de birinci gündem… Diğer gündemlerin hepsi bunun gerisinde kaldı.

Salgından en çok etkilenecek olan 65 yaş üstü vatandaşların sokağa çıkmaması (haklı olarak) istenirken, çalışmak zorunda olan, günlük kazancı olmasa ihtiyaçlarını gideremeyecek olanlar sokağa mecburen çıkmak zorundalar. 

Sokaklarda yaşlılar göründüğünde ilk akla gelen “sokağa çıkma yasağı” oluyor. Ancak darbe dönemlerinde ve eskiden nüfus sayımlarında uygulanan sokağa çıkma yasağı ifadesi bile insanları rahatsız ediyor. Çünkü bu salgının ne zaman biteceği de kestirilemediği için böyle bir uygulamanın yapılması pek yerinde olmaz. Vatandaşlar ikna edilip sokağa çıkmamalarının önüne geçilebilir. 

Devleti yönetenler her gün yeni tedbirlerle bu salgının en az zararla ya da hasarla atlatılması için çalışıyorlar. Bu tedbirleri alırken, sokağa çıkma yasağı yerine “herkes kendi OHAL’ini ilân etsin” şeklindeki ifadeler yerindedir.

Bütün bunlar yapılırken zaten iyice bozulan ekonomik dengeler, kapanan işyerleri ve artan işten çıkarmalar neticesinde iyice bozulmuş durumda.  Kapanan işyeri demek yüz binlerce hanenin geçim kaynağının kesilmesi anlamına geliyor. Zaten açık olan işyerleri de para kazanamaz halde. 

Geldiğimiz noktada, sokaklarımız boş ama evlerimizin içi tasa dolu. İnsanlar geçim sıkıntısı içine girdi, giriyor. Ekonomik tedbirler alındı ancak herkes kabul ediyor ki, bu tedbirlerinin yeterli olması mümkün değil. 

Devletin kazancı vergiler. Biliyoruz ki, her alanda uygulanan vergiler anaparadan daha fazla. Millet yıllardır verginin de vergisini ödüyor. Vatandaştan alınan verginin yine vatandaşa verilmesi lazım. Toplanan vergiler bugünler için var. İşinden olanlar için toplanan işsizlik ödeneği bugünler için var. Bu safhada devlet bugünler için var. 

Özetle diyoruz ki, devlet bugün milletine sahip çıkmalı… Sosyal devlet denilen de tam da budur… Milletten alınan millete verilmelidir…

***

KONUŞAN TÜRKİYE!

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın resmî twitter hesabını açtığınızda “Bu hesapta olağan dışı etkinlikler tespit ettiğimiz için bu uyarıyı alıyorsun. Yine de görüntülemek istiyor musun?” şeklinde bir uyarı ile karşılaşılıyor. Görüntülediğinizde yaptığı açıklamalar ve paylaşımlara baktığınızda neden böyle kısıtlamaya gidildiğini anlamıyorsunuz. “Neymiş olağan dışı etkinlikler” diye insan sormadan edemiyor.

Bunun nedenini vatandaş, “Mazot fiyatlarında illüzyon oyunu oynanıyor” cümlesi olup olamayacağını merak ediyor?

Biz de twitter adresimizden, “Bir partinin genel başkanının hesabının askıya alındığının Türkiye’de ilk defa yaşandığı”nı söyleyip “Bunu da duyduk ya…” ifadelerini kullanmıştık. Paylaşımın altına “şaka gibi” diyen de oldu. Halk Tv Genel Yönetmeni Sedat Bozkurt gibi “Ne desek boş... Bir şey diyemedim...” diyen de…  

Gültekin Uysal’ın bugüne kadar söyleyeceklerini son derece dikkatli seçerek asla hakaret etmeden devlet edebiyle konuştuğunu söyleyen bir takipçimin, “Keşke susturmak yerine ‘ne diyor’ diye dinleseydiniz” sözlerine katılmamak mümkün değil.

Devlet eski Bakanı Gürcan Dağdaş’ın paylaşımımızın altına yazdığı, “Merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in 12 Eylül yasaklarına karşı haykırışının teması ‘KONUŞAN TÜRKİYE’Yİ ARIYORUM’du! Mücadelesi netice verdi ve KONUŞAN TÜRKİYE ortaya çıktı! Suskun TÜRKİYE’Cİ 12 Eylülcüleri ise tarih kötüler bölümüne kayıt etti! Bu da geçer Gültekin Uysal” ifadesi işin özetiydi…

 “Konuşan Türkiye” sloganını 30-40 yıl sonra tekrar etme noktasına geldiysek vay halimize… 

***

İBRETLİK!

Daha önce beraber aynı kurumda çalıştığımız şu anda iktidarın en büyük destekçisi olan bir yazar sosyal medya hesabından “65 yaş sınırlamasını destekliyorum. Peki ama Sayın Cumhurbaşkanımız da evinden çıkmayacak mı?” şeklinde paylaştığı ifadelerin altına yazılanları okuyucunca hayretler içinde kaldık!

Malum bu yaş sınırlaması gelince Başta Erdoğan olmak üzere, Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli gibi siyasetçilerimiz de yaşları itibariyle bu sınırlama içine girmişti. Bununla ilgili çok yorum yapıldı ama böyle bir ortamda işi sulandırmak için yapılan bu yorumlara kıymet vermemek lâzım.

Neyse, bir üstteki paylaşımlara geleyim. Bu yazarın bir takipçisi “Darbede bile evde durmamış bir yiğit coronadan vatanını kurtarmak için yine ateşin içine kendini atar. Tedbiri alır, takdiri Allah’tan bekler” diye bir yorum yazarken, bir başkası, “O dünyayı evinde oturarak da yönetebilir kanımca” diye yazmış.

Hay Allah’ım ne kafadır bu! Tam ibret alınmalık değil mi? Birçok ülkenin yöneticisi bu virüse yakalanmışken, “vatanı kurtarmak için ateşin içine kendini atar” diyenlere rastlanması nereden nereye geldiğimizi de gösteriyor. Bu işin kabadayılığı olmaz ki… 

Aman dikkat, 65 yaş üstü büyüklerimiz mecbur olmadıkça babayiğitliğe kalkmayın, evde kalın rahat edin… 

Okunma Sayısı: 2420
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hüseyin İlhan

    30.3.2020 02:40:38

    Yirmi yıla yakındır milletin sahip çıktığına o bir ay sahip çıksın değilmi.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı