Uzun süredir İstanbul’u ziyaret edememiştim.
Hizmetlerimizle ilgili bazı meseleleri görüşmek ve birinci derecede yakın akrabalarımı ziyaret etmek amacıyla İstanbul’a gittim. Yaklaşık on gün İstanbul’da kaldık. Seyahatimizin son dört gününü Medrese-i Yusufiye Ekibinden Abdulbasir kardeşimiz ile birlikte gerçekleştirdik. Hamdolsun çok verimli geçti. İlk önce gazetemizi ziyaret ettik. Covid 19 vesilesiyle herkes evinde çalışıyor diyerek kimseyle görüşemeyeceğimizi zannetmiştik. Ancak gazetemizin 52. kuruluş yıl dönümünün pasta kesme merasimi varmış. Biz de katıldık. Güzel bir süpriz oldu. Genel Yayın Müdürümüz Kâzım Güleçyüz dahil, bir kısım yazar ve idarecilerimizle görüşme imkânımız oldu.
Dergi abone kampanyamızla ilgili çok verimli görüşmeler yaptık. İnşaallah daha fazla sayıdaki dergimizi Medrese-i Yusufiyelere ulaştıracağız. (Dergi Kampanyamız devam ediyor, desteklerinizi bekliyoruz)
Daha önce biraz bahsetmiş olduğumuz kitap çalışmamızın ekonomik boyutları ile ilgili görüşmeler yaptık. Cağaloğlu yıllarca Babıali ismi ile basının merkeziydi. Yıllara göre biraz önemi azalmış olsa da önemini koruyor.
Cağaloğlu’nda kitap dağıtımı yapan İzmir’den tanıştığımız kitapçı arkadaşımızı ziyaret ettik. Dükkân kirasının ucuzluğunu duyunca çok şaşırdık. Yeni Asya’nın Cağaloğlu’nda şubesinin olmayışına üzüldük.
Cağaloğlu’nda dolaşırken geçmiş hatıralarımız canlandı. Yıllar önce Yeni Asya’nın elinden alınan binanın otel olarak kullanılması bizi hüzne sevk etti. Ayasofya, Nur Talebeleri için çok özel önem arz eden bir camidir. Cami olarak açılmasının heyecanıyla ziyarete gittik. Üstadımızın kıymetli talebelerinden Mustafa Sungur abimizin oğlu Muhammed Nur Sungur’u ziyaret ettik. Bir kısmını ilk defa duyduğumuz, Mustafa Sungur ve Avukat Bekir Berk Ağabey ile ilgili çok güzel hatıraları dinledik.
Hamdolsun hizmet programımızın bütün maddelerini en güzel şekilde tamamladık.
MEKTUP
Selâmün aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü.
Saygı değer Hasan Muharrem Bey, bu mektubu gönderip göndermeme konusunda çok kararsız kaldım. Ama sonra dedim ki kalpler Allah’ın elinde ben vazifemi yapayım takdir Allah’ındır. Yaklaşık 5 senedir buradayım. Üstadın kitaplarını okumaya başlayınca Kur’ân’a karşı saygım ve sevgim arttı. Bugüne kadar imanî noktada çok eksiklerim varmış. Risaleleri okuyunca anladım.
Bu mektubu yazma sebebime gelince; burada yeterince Risalelere ulaşamıyorum. Ulaşsam bile yeterince vakit olmuyor, çünkü kütüphanede okumak istediğim kitapları hemen isteyip topluyorlar, tekrar alıyorlar. Bu yüzden verimli olmuyor. Risaleleri okumak için dışarıdan isteyecektim, ama hem madden gücüm yetmez, hem de dışarıdan isteyecek kimsem yok. Ben sizlerden eğer mümkünse bir Külliyat göndermenizi rica ediyorum. Risaleleri altını çizerek anlayarak ve idrak ederek okumak istiyorum. İmkânlarınız ölçüsünde bana bir Külliyat göndermenizi çok isterim. Gönderirseniz size her zaman duâ ederim. Sizi Allah’a emanet ediyorum. (M. A, H tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu)