Allah’ın, bizleri yoktan yaratan Cenab-ı Hakk’ın, 99 güzel ismi: Esma-i Hüsna. Çiçekte Cemil, güzel ismi tecelli eder.
Yağmura rahmet deriz. Rabbimizin bağışlayan, affeden Rahmet ismi görünür. Tecelli eder. Yaprakta Musavvir ismi tasvir eder. Yansır. Bizleri mest eden çiçekler, ahenkli renkleri ve kokusu ile Sanii, Yaratıcı ismine dünya ayinesinde öncülük eder. Yeryüzündeki bu estetik güzellikler, aslında veya bir anlamda Rabbimizin güzel isimlerinin sanata yansımasıdır. Sanatkârı olan Mevlâmıza işaret ederler. Sanatkârların sanatı ise bir anlamda Rabbimizin yarattıklarının taklididir. Kopyasıdır. Asıllarına hiçbir zaman yetişilmez. Misal, uçak; sinek ve kuşun küçük bir örneğidir. Kâinatta görünen Allah’ın bu güzel isimleri, Esma-i Hüsna; bizlerden küllî bir ibadeti, kulluğu isterler. Bu da ancak ilimle, öğrenme ile olur. Gerçekte her ilim Cenab-ı Hakk’ın bir ismine dayanır. O’na işaret eder. Tıp ilminin Şafii ismine dayanması gibi.
İnsan öyle bir mükemmel varlık ki, her şeyi bünyesinde topluyor. Kâinatta ne varsa üzerinde görünür. Allah’ın güzel isimleri, Esma-i Hüsna da onda tezahür eder. Nefsi ile anlar. Ben nasıl görüyorsam Rabbimiz de her şeyi daha iyi görür. Ben nasıl işitiyorsam, Yaradan da her şeyi daha iyi işitir. İnsan ve kâinat zaten Allah’ın mektubudur. Bizler okuyup mütalâa etmeliyiz. Tefekkür âlemine dalmalıyız. Basamak basamak yeryüzüne yansıyan Cenab-ı Hakk’ın isimlerini, Esma-i Hüsnayı öğrenmeliyiz. Ki O’na ulaşalım. Yaklaşalım. Görünenden görünmeyene gitmek. Yeryüzünde görünen güzellikler Allah’ın güzel isimlerinin, asıllarının gölgeleridir. Geçici yansımalarıdır. Bizler Yaradana yönelmeliyiz ki, Rabbimiz de bizlere teveccüh etsin. Yönelsin. Bu yönelişin yerini, hiçbir güç asla dolduramaz. Kutsal kitabımız Kur’ân-ı Kerîm’de de duâ ederken dahi, Allah’ın isimlerini kullanmamızı tavsiye eder. (Araf-180)
Bütün varlıklar, Allah’ın güzel isimlerine, Esma-i Hüsnaya hizmetleri karşılığında bir anlam kazanırlar. Ahirette de dünyadaki yaptıkları sevapların, mükâfatını göreceklerdir. En büyük ödül de ebediyettir. Çünki Yaradan gibi isimleri de bakidir. Ebedî isimlerin yansımaları da sonsuzluktur. Rabbimizin güzel isimleri kâinat yüzünde, her bir harfinde yüzer manalar, hikmetler, yansımalar vazetmiştir. Hiçbir şeye muhtaç olmayan Allah, Samed ismi ile bizlerin O’na ne kadar muhtaç olduğunu gösterir. Sultanı kâinat birdir. Her şeyin anahtarı O’nun yanındadır. Her şeyin dizgini O’nun elindedir.
Her şey O’nun emri ile haledilir. O’nu bulan insan her istediğine kavuşur. Bu duygularla Allah’ın büyüklüğünü, sonsuzluğunu biliriz. Yanlış duygulara kapılmayız. İslâm’ın ilk emrine uymak. Okumak. Kâinatı okumak. İnsanı okumak ve tefekkür etmek. Netice de insan olmak.