"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Zübeyir Gündüzalp ve Yeni Asya

İbrahim ERSOYLU
09 Ağustos 2019, Cuma
Aziz Üstadımız Bediüzzaman’ın hizmetinde bulunan bütün ağabeyler değerlidir. Onların Risale-i Nur’un istinsahı, neşri ve bize ulaştırılmasında çok önemli katkıları olmuştur. Hepsi tebrik ve takdire şayan olup her birinin ayrı, güzel hasletleri vardır.

Ancak Zübeyir Gündüzalp Ağabey’in yeri farklıdır. Üstadımız ona farklı bir ihtimam göstermiştir. Onu kendisinden sonra meslek ve meşrebini taviz vermeden gelecek nesillere ulaştıracak şekilde yetiştirmiştir. Onun, Üstadın nezdindeki değerini “Zübeyir’imi kâinata değişmem” sözünden anlamaktayız.

Onun, öne çıkan mühim bir özelliği; Üstadın mesleğine her hususta tavizsiz sadâkat göstermesi yanında, fikir ve düşüncelerin kitlelere tanıtılmasında basının önemini kavraması ve Yeni Asya Gazetesi’nin kuruluşuna öncülük etmesidir.

Üstad’ın vefatından sonra, 1960’lı yılların ikinci yarısında bazı dindar gazetelerin yayınları, Türkiye’de Risale-i Nur hizmetinin Müslümanlar arasında tesis etmeye çalıştığı “müsbet hareket” tarzına zıt bir hava uyandırmıştı. İslâm’ın radikal, baskı ve istibdada müsait bir din olarak algılanmasına yol açacak mahiyette neşriyat yapıyorlardı. Bu durum Zübeyir Ağabey’i çok üzmüştü.

Risale-i Nur’un müsbet hizmet tarzının basın yoluyla gösterilmesi ihtiyacı vardı. Doğru İslâm’ı ve İslâm’a lâyık doğruluğu gösterecek, Üstadı ve Risale-i Nurlar’ı geniş çevrelere tanıtacak, onlara yönelen yıkıcı tenkit ve hücumları püskürtecek lahana yaprağı kadar da olsa bir basın organı lâzımdı. Onun, diğer ağabeylerle yaptığı istişare neticesinde haftalık, daha sonra günlük gazete çıkarılması kararlaştırıldı. 1 Yeni Asya 21 Şubat 1970’te günlük gazete olarak yayın hayatına başladı.

ZÜBEYİR AĞABEY: İÇTİMAΠVAHDETİMİZİ GAZETE SAĞLAR

Zübeyir Ağabey, Yeni Asya için, “Bu gazete bizim için adeta günlük bir lâhika mektubumuzdur. Sadece Risale-i Nur’un imanî meselelerini okumamız ittihadımızı yeteri kadar temin etmez. Üstad’ın hayat-ı içtimaiye ve hayat-ı siyasiye noktasındaki meselelerinde de ittifak etmedikçe ve onları Üstad’a göre anlamadıkça ittihadımız, ittifakımız tam olmaz. Dolayısıyla bunu sağlayacak gazetedir” demiştir. 2

Zübeyir Ağabey gazeteye çok önem verirdi. Yayın politikasını yakından takip eder, şekillenmesinde öncülük ederdi. 3

Üstadın vefatından sonra Zübeyir Ağabeyin kurduğu şahs-ı maneviye’ye dayanan istişare sistemi ve bu sistemin günlük yayın organı olan Yeni Asya ile yürüyen hizmet tarzı, küçük bir grup haricinde Nur Talebelerinin çoğu tarafından benimsenmişti.

12 Eylül 1980’e kadar camiada her hususta ittihad ve tesanüd sağlanmıştı. Nur Talebelerinin iman ve Kur’ân hizmetinden sonra içtimaî ve siyasî meseleleri de Üstad’a göre anlamaları neticesinde Demokrat iktidarlara destek vermeleri, din düşmanlarının oyununu bozuyordu. Dini istismar eden dindar siyasilere de meydan açmıyordu. Bu durum Demokrat idarelerin siyaseti dine hizmetkâr yapmalarına, diğer taraftan Kemalizm’in zayıflamasına yol açıyordu. Bundan rahatsız olan iç ve dış fesat odakları, anarşiyi körükleyerek bahane ürettiler ve 12 Eylül darbesini yaptırdılar.

DARBECİLER, NUR TALEBELERİNİN İÇTİMAÎ VAHDETİNİ BOZDULAR

12 Eylül’ün münafık darbecileri, diğer dinî cemaat ve tarikatlara yaptıkları gibi, Nur Camiası’nın içtimaî vahdetini fitne– fesat oyunlarıyla parçaladılar. Ne yazık ki hizmetkâr ağabeylerin bir kısmı, Yeni Asya’nın müteaddit uyarılarına rağmen Nur Talebelerinin çoğunu peşlerine takarak darbeye ve darbecilerin Anayasasına destek vermişlerdi.

Darbeciler, darbelere ve her nevi antidemokratik zalimane uygulamalara manşet ve yazılarıyla karşı çıkan Yeni Asya’yı 470 gün kapattılar. Gazete başka isimler altında yoluna devam etti.

Son söz: Yeni Asya ilk yayınlandığı günden bu zamana kadar çok inkılâplar, sosyal değişimler yaşadığı, dahilî ve haricî yıkıcı darbelere maruz kaldığı, diğer Nur grupları tarafından yalnız bırakıldığı halde, Zübeyir Ağabeyin zamanındaki doğru çizgisini hiçbir zaman değiştirmedi. Cenab-ı Hakk’ın inayeti ve Üstadın himmeti ile Risale-i Nur’un medyadaki dili olmaya devam etti. 

İnşallah kıyamete kadar da devam edecek.

Dipnotlar:

1- İ. Atasoy, Nurun Büyük kumandanı Zübeyir Gündüzalp, s. 95. 2- İ. Kaygusuz, Zübeyir Gündüzalp, hayatı, Mefküresi, s. 421-422. 3- İ. Atasoy, a.g.e., s. 213.

Okunma Sayısı: 3514
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı