Haftasonu rahmet-i Rahman’a kavuşan Prof. Dr. Ali Özek, hatıralarında İzmir’de Nur derslerine katıldığını anlatırken diyor ki:
“Ezher’den döndükten sonra iki buçuk sene kadar İzmir’de Kestanepazarı’nda kaldım. Orada kaldığım sırada, Bediüzzaman, Salih Özcan’la, ‘Bizim talebelere yardımcı ol’ diye bir haber gönderdi bana. Ben de o zaman İzmir’deki Nurcuların toplantılarına katılıyordum. Ahmet Feyzi Kul en iyi tanıdığımdı. Risale-i Nur’da Arapça, Farsça tabirler çok var ya, onları açıklıyordum ben. Bir süre böyle devam ettik. Ahmet Feyzi Kul bir gün geldi: ‘Bediüzzaman’ın İşaratü’l-İ’caz kitabı var, Arapça, onu okutur musun bana?’ dedi. Ben de olur dedim. Ona bir süre o kitabı okuttum. Çok meraklı bir insandı, iyi hatipti.”
Prof. Dr. Ali Özek Hocanın, Risale-i Nur’la ilgili olarak tefsir âlimi kimliğiyle yaptığı şu değerlendirmeler de son derece önemli:
“İşaratü’l-İ’caz çok değerli bir eserdir. Kur’an’ın i’cazıyla ilgilidir. Ezher Üniversitesinde ders kitabı olarak okutulduğunu sizden duydum. Zaten Ezher’de i’cazla ilgili meşhur olmuş eserler okutulur. Bediüzzaman bu konularda derin bir ilme sahiptir.
“İnsanların ifade tarzında üç üslûp vardır:
“Üslûb-u askerî: İnsanları coşturmak için yapılan konuşmalardır. Siyasîler, komutanlar insanları galeyana getirmek için kullanır.
“Üslûb-u ilmî: İlmî meseleleri açıklamak için yapılan konuşmalar veya yazılan eserlerdir.
“Üslûb-u hatabî: Hitabet üslûbu demektir.
“Bediüzzaman’ın üslûbu, üslûb-u hatabîdir. Üslûb-u hatabî şiirimsidir ve etkileyicidir. Bu yüzden Risale-i Nur’da kullanılan üslûp cezbedicidir ve etkileyicidir. Risale-i Nur’u okuyanlar etkilenir. Bu üslûbu kullandığın zaman temsiller getirmen, olayları misallerle canlandırman gerekiyor ki, bunu yapıyor Bediüzzaman. Risalelerde âteşin ifadeleri var. Onun için çok kimseleri etkilemiştir.
“Üslûb-u hatabînin bir özelliği de: Risale-i Nur’u okuyan, tekrar okumak ister. Risaleleri okuyan insanlar, zaman içinde oraya bağlanır. Gazalî’nin de üslûbu, üslûb-u hatabîdir.”
(Ömer ÖZCAN, Ağabeyler Anlatıyor-VII)
Ali Özek Hocanın bu değerlendirmeleri tefsirle meşgul olanlar başta olmak üzere diğer ilahiyatçılara da örnek olur inşaallah.
Tekrar Allah rahmet eylesin.