"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Menfaat uğruna yapılan iyilikler

Mustafa Gönüllü
26 Eylül 2021, Pazar
Bir arkadaşımdan şöyle bir soru geldi: “Bir mükâfat uğruna yapılan iyilik ne kadar doğrudur?”

Fark etmişsek eğer, dünyadaki bütün iyiliklerin ve güzelliklerin içerisinde bizi o iyiliğe götürecek, teşvik edecek çok yollar vardır. İyilik yaptıktan sonra vicdanın huzur bulması, ruhun nefes alması, kalbin sevinçle dolması ve iyi insanların toplum nezdinde benimsenmesi gibi olumlu hisler insanı iyilik yapmaya teşvik eder.  Ve her kötülük ve çirkinlikten sonra çekilen vicdan azabı ve kırılan her kalpten sonra duyulan pişmanlık hissi, bununla beraber kötü insanların toplumdan dışlanması, insanın bu gibi davranışlardan uzak durmasına birkaç sebeptir.

Bu ise iyilikleri ve kötülükleri, bizi imtihan etmek için yaratan Allah’ın bize olan merhametini gösterir. Çünkü O (cc) bizim iyiliğe yönelmemizi ve kötülükten kaçınmamızı istiyor. Eğer iyilik ve kötülük arasındaki tercihimizde bizi yönlendiren bu mükâfat ve cezalar olmasaydı ve iki seçenek arasındaki tercih kriterlerimiz eşit seviyede olsaydı, şu an bile kötülükten arınamayan dünyamızda, kötülük ve çirkinlikler bir müsilaj tabakası gibi kalın tabakalar oluşturacak ve kötülükler içerisinde boğulacaktık.

Bu açıdan bakarsak eğer iyilik ve kötülüklerin bu şekilde yaratılmasının bizim için nimet olduğunu söyleyebiliriz. Ancak insan sırf iyiliklerin sonucu olan mükâfatları kazanmak için iyiliği tercih ediyorsa ya da kötülüklerin sonucu olan mücazattan kaçınmak için kötülükten kaçıyorsa burada bir samimiyetsizlikten bahsedilebilir. Çünkü iyilik insanın içinden gelmelidir ve fıtratı iktiza eder. Kötülük de aynı şekilde fıtraten çirkin olduğu için yapılmamalıdır.

Bir ödül uğruna yapılan iyiliklerin toplum nezdinde samimiyetsiz olduğu kolayca anlaşılır. Ödül ve ceza ise ancak iradesi zayıf insanları hayra teşvik etmek için konulmuştur. Yoksa karşılık beklenerek yapılan iyiliklerin ömrü de kısadır. 

Yaptığımız ibadetler de böyledir. İbadet sırf Allah’ın rızasını kazanmak için yapılmalıdır. Bu gözardı edilip dünyevî faydalar elde etmek için yapılan ibadetlerde ihlâs ve samimiyet yoktur. İbadetlerden sonra verilen dünyevî faydalar maksat olmamalı ve kasten istenilmemeli. Çünkü o fayda ve güzellikler ibadetin içinde zaten vardır ve kendi kendine ortaya çıkar. 

Bediüzzaman bununla ilgili olarak şöyle der: “Eğer o dünyaya ait faydalar ve menfaatler o ubudiyete, o virde veya o zikre illet (esas sebep) veya illetin bir cüz’ü olsa, o ubudiyeti kısmen iptal eder. Belki o hâsiyetli virdi akîm bırakır, netice vermez.” 1

Duâ ederken de aynı şekilde Allah’tan istediklerimizi, elde etmek istediğimiz o menfaatler için istersek, yaptığımız duâlar kabul edilmeye lâyık değildir. Dünye- vî maksat ve ihtiyaçlar duâ ibadetinin vakitleridir. Çünkü duâ bir ibadettir ve ibadetin vakti geldiği niyetiyle duâlar yapılmalı, eller semaya açılmalıdır. Tıpkı yağmur duâsı gibi... “Yağmursuzluk o ibadetin vaktidir; yoksa o ibadet ve duâ yağmuru getirmek için değildir. Eğer sırf o niyet ile olsa o duâ, o ibadet halis olmadığından kabule lâyık olmaz.” 2

Bunun haricinde, iyiliklerin ve ibadetlerin sadece dünyevî faydaları yoktur. Bu güzelliklerin asıl meyveleri ahirette verilecektir. Dünyada iyilik ve ibadetlerden menfaat sağlama düşüncesi ise ahiret meyvelerini dünyada istemek gibidir. Hatta, ‘daha çok sevap kazanayım, Cennette daha yükseklere çıkayım’ maksadıyla ahirete ait meyveler için dahi o hayırlar yapılmamalıdır. 

Kur’ân hakikî bir şakirdine Cennet-i ebediyeyi dahi gaye-i maksad yaptırmadığı halde; bu zâil fâni dünyayı ona gaye-i maksad hiç yapar mı? 3

Elhasıl, iyilik yapan insan, samimî olduğu için güzeldir. Ve güzel olan, safi ve katkısız olandır. İhlâsla ibadete yönelen için Rabb’in rızası her şeyden önce gelir. Diğer menfaatler bunun yanında hiçtir. “Cenab-ı Hakk’ı bulan, neyi kaybeder? Ve O’nu kaybeden, neyi kazanır?” 4

Dipnotlar:

1- Lem’alar, 17. Lem’a, 13. nota, 3. mesele.

2- Sözler, 23. Söz, 1. mebhas, 5. nokta.

3- Lem’alar, 17. Lem’a, 5. nota.

4- Mektubat, 6. Mektup.

Okunma Sayısı: 2195
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı