"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tesanüdü muhafaza

Kâzım GÜLEÇYÜZ
21 Mayıs 2022, Cumartesi
Amansız ve şiddetli baskı ve tazyiklerin yanında Risale-i Nur Talebelerinin moralini bozmayı, içlerine fitne sokup birbirlerine düşmelerini ve dışarıdaki insanları olumsuz etkilemeyi hedefleyen kara propaganda ve algı operasyonları, Üstad sağken de hiç eksik olmamış.

Ancak Üstad bunlara hiçbir zaman eyvallah etmemiş, dik duruşunu asla bozmamış, talebelerini de sürekli bilgilendirerek uyarmış ve moral takviyesi yaparak teşvik etmiş.

Talebelerinin meşrep veya mizaç farklarından dolayı birbirlerine “nazlanmaları”na dahi rıza göstermemiş; “Sakın sakın” ikazlarıyla tesanüdü muhafaza etme çağrısı yapmış.

“Şöyle yapılmasaydı bunlar başımıza gelmezdi” gibisinden sorgulama ve hesaplaşmalarla birlik, beraberlik ve dayanışmaya zarar verilmemesi gereğini de vurgulamış.

Bu sayede, o son derece zor ve çetin şartlarda bile neredeyse hiç fire verilmemiş.

Bizim de özellikle lâhikalarda ve bilhassa cezaevi mektuplarında yer alan çok önemli tavsiye, irşad ve ikazları okuyup özümseyerek yolumuza devam etmemiz gerekiyor.

Hele zor zamanlarda bu noktalardaki imtihanların daha şiddetli olabildiğini unutmamalı; tesanüdümüzü hiçbir hal ve şartta şahsî ve hissî tavırlara kurban etmemeliyiz. 

Hizmetin hukuku bunu gerektiriyor.

Bir başka son derece önemli nokta, şahs-ı manevî adına meşveretlerle belirlenen ortak tavır ve duruşun herkes tarafından sahiplenilmesi ve farklı, hattâ aykırı bireysel söylemlerle bu duruşun zedelenmemesi.

Meşveretlerden çıkan netice ve kararların, meşveret dışı zeminlerde çekiştirilip dedikodu, gıybet ve fitne konusu yapılmaması.

Cemaat mensubiyetinin icabıyla da, İslamî, ahlâkî ve insanî ölçülerle de bağdaşmayan böyle tavırlar yeni fitnelere alet olup onları körüklemekten başka bir netice vermez.

Ve sahiplerini ağır vebal altına sokar.

Bu noktada Üstadın bir konuda ihtilâfa düşen talebelerine yaptığı “Sizin hizmetinize ihtiyaç yoktur. Aranızda tesanüde ihtiyaç vardır. Siz hizmeti düşünmeyin. Hizmeti en muhalife dahi Cenab-ı Hak yaptırır. Sizin düşüneceğiniz, uhuvvet, muhabbet, ittihad ve tesanüddür. En fazla düşüneceğiniz bunlardır. Bugün bize en fazla lâzım olan budur” ikazını da hatırımızdan hiç çıkarmayalım.

Okunma Sayısı: 2459
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Tevfik Şamlı

    22.5.2022 00:21:20

    Fırtına, deniz dalgalı, Yeniasya gemisine dalga suları giriyor. Rota belli, pusula çalışyor,kaptan ( şahsı ma'nevî) dümeni azgın dalgalara rağmen istikamet üzere sabit kılmaya çalıyor. Ne çare ki zaman gecenin karanlığı,ay ışığınıda kara bulutlar kaplamış, durum balığın karnındaki Yunus (A.s) durumuna benzer halde, Izdırar halindeki dualar ve gayretlerle bu gemi sahili selâmete çıkacaktır inşaallah

  • Abdurrahman AYDIN

    21.5.2022 21:34:26

    DEMOKRAT HUKUKÇU! Demokrasi bir fazilet rejimi olduğundan hürriyetin gerektirdiği sorumluluğu taşımanı ve bu tenkitli fikrinin sorumluluğunu alıp üstüne ismini yazmanı da gerektirirdi. Sünnete ve Üstad'ın tembihlerine dayanan bu yazının nesi seni rahatsız etti? Meşveret ortamında herkese düşüncesini ifade etme imkanı verilmiyor mu ki, böyle söylüyorsun? Karar alma süreci ile uygulama sürecini birbiriyle iltibas ediyorsun. Bilirsin ki kan, bedenin içinde serbestçe aktığı sürece vücudu besler ve geliştirir. Hariçte akarsa öldürür! Fikirler de böyledir. Meşveret ortamındaki hür tenkit, rendeçleyip geliştirir iken aynı şey dışarıda yapılırsa fitnedir, öldürür. Selam ve muhabbetle...

  • Necati

    21.5.2022 13:03:43

    Demokrat hukukçu; demokrasilerde herkesin hukuku vardır ve muhafaza edilir. Meşveret' in hukuku ve şahs-ı manevinin hukuku da çok daha önemlidir. O hukuku muhafaza etmek herkesin görevidir. Meşveret ve istişareyi herkes kendi kafasına göre eğip bükemez. Buna demokrasi denmez bunun adı başkadır. Çünkü meşveret zemininde her şey konuşulmuş ve bir karar alınmıştır. Bu karara muhalif hareket etmek ıttihat ve tesanüde zarar verir.

  • Şerafettin Birol

    21.5.2022 12:29:23

    Allah razı olsun hissiyatı a ve fikriyatıma tam tercüman olmuş bir yazı. Kaleminize sağlık yebrikler

  • Zübeyir

    21.5.2022 10:20:46

    Risale-i Nur’daki müessiriyetin farkında olan Ehli bida, tesanüdü bozarak, muhabbete zarar vererek bu muazzam etkiyi kırmak istiyor. Yoksa biliyor ki Risalelerle imanı parlayan ve çağıldayan muhabbetli toplum küfrün ve gafletin zulmetlerini dağıtacaktır ve kendilerinin dessasane oyunlarını bozacaktır. Yaşasın muhabbet, ölsün yeis ve adavet

  • S.topuz

    21.5.2022 04:44:43

    İTTIHAD-I İSLAMIN ve SULH-U UMUMİNİN YOLU, RISALE-i NUR Camiasının İTTİHADİNDAN, UHUVVET ve TESANÜDÜNDEN geçer. Burada kusur varsa, Anadoluda, Alem-i İSLÂMDA ve insanlık Aleminde huzur YOK demektir! Vazife çok BÜYÜK, ZAMAN DA daraldı. Hepimiz MESUL oluruz yoksa!

  • Demokrat hukukçu

    21.5.2022 03:45:11

    İnsanlarımız ne çektiyse hep şeffaf olmamaktan, iletişimsizlikten ve koşulsuz itaatten çekti.Bırakın insanlar özgürce okusun, düşünsün ve eleştirsin. Bundan bir zarar gelmez.Yeter ki iyi niyetle yapılmış olsun.Özgür medya ve basın da bunun için önemli.Şayet devleti(veya herhangi bir cemaat veya teşkilatı)yönetenlerin istişare ile aldıkları kararları medya/basın/akademya hiç eleştirmeyecekse o zaman ne demokrasiden ne de basın ve fikir özgürlüğünden bahsedilebilir. Cemaatler de şeffaf olmalı ve iç hiyerarşik iletişim kanalları daima açık ve işler olmalıdır.Aksi halde sorun çıkar. Şekildeki örnekte olduğu gibi.

  • Demokrat hukukçu

    21.5.2022 03:35:19

    Bu dediğiniz doğrudur. Bir şartla ki istişare sağlıklı, şeffaf ve ehil kişilerce yapılır ve herkes de bundan emin olursa. Konuşmak ve özgürce düşüncelerini ifade etmek hiçbir zaman fitne çıkarmak olarak görülmemeli. Ehli ise konuşmalı ki hatalar işlenmesin ve yıkıcı sonuçlardan kaçınılabilsin. Üstada saygımız büyük ama demokrasiye de inanıyoruz. Demokrasi ise fikir ve eleştiri özgürlüğünü de gerektirir.Tutarlı olmak zorundayız. Hem demokratım demek hem de en ufak bir farklı görüşe veya yoruma yer vermemek olmaz.Biraz daha ufkumuzu genişletmeliyiz.Motamotçuluk iyi değildir toplumları geri bırakır. İşin özünü anlayıp onunla amel etmek gerekiyor.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı