"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Vekillerin şahsiyet sınavı

Kâzım GÜLEÇYÜZ
04 Temmuz 2014, Cuma
Önce bandrol keyfiliği, sonra torba kanuna sokuşturulan korsan madde ile Risale-i Nur neşriyatını devlet tekeline alma tezgâhı. Son üç ayda bu eksende yaşanan gelişmeleri hep birlikte adım adım takip ettik ve etmeye devam ediyoruz.
Kültür Bakanlığının Risale-i Nur neşriyatına getirdiği hukuksuz bandrol engeli bütün tepkilere rağmen ısrar ve inatla sürdürülür ve üçüncü ayını doldururken, bu hukuk tanımaz uygulamanın yol açtığı sorunların ‘çare’si olarak bir başka garabet ortaya sürülüyor; torba kanuna tıkılan korsan madde ile, Risale-i Nur neşriyatı kaşla göz arasında kamulaştırılmak, devletleştirilmek isteniyor.
Bu husustaki endişelerimizi haftalardır seslendiriyor, itiraz ve uyarılarımızı dile getiriyoruz. Son olarak, torba kanun tasarısını görüşen Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanıyla vekillerine ve üyelerine bu düşüncelerimizi doğrudan ilettik. Böylesine hassas bir konunun bu şekilde aceleyle çıkarılacak bir yasayla ‘düzenlenmesi’nin çok daha ciddî sıkıntı ve sorunlara yol açacağını söyledik. Bundan vazgeçilmesi ve onun yerine, konunun ilgili taraflarını bir araya getirecek bir ‘çalıştay’ toplanması çağrısında bulunduk.
Muhataplarımız bu çağrımıza sıcak baktılar ve müsbet yaklaştılar; ama maddenin sahibi olarak gözüken Kültür Bakanlığının ve hükümetin tavrının belirleyici olacağı şeklinde bir ihtirazi kayıt koydular.
Ve gelinen noktada hükümet, bir milletvekiline verdirdiği önergeyle, korsan maddede ısrarlı olduğunu göstermiş oldu.
Dileyelim ki, iktidarın yaşadığı güç zehirlenmesinin yeni ve tipik bir örneğini oluşturan bu atraksiyon, milletvekillerinin ortaya koyacağı şahsiyetli ve dirayetli duruşa takılarak geri püskürtülsün.
Ve bilhassa iktidar partili parlamenterler, hükümetin kurşun askeri değil, milletin vekilleri olduklarını göstersinler.
Göreceğiz.
(Bu yazı, korsan maddenin komisyondaki görüşmeleri öncesinde yazıldı.)

Okunma Sayısı: 4159
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • A. Demir

    4.7.2014 16:33:00

    Bakanligin samimiyetine inanmiyorum. Bakanlik eger bir eserin sadelestirilmesinden daha dogrusu aslinin tahrif edilmesinden rahatsizlik duyuyorsa, o zaman ilk yapacagi is Nutuk`a sahip cikma olmaliydi. Nutuk`un ilk lisani ile bugünkü ayni mi? Öte yandan muhterem abilerin bunca ikaza ragmen geri adim atmamalarina üzülüyorum.

  • Mustafa Torun

    4.7.2014 14:01:00

    Bazı vekiller(belki de akp deki mütedeyyinlerin tamamı) Mehdi’nin üçüncü vazifesinin akp hükümeti tarafından ifa edilmekte olduğu/edileceği serabına kapılmış durumdalar. Bazı hareket ve cemaatlerin kapıldığı gibi.

    Siyaset tarafgirliğine bulanmış olanların hakikati hayalden tefrik edememesini bir derece anlarım da Risale-i Nur medresesinde ders almış talebenin muhakeme-i akliyesini bu noktada yitirmesini anlayamıyorum. Bahusus Risale’den tweetler fırlatanlar varya, size diyorum.

    Heyhat uyanın, sizin bu hülyanız ve galatınızın neticesi, ziyade istifade ettiğiniz Nur’un hizmetine ilişmek olacaktır. Ve hiç süphe yok ki bu dahi belalara davetiye çıkarmak olacaktır. Belalar ve musibetler yağdığı zaman hangi safdillik ve hatasızlık ve günahsızlık kalasına sığınacaksınız.

  • Garib Doğu

    4.7.2014 08:59:00

    Sadeleştirmede yapılan hata ve ısrar devam ederken, bu sefer bandrol yasağı ve Risale basımını devlet tekeline alma hata ve ısrarı karşımıza çıktı.İkisi de yanlış ve tehlikelidir.İki davranış ta kuvvete dayanıp,Hak ve hukuk tanımıyor.Bu iki taraf dehşetli bir sınavdan geçiyor.Ya hatayı tamir eder,büyük bir vebalden kurtulurlar veya ısrar eder büyük bir belayı celbederler.Temennimiz hatadan vazgeçilmesidir.Ayrıca bütün nur talabeleri de büyük bir sorumluluk altındadırlar.Hukuki yollardan gerekli mücadeleyi vermezlerse tarih ve kader onları da mahküm edecektir.Millet vekillerine de büyük görevler düşüyor.Bu haksızlıkların karşısında susmamalıdırlar.Gerek yapılan sadeleştirmeler ve gerekse bandrol yasağı ve tekele alma teşebbüslerine karşı çıkmalıdırlar.Bunların ortadan kaldırlması için gereğini mutlaka yapmalıdırlar.Ehli imanın tehlikede olan imanını kurtarmak için, bu nurlarla nasıl daha etkili bir şekilde hizmetler yapılabilir meselesi dururken,böyle tehlikeli işlerle uğraşılır mı?

  • Eyüb BAYAZİT

    4.7.2014 08:20:00

    Abi biz hedefi şaşırmışız, yanlış adamlara dert yanıp durmuşuz. Ağabeyler hükümetten daha şedid bir şekilde istiyor ve taraf oluyor bandrol keyfiliğine. Rabb-i Rahim sonumuzu hayr eyleye İnşaallah...

    http://www.youtube.com/watch?v=2IpfoHiazQE

    Mehmet Fırıncı ile Röportaj (25.06.2014)

  • burak gülden

    4.7.2014 02:32:00

    Değerli hocam, Acem sevdalılarının kirli bir oyunu Risale i nur üzerinde....

  • garip talebe

    4.7.2014 01:20:00

    aylardır anlatılıyor bu sayfadan da dinleyen kimler.Süfyani sistem taş gibi yerinde dururken Risale-i Nur’un devletin tekeline sokulmasına ses çıkarmayan destekleyen Nurcular varken anca imtihanımız sebebiyle duruşumuz bir şey ifade ediyor o da Üstadın hakkı sebebiyle.Sadeleştirme garabetinin başka bir versiyonu yine Risale-i Nur üzeirnden yapılıyor..Risale-i Nur’un siyasete malzeme yapılamayacağını bunu dp bile yapsa karşı olacağımıızı çünkü meselenin inhısar altına alma gibi bir cinayet içerdiğini ifade etmeni z belki bu konuda samimiyetimizi ispata kafi olacaktır.vesselam.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı