DİZİ - 1: ORMAN YANGINLARI SEL FELÂKETLERİ VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
NEJAT EREN - [email protected]

***

Ülkemiz büyük badireler ve sarsıcı musîbetlerle boğuşmaktan başını kurtaramıyor.

Atalarımız, “ateş düştüğü yeri yakar!” tesbitini yapmışlar. Evet bunu bizzat ilimiz ve ilçemizde meydana gelen orman yangınları ile iliklerimize kadar hakkalyakîn yaşadık.

Dünya ve Türkiye gündemine oturan ve hâlâ tesirleri devam eden ve yıllarca da devam edecek olan bir faciadan bahsediyoruz. Bu toprakların, bu vatanın tarihinde hiçbir şekilde görülmemiş yangınlar 2021 senesinde meydana geldi. Sel felâketleri de aynı şekilde değerlendirilebilir.

Biz bizzat yaşadığımız için kendi çevremizdeki Orman Yangınlarından kısa ve özlü bahsedeceğiz. Çünkü iktidar ve medya çeşitli yönleriyle, eğrisi doğrusu ile konuyu tartışmaya devam ediyor.

Resmî açıklamalara göre Antalya, Manavgat, Gündoğmuş, Akseki ilçelerini içine alan bu büyük yangın tarihte görülmemiş bir geniş alanı tamamen yakıp kül etmiştir. Yanan sahanın yüz bin hektara yaklaştığı tesbit edilmiştir. Bu büyük felâketin, felâketi bizzat yaşayan felâketzedeler üzerinde yaptığı moral bozukluğu, karamsarlık, mağduriyet, ümitsizlik ve çaresizliğin yanında çevre ve iklim üzerindeki menfi, olumsuz tesirleri gerçekten hem ülke hem insanlık için büyük bir felâket olma özelliğini devam ettiriyor.

Allah ülkemiz ve insanımızı her türlü felâketten muhafaza etsin amin.

ANTALYA’NIN, MANAVGAT VE GÜNDOĞMUŞ İLÇELERİNDEKİ ORMAN YANGINLARI

Gündoğmuş ilçesi benim doğup yaşadığım bir ilçe Antalya’nın 150 km doğusundadır. Batı Toros dağ silsilesinin en yüksek dağı olan Geyik Dağı’nı sınırlarında barındıran Torosların eteklerinde, balı, suları ve organik meyve ve sebzelerinin yanında en büyük gelir kaynağı olan Orman Ürünleriyle meşhur şirin küçük bir Anadolu yerleşim merkezidir. Tarihi Selçuklu ve Osmanlıya kadar uzanır.

En büyük maddî gelir kaynağı ormanlarıdır. Karın eksik olmadığı Toros Dağ zirvelerinin dışında dağ etekleri, İlçe merkezi ve bütün köylerin her tarafı kızıl ve karaçam ormanlarıyla kaplıdır. Ayrıca ağaç türlerinden olan katran, ladin, ardıç, mahalde, ÇINAR ağaçları, Başka, deniz seviyesine yakınlaştıkça maki örtüsündeki her türlü renk ve çeşit cümbüşünü görmek mümkün.

Sert ve keskin kayalıkların da çoklukla olduğu bölgede çok dar alanlarda bağlar, meyveler ve sebze ekilen ve halkın kendi ihtiyaçlarını karşılayabildiği her türlü sebzenin karışık ve sıklıkla adeta kucak kucağa dikilip ekildiği bir alan vardır ilçe ve köylerinde. Bu arada şunu da çoğunuz biliyorsunuz, ama yine de hatırlatalım. Artık “Köy” tabiri bu iktidar zamanında yürürlükten “resmen” kaldırıldı. Şu anda her köye, artık “köy” denmiyor. “mahalle” ifadesi kullanılıyor. Şehirdeki “mahalle” kavramını nasıl anlayıp ayırt edeceğiz o da ayrı bir konu.

İşte bu coğrafyada Gündoğmuş Belediye Başkanı Mehmet Özeren’in ifadesiyle bir uçtan bir uca 60 km, derinliği de 10 km’yi aşan ve İlçenin bütün ormanlarının büyük çoğunluğunu teşkil eden asırlarca görülmemiş ve bir daha görülemeyecek kadar büyük bir orman sahası, evler, ağıllar, bağlar meyve ve sebze ekili alanlar, büyük ve küçük başhayvanlar, arı kovanları, yabanî hayvanlar büyük bir yıkım ve ölüme mahkûm olmuş durumdalar.

ORMAN YANGINININ DIŞA BAKAN SEBEPLERİ

· Arazinin çok dağlık ve sert kayalarla kaplı olması.

· Şiddetli rüzgârla geniş alana yayılması.

· İlçenin ormanlık sahasından geçen Yüksek Gerilim Enerji hattının yangına sebeb olması. Zamanında tellere yakın olan ağaçların kesilmemesi.

· Organizasyon eksik ve yanlışlıklarının devam etmesi.

· Yangın söndürme uçak ve helikopterlerinin noksanlığı ve zamanında ve yeterli müdahaleyi yapamaması.

· Aynı anda Ülkenin çeşitli yerlerinde çıkan orman yangınları sebebiyle yeterli ekip ve araçların yardıma gelememesi.

On günden fazla bir zaman devam eden yangının bir ay geçmesine rağmen “hâlâ soğutma” çalışmalarının devam etmesi.

AVUSTRALYA NUR VAKFI’NIN ORMAN YANGININA YARDIMLARI

Dünyanın neresinde olursa olsun başta Müslümanlar olmak üzere mağdur ve mazlumlara anında her türlü aynî ve nakdî yardıma koşan Avustralya Nur Vakfı Antalya ve civarında yaşanan bu orman yangınında da hemen yardım elini uzatmıştır. Avustralya Nur Vakfı’nı bu asil hareketinden dolayı tebrik ediyoruz. Bu asil hareketin buradaki mağdurlar arasında da büyük bir memnuniyete ve morale sebep olduğunu da bizzat yaşadığımızı paylaşmak istiyoruz. Allah razı olsun. Çok teşekkürler.

Avustralya Nur Vakfı ilçemiz ve mağdurlarını da unutmadı. Yeni Asya Yönetim Kurulu üyemiz ve Avustralya Yeni Asya Gazetesi ve Yeni Asya Vakfı Avust-ralya temsilcimiz bizi telefonla arayarak geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Burada mağdur durumda olan vatandaşlarımıza belli bir miktarda yardım göndereceklerini ve bu yardımların bizzat felâkete maruz kalanlarına benim marifetimle Avustralya’daki Müslüman kardeşlerimizin ve hayırseverlerin nakdî yardımları olacağını ve bizzat ellerine teslim edilerek ulaştırılmasını rica etti.

Avustralya Nur Vakfı buradaki mağdur vatandaşlar için hatırı sayılır bir nakdî yardım gönderdiler. Allah razı olsun. Çok teşekkür ediyoruz kendilerine. Biz de çok hassas davranarak, resmî yetkililer, mağdurların bulundukları köy muhtarları, itimat edilir kimselerle temas kurarak ve de bizzat olay yerini görüp felâketzedelerle tek tek görüşerek bu yardımları hem elden hem de banka IBAN numaralarına gönderdik ve göndermeye devam ediyoruz. Sorumluluğu olduğu için de mağdur ve zarurî ihtiyacı olanları belli bir hassasiyetle tesbit edip yanlış anlaşılma ve suiistimallere meydan vermemeye dikkat ediyoruz.

Avustralya Nur Vakfı adına sorumlu olan Fatih Yargı’yı da bizzat mağdur köylerin muhtarları ile telefonla görüştürüp hem geçmiş olsun hem de teselli dilek, duâ ve temennilerini iletmeye vasıta olduk.

DEVAMI YARIN