"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Anadolu’daki hizmetleri dinlerken

Hüseyin Kıymık
01 Ocak 2022, Cumartesi
HAYATIN İÇİNDEN (8)

1975 yılının Ekim ayındayız, dershanemiz (Isparta) bir hayli hareketli. Yurttan (İmam-Hatip okulu devlet yurdundan) sabah namazına gelip namaz dersine katılanlar bile oluyor. Özellikle akşamüstü okul çıkışlarında gelenler ve yeni yeni arkadaş getirenler bir hayli var…

Kardeşlerle Temmuz ayında yaptığımız Anadolu seyahatinin etkisinden bir türlü kurtulamıyorum. Abilerin içinde bulunduğu cemaatın ekserisi Yeni Asya Gazetesi’ni okuyor olması, bunların içtimaî ve siyasî görüşlere sahip olmaları ciddî bir şekilde beni düşündürmektedir…

Çarşıda ‘Dokuz numara’ diye tanınan meşhur bir dershane daha varmış, başında Bekir Yalım Abi diye birisi kalıyormuş gazete ile de o ilgileniyormuş. Bir gün kendisiyle tanışıyor ve uzun bir sohbette bulunuyoruz. Abilerin (saffı evvel olan abilerin) dersanelerine sık sık gelip gittiklerini ve daha önce inançsız bir öğretmen olup Risale-i Nurlar’la hidayete eren ve şimdi Avrupa’da bir çok konferanslar veren Ali Uçar’ın yakında geleceğini ve Almanya’da yapılan hizmetleri anlatacağını  söyledi… Ben kendisine bu tür abiler geldiğinde haber vermesini söyledim…

Bir Cumartesi günü haber geldi. Bu akşam ‘dokuz numara’lı dersanede Bayram Abi ile Ali Uçar’ın olacağını söylediler… Akşam bir kaç kardeşle gittik, büyükçe kırmızı halıların serili olduğu bir salon… Cemaat bir hayli kalabalık ve ders başlamış… Bayram Abinin yanında oturan Ali Uçar, Yirmi İkinci Sözü okuyor. Uzun bir boya, mütebessim bir simaya ve gösterişli bir vücuda sahip… Harika bir okuyuş tarzı, etkileyici bir sesi, tatlı ve heyecanlı bir anlatışı var.

Dersten sonra hatıralarını anlatmaya geçti… Almanya’da gezdiği şehirleri, konferanslar verdiği ‘hayım’ları, düğün salonlarını ve kiliseleri isimleriyle beraber sayıyor… Buralarda Risale-i Nur’dan okuduğu bölümleri, coşkulu dinleyicileri ve Müslüman olan Almanları anlatıyor…

Üstadın hizmetkârlarından olan Şaban Akdağ Abininin sohbetin tam ortasında yüksek sesle “Ya Hay” diye seslenişi herkesi coşturuyor. Şaban Abi; 1958 ile 60 arasında Üstadın hizmetinde bulunmuş nüktedan, esprili ve heybetli görünümlü bir abi… Kardeşlerle kucaklaşırken, “Kahrolsun deccaliyet, yaşasın mehdiyet” diyerek kucaklaşırdı… Daha sonra şahit olduğum Şaban Abi ile ilgili iki esprili hatırayı da burada anlatmadan geçmiyeyim..

Bir gün dokuz numaralı dersanede öğle namazını kılıyoruz, namazı kıldıran Tahir Abi, müezzin ise Şaban Abi… Tesbihatı sür’atlı yapıyordu birden Tahir Abi celâlli bir şekilde;

“Ağır okusana be kardeşim ne bu sür’at” diye müdahale edince, Şaban abinin, “Ufak çarklar sür’atli döner komutanım” demesi karşısında; “Keçeli nasıl bir hazır cevap bu?” diyerek tebessümünü unutamam…

Yine bir gün Kırkıncı Hoca ile Osman Demirci Hoca (milletvekili olduktan sonra) gelmişlerdi, Şaban Abi esprili bir şekilde: “Hoş geldiniz parlakmantarım” deyince Osman Demirci Hoca, “Şaban kardeş, parlakmantarım değil parlamenterim diyeceksin!” sözüne karşı; “Kusura bakma, ben bir köylüyüm, dilim dönmüyor, sizin dediğinizi söyleyemediğim için ancak böyle parlakmantarım diyebiliyorum” demişti.

Her neyse birinci ders bitti, çay arası ve arkasından da soru-cevap bölümüne geçildi ve tanışmadan sonra kısa bir ders daha ve aşr-i şerif okunarak dağıldık… Zaman zaman bu türlü derslere katılarak şevkimiz daha da artıyordu… Bir başka zaman Sungur Abi ile Kutlular Abinin bulundukları derse katıldık ve onlardan da Anadolu’daki hizmetlerle ilgili hatıraları dinlemiştik… Hepsinden Allah razı olsun ve rahmet eylesin…

Artık Nur Cemaatinin ana gövdesinin bu cemaat olduğu ve cihanşumul bir hizmetin içinde oldukları hakkında hiçbir şüphem kalmamıştı, ancak cemaatın gazete ile, içtimaî ve siyasî görüşleriyle ilgili şüphelerim büyük ölçüde devam etmekteydi…

Gazeteye sahip olup okumanın, içtimaî ve siyasî bir görüşü benimseyip, izhar etmenin doğruluğu hakkında Risale-i Nur ne diyor? Bunu mutlaka satırlarda görüp okumam lâzım ki endişelerim gitsin… İyi bir araştırma yapabilirsem, işte o zaman yolun doğruluğu hakkındaki vesveselerimin tamamı yok olur…

(Devam edecek…)

Okunma Sayısı: 1067
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı