"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sadakanın faydaları

Kasım Ferşadoğlu
10 Nisan 2012, Salı
1- Malı temizlemesi, 2- Günâhlara keffaret olması, 3- Sahibini stresten koruyarak ömrü bereketlendirmesi, 4- Hastalık ve musibetlere karşı koruyucu olması, 5- Rızkı arttırıp malı bereketlendirmesi, 6- İnsanı cimrilikten koruması, 7- Muhtaçları memnun ederek sosyal hatyatın düzenine katkı sağlaması, 8- Üzüntü ve kaygıları gidermesi, 9- Sahibini kötü ölümden koruması, 10- En önemlisi olan, Allah rızasını kazandırmasıdır.

Karz-ı Hasen, “Allah’a ödünç vermek” Kur’ân’da ibret verici bir ifade. Bakara Sûresi’nin 245. âyetinde Allah’a takdim edilen bir borç karşılığında, Allah’ın malı arttıracağı vaad edilmektedir. “Kim Allah’a güzel bir ödünç takdiminde bulunursa, Allah da ona kat kat karşılığını verecektir. Daraltan da, genişleten de muhakkak Allah’tır. Dönüş muhakkak O’nadır.’’
Verenin, verdiği malı “ödünç” istemesi bizim beşerî ilişkilerimizde olmayan bir kavramdır. Bu durum bir malî kriz ve zafiyet işâreti sayılır. Böyle bir durum Cenâb-ı Hak için tamamen apayrı bir durumdur.
Hikmeti, insanların mal zaafiyeti ve düşkünlüklerini önlemek ve onları hayır ve hasenat yollarına sevketmektir. Bununla kardeşlik, barış, ve sosyal hayattaki düzeni tesis ve yaşamada mutlulukla beraber ahirette de ebedî bir kazanç elde etmeleridir. İşte Kur’ân’ın hedeflediği
“Karz-ı Hasen” kavramından maksad budur.
Kur’ân, yardımlaşmayı, iyiliği, ikramı, cömertliği, insanlar arasında yaygınlaştırmak için “karz”ı Allah’a verilen bir ödünç gibi takdim ederek, bildiğimiz bu beşeri kavrama, mânevî ve ulvî bir boyut kazandırmıştır.
Daraltan da, genişleten de Allah’tır. Biz kul olarak hiçbir şey söylemeye hakkımız yok. İnsanların en bariz vasfı ise, mal ve servet düşkünlüğüdür. Oysa insan, malının sadece üç ortağından birisidir. Diğer iki ortaktan birisi takdir-i İlâhî, diğeri şayet takdir-i İlâhî bırakırsa varislerindir.
Kader malı sahibine veya varislerine yedirecekse ona sormaz. Kaşla göz arasında elinden alıverir. Varisler ise mal sahibinin ölümünü sabırsızlıkla bekler. Mal sahibinde ise malını kullandığı duruma göre ya sevapları ya da günâhları kalır. Burada en kârlı iş, malın hükmündeyken Allah’a ödünç vermek sûretiyle malına sahip çıkmak ve değerlendirmektir.
Bununla alâkalı olarak Asr-ı Saadet’te yaşanmış bir hadiseyi nakledelim:
Ebu yâ’la Abdullah bin Mes’ud (r.a) rivâyet ediyor:
“Yukarıdaki âyet-i Kerime (Bakara Sûresi: 145) nazil olduğu zaman, Medine-i Münevvere’de Sahabilerden Ebu Dahdah (r.a) ın içinde altıyüz hurma ağacı bulunan büyük bir bahçesi vardı. Bahçe adeta Cennetten bir köşe gibiydi. İçerisinde soğuk su bulunan kıymeti yüksek bir yerdi. Âyet-i Celilenin nâzil olduğuna muttali olan Ebu Dahdah Hazretleri, Peygamber Efendimize (a.s.m) gelerek:
“Ya Resulallah, Allah bizden ödünç mü istiyor?” diye sorar.
“Evet ya Ebu Dahdah’’ buyurur.
Ebu Dahdah çoktan kararını vermiştir. O hiçbir şey düşünmeden Resulallah Efendimize:
“Uzat elini ey Allah’ın Resûlü!’’ der. Peygamber Efendimiz (a.s.m) mübarek elini uzatınca da:
“Ben hurma bahçemi Rabbime ödünç verdim.’’ beyanında bulunur.
Ardından bahçeye döner. Hanımı ve çocukları bahçede çalışmaktadırlar. Ebu Dahdah Hazretleri karısına:
“Çocukları al ve bahçeden çık. Ben bahçeyi Allah’a ödünç verdim’’ der.
Hanımı saliha bir kadındır. O sadece:
“Ne kazançlı bir iş!” diye mukabelede bulunur.
Evet onların derdi sadece Allah rızasıydı. Resulullah Efendimizden (a.s.m) aldıkları dersle dünyaya böyle bakıyorlardı. Gâyeleri din-î mübîni ihya etmekti. İşte İslâm günümüze kadar böyle sağlam omuzlarda yükselerek gelmiştir.

Okunma Sayısı: 4146
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı