20 Nisan 2013, Cumartesi
Genç nesillerin, artık resmî ideoloji ve resmî tarih adına önlerine konulan ezberleri körü körüne kabullenmeyip ciddî şekilde sorgulamaya başladıklarını gösteren ilginç bir yazıdan bazı bölümleri Radikal Blog’dan aktarıyoruz.
Yazarı Özgür Armağan. Yayın tarihi 27.3.13.
“Resmî tarihi sorgulamak kısa zaman öncesine kadar asla yapabileceğim birşey değildi.
“Vicdan muhasebesi yapmadan yaşayıp gitmek varken, resmî tarihi sorgulayıp, altından hoşuma gitmeyecek şeyleri niye öğrenecektim ki?
“Sabiha Gökçen’in Dersim Harekâtında ‘İnsanları bombalarken heyecanlanıyorum’ dediğini öğrenirsem elime ne geçecekti?
“Kısa zaman öncesine kadar...
“Atatürk’ü sevmeyen insanları sevmeyen bir insandım. Yılmaz Özdil denilince akan sular dururdu. PKK-TSK çatışmasının sonucunda ölenlerin ‘Kaçı Türk?’ sorusunu soran faşizan ırkçılardandım. Ama kendimi sosyalist olarak da görüyordum. Faşizan sosyalist!
“Türban, cehalet demekti. Üniversitelere uğraması mı? Kesinlikle hayırdı.
“Ermeniler deseniz 1915’te taşkınlıklar çıkarıp durmuşlardı. Biz iyi niyetle onları göç ettirmiştik, onlar yakıp yıkmıştı.
“Kürtler deseniz hepsi terör örgütüne (!) yakın mesafedeydi. Yani hepsi teröristti bir nevi.
“Ve daha bir sürü şey.
“Ait olduğum sistemin çıktısıydım. Resmî tarihin, resmî ideolojinin bir neferiydim.
“Faşizan sosyalist halimden şimdi eser yok. E tabiî uzun yıllar resmî tarihin oyuncağı olmuş olmaktan pişmanlık duymuyor da değilim. Ancak yapabilecek pek de birşey yok. O zamanlar önüme sunulanları seçme şansım yoktu. Koşulsuzca kabul etmekten öteye gidecek kudretim yoktu.
“Sizin oldu mu?
“Resmî tarihin masalsı olay örgüsünün dışında alternatif bir tarih olduğu fikrini hiç uzak hissetmiyorum artık. Herşey bu kadar masalsı olamaz değil mi ?
“Kısa zaman önce öğrendiğim bir anekdotu paylaşmak istiyorum.
“ ‘Ne mutlu Türküm diyene!’ sözünü Atatürk’ün söylediğini hepimiz biliriz. Bize böyle öğretilmiştir çünkü. Bu sözü Atatürk söylememiştir desem ne tepki verirsiniz?
“ ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ sözünü, Mustafa Kemal’in katıldığı bir toplantıda Hayim Naum isimli bir Yahudinin slogan niteliğinde söylediği yönünde iddialar var.
“Eğer resmî tarihin masalsı dokunuşlarında uçuşan bir kelebek iseniz şaşırır ve kabul etmezsiniz. Ama alternatif tarihin varlığının olabileceğini düşünüyorsanız şaşırmazsınız ve araştırırsınız. Seçim sizin.
“Resmî tarih ve alternatif tarih kavramları arasında çok ince bir çizgi var. Bu ince sınırdan bir tarafa taşmadan orta yoldan gitmek çok zor. Yalpalamak insanın doğasında var. Bu da bir gerçek. Yalpalayarak öğreniriz hayatı. Aynı şekilde tarihi de. Esas olan her iki alanı da bilip kendi çizgimizden yürümektir.”
Okunma Sayısı: 34800
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.