Ebced/cifir ilmiyle Kur’ân-ı Azimüşşan ve hadislerden bir kısım hesaplar, rakamlar, remizler, işari mânâlar çıkarmak mümkündür. Zira, Kur’ân, Kelâm-ı Ezeli’den gelen ve ebede giden Kelâmullahtır. Elbette sonsuz mânâları içinde barındırmaktadır.
İşari mânâ; bir sözün, metindeki, açık, doğrudan değil, işaret olarak taşıdığı anlam demektir. Bir kelâm, işareten, remzen, imaen pek çok mânâları taşıyabilir.
Zahiri (görünen) anlamların dışında, ebced/cifir ve benzeri pekçok mânânın Kur’ân’da yer aldığını tam olarak kavrayabilmek için tefsir ilminin metotlarından birisi olan te’vile bakmak gerekir.
Arapça tef’îl vezninde (kalıbından) bir mastar olan evl, kelimesinin tef’îl bâbı olarak te’vîl; döndürmek, herhangi bir şeyi varacağı yere vardırmak, açıklamak, beyân, tefsir, keşf, îzâh, tercüme, sonuç gibi anlamları vardır.
Istılâh olarak, görünüşte birbirine uygun olan iki ihtimalden birini tercih etmektir. Âyetin muhtemel olduğu mânâlardan birine yüklemektir.
Te’vilin diğer bir tanımı da, “Meşrû bir sebep veya delilden ötürü âyeti zâhirî (görünür, açık) mânâsından alıp, kendisinden önce ve sonraki âyete mutâbık (uygun), Kitab ve Sünnete uygun mânâlardan birine hamletmektir.”
Te’vilde âyetin nüzul/iniş sebepleri, diğer durumları ve kıssası yönleriyle değil; cümle ve terkiplerine yoğunlaşılır, derinliklerine nüfûz edilmeye çalışılır. Âyetin incelik ve işâretlerine dikkat ederek, bir takım hakîkatler ve hükümler çıkarmaya gayret edilir. İlk anda ve zahiri mânâsından akla gelmeyen uzak mânâlar da düşünür. Zira, Kur’ân’da, “Yaş ve kuru apaçık onda yazılmıştır.“
Te’vilde ayrıca, yanlış anlaşılaşılabilecek bazı noktaları ve şüpheleri izâle etmeye çalışır.
Gayet tabiî ki, te’vil edebilmek için de sebeb-i nüzul (âyetin iniş sebebi), nesih (hükmünün başka bir âyetle kaldırılması), kırâat ve rivâyet gibi daha pek çok manevî ilimleri de bilmek gerekir. Bu ilimleri bilen kimseler işari, rey tefsiri yapıp, te’vil yoluyla çıkarımda bulunabilirler.
Buna göre, her müfessir te’vil edemez. Ancak, her te’vil eden, tefsir için gerekli tedebbür (araştırma, derinlik kazanma) ve mevhibe-i İlâhiyeye (ilhamlara) mazhar olmalı. Te’vil yapabilmek için “ilimde rasih” (derinlik sahibi) olmak, yani, “ilm-i ledünne” İlâhî mevhibeye mazhar olması gerekir.
Hazırlayan: Ali Ferşadoğlu
***
İlm-i Cifir ve Ebced Üzerine...
Okumak için tıklayınız:
Kâinattaki matematik ve ebced/cifir ilmi
Ebced/cifir ilminin İslâmî kaynakları
Bediüzzaman’ın ebced/cifir değerlendirmesi -2-
İlm-i cifre anahtar olacak bir ders
Ebced hesabı makbul ve umumî bir düstur
İlm-i cifir üzerine
İlm-i Cifir (Ebced)