"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Herkese açık olan sofra: Yeryüzü Sofrası

Cenk ÇALIK
28 Nisan 2020, Salı 00:03
RAMAZAN SOFRASI - Hazırlayan: CENK ÇALIK

Üstadın “Cenab-ı Hak, zemin yüzünü bir sofra-i nimet suretinde hal ettiği ve bütün enva-i nimeti o sofrada, “umulmadık yerlerden” bir tarzda o sofraya dizdiği cihetle, kemâl-i rububiyetini ve rahmaniyet ve râhimiyetini o vaziyetle ifade ediyor…” (Mektubat, s. 470) ifadeleri sofra tanımımızı kökten değiştiriyor.

Daha önce yeryüzünü sofra olarak düşündük mü? Sofra denilince aklımıza ne geliyor? Birkaç kişinin bir masa etrafında toplanarak yemek yeme faaliyeti olarak düşünebiliriz. Bu tanım doğru olmakla beraber önemli eksiklikleri vardır. Bu eksiği nasıl giderebiliriz? Yeryüzünün sofra-i nimet olarak yaratıldığını düşünebilirsek eksiğimizin farkına varma imkânına sahip olabiliriz. 

Sofra tanımımızın mekân ve kişi olarak çok genişlemesi bizlere farklı bir pencereden bakma imkânı verir. Yeryüzündeki bütün bostanlar, tarlalar, meralar, ovalar, çayırlar, çimenler o sofranın parçasıdır. Üstelik o sofranın misafirleri sadece insanlar değildir. Gözle görülmeyen mikroplardan tutun fillere kadar aklımıza hangi canlı geliyorsa o sofranın aziz misafiridir. Ne kadar lâtif ve hakikatli bir bakış değil mi? Yeryüzüne böyle bakmak insanın içini açıyor adeta.

Rabbimizin sonsuz rububiyet, rahmaniyet ve rahimiyet sıfatlarını okumamıza vesile olur. Kâinatı yaratan Rabbimiz başka bir canlı olmadığı kadar bizlere ihsanda bulunmaktadır. O sofraya her gün oturuyor, çeşit çeşit leziz taamlarla besleniyoruz. Acaba, sofra sahibine teşekkür etmemiz gerekmez mi? Gaflete ve esbaba dalarak bu vazifemizi ihmal edersek cezaya müstahak olmaz mıyız? İşte Ramazan bu hakikatleri düşünmek ve esbabı aradan çıkarmak için müthiş bir fırsat. Rabbim cümlemize bu hakikatleri düşünerek fırsatı değerlendirenlerden eylesin inşaallah!..

Okunma Sayısı: 1696
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Cenk çalık

    28.4.2020 12:39:23

    O sofranın misafirleri farklı olduğu gibi nimetlerde çok farklıdır. Peki, bu kadar çeşitli nimetlerin zahiren kaynağının tek olması düşündürücü değil midir? Tek olması bizim için umulmadık bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Bizim de ne kadir aciz olduğumuzu anlamamızı sağlar. Bizler hazır topraktan sadece o cinsten eşyalar misalen testi yapabiliriz. Hazır malzeme olmasına rağmen o malzeme dışına çıkamayız. Oysaki Rabbimiz toprağı yoktan var ettiği gibi aynı zamanda o toprakla tadı, rengi, görünüşü vb. özellikler yönünden hiç benzeri olmayan eşsiz sebze, meyve ve bitkilerin yaratılması üzerinde derinden derine Ramazanda düşünmemiz gerekmez mi?

  • erol

    28.4.2020 05:55:02

    Nevruz günü bahar mevsimine işarettir; çiçekli, yeşil sahra ise bahar mevsimindeki rûy-i zemindir. Yeryüzü bir sofra-i nimet, bahar bir deste gül... Nur tabirleri, tarifleri, teşbihleri, teşhisleri mükemmel, harika edebi sanat ve ifade zinginliği ile dolu tefekküre ufuk açan, ferahlatan güzellikler hizinesidir... İçtikçe içesiniz gelen kevser ırmağı ve şifalı bal şerbeti gibi manevi, lahuti, deruni lezzetleri vardır.... O lezzetleri bulan, tadan, dağıtan, sunan gönül erlerine ve müştak bahtiyarlara selam olsun...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı