"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Parti kapatmada gelinen nokta

Mehmet KARA
22 Mart 2021, Pazartesi
“Bir siyasî partinin kapatılması teklif dahi edilemez”

Seçimlere 2.5 yıldan (zamanında yapılırsa) daha az bir zaman kala “siyasette 24 saat bile uzun bir zamandır” sözünü doğrulurcasına yeni gelişmeler yaşanıyor. 

Cumhur İttifakı’nın küçük partisi MHP 13. Olağan Büyük Kurultayı’nı yaptı, tek aday olarak giren Bahçeli 10. kez genel başkan seçildi. Partinin üst kurullarında yarıya yakın bir değişiklik yaşanırken, Bahçeli’nin muhalefet partilerine karşı kullandığı dil kurultaya damga vurdu! 

Siyasette uzun süredir devam eden üslûpsuz konuşmaların son bulmayacağı görülüyor.

Cumhur ittifakının büyük ortağı AKP’nin de önümüzdeki Çarşamba günü yapacağı kongresinde sürpriz yaşanabileceği söyleniyor. Bu kongrede hem parti yönetiminde değişimlere hem de bakanlar kurulunda (cumhurbaşkanı kabinesi) büyük oranda değişikliklere gidileceği kulislerde konuşuluyor. Hatta Erdoğan’ın genel başkanlığı bırakacağı dahi ifade ediliyor. 

Bütün bu gelişmeler yaşanırken Bahçeli’nin aylardır üzerinde durduğu HDP’nin kapatılması ile Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun Meclis’te okunan mahkeme kararı ile düşürülmesinin MHP’nin kurultaydan bir gün öncesine denk gelmesi “manidar ve anlamlı” bulundu.

Bahçeli’nin her fırsatta dile getirdiği kapatmaya AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un “Parti kapatmalarının Türkiye’de olumlu sonuçları görülmedi” şeklindeki beyanından başka cevap verilmemiş, AKP Genel Başkanı Erdoğan dahi bu konuda net bir açıklama yapmamıştı. Bütün bunlara rağmen Bahçeli ısrarını sürdürmüştü.

Kurtulmuş daha birkaç gün önce, “İstiyoruz ki farklı kimliği ve görüşü olan herkesin Meclis’te temsilcisi olsun” demişti.

Buna rağmen Bahçeli’nin dediği oldu ve kapatma dâvâsı açıldı.

***

“TABELÂYI CEZALANDIRMAKLA BİR YERE VARAMAZSINIZ”

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan parti kapatmalarıyla ilgili olarak 2015 yılında net bir açıklaması olmuştu. Sayın Erdoğan 6 yıl önce bakın ne demiş: 

“Meclis Genel Kurulu’ndan geçmesi suretiyle artık ülkemde parti kapatılması tarih oldu. Bana kalırsa, ben (parti kapatmanın) herhangi bir şeye bağlanmasına dahi doğru bulmuyorum. Tüzel kişiye ceza verilir mi ya? Ceza kime verilmesi lâzım? Gerçek kişiye verilmesi lâzım. Meselâ şu anda iktidar partisinin yaklaşık 22 milyon oy vereni, seçmeni var. Siz o partiyi kapattığınız zaman o demektir, 22 milyonu cezalandırıyorsunuz. Bu adalet mi, böyle şey olur mu? Tekrar yenisi kurulur, o ayrı mesele… Ama niçin bu denli yanlış bir adımı atıyorsunuz? Bu şimdi şöyle olması lâzım? Bir siyasî partinin kapatılması gibi bir madde gündeme gelse, ‘Bir siyasî partinin kapatılması dahi teklif edilemez’ diye bir hükmün ortaya gelmesi Tabelâyı cezalandırmakla bir yere varamazsınız, işin kısacası bu…”

Aslında mesele de bu. Demokrasilerde bir kuraldır. Partileri millet açar, millet kapatır. 

Partiler tüzel bir kişiliktir. Parti içinde genel başkan olsun, milletvekili, il, ilçe başkanı olsun Türk Ceza Kanunu’na göre ceza almışsa onu yani gerçek kişiye ceza verilir. Parti kapatılması gerek o partiye oy veren, gerekse de parti içinde suç işlemeyen kişiyi cezalandırmaktır. 

***

SIRA SİYASÎ PARTİLER VE SEÇİM KANUNUNDA

Cumhur ittifakı kongre/kurultaylarını tamamladıktan sonra hazırlıkların son aşamasına gelen siyasî partiler ve seçim kanunlarını Meclis gündemi getirecek. Aslında şu ana kadar gelişmeleri bundan sonra atılacak adımlara ve çalışmalara bağlamak yerinde olacaktır.

Cumhurbaşkanı Hükümet Sisteminde iktidar olmak için yüzde 50+1 oy alması gerekiyor. Şu anda yapılan anketlere göre, cumhur ittifakının bu oya ulaşması zor, hatta neredeyse imkânsız. Bu yüzden hem seçim barajının düşürülmesi hem de muhalefetin dizayn edilmesi için böyle bir çalışma yapıldığı artık sır değil.

Bütün bu hazırlıklar plân tutar mı bilemiyoruz, ama son sözü her zaman ki gibi millet söyleyecek.

***

GÖNÜL İSTERDİ Kİ

HDP’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurunun hatırlatılması üzerine TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un “Anayasa’mızda, mevzuatımızda parti kapatma var. Bunun gerekçeleri, sebepleri de var. İlk defa karşılaşılan bir durum da değil. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından dâvâ açılıyor. Anayasa Mahkemesi konuyla ilgili incelemeler yaptıktan sonra bir karar verecek. Sadece Türkiye’de değil başka ülkelerde de siyasî partilerin kapatılmasıyla ilgili düzenlemeler var, uygulamalar var. Gönül ister ki olmasın, ama siyasî partilerin kapatılmasını gerektiren hususlar, sebeplerle ilgili de siyasî partilerin hassasiyet göstermesi, ihlâllerde bulunmaması da gerekir. Buna dikkat edilmesi gerekir” diye bir açıklaması oldu.

“Bu konuda daha önce bir düzenleme Meclise gelmişti. Bir anayasa değişikliği yapılıyordu. 2010 yılındaki anayasa değişikliği yapılırken, siyasî parti kapatılmasının tamamen yasaklanması mahiyetinde bir değişiklik olduğunu, ama bunun Meclis’ten geçtiğini hatırlatırken, “O tarihlerde ‘Parti kapatmalar olmasın’ diyenler varsa onların o tarihte onlara destek verip vermediğine bakılmasını öneririm” diye de eklemiş.

Peki, “gönül ne ister” anladık mı? 

Okunma Sayısı: 2272
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Said Yüksekdağ

    22.3.2021 15:52:19

    Güzel tespitler...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı