Beyşehir ilçesinde bulunan, Orta Asya'da Semerkant, Buhara gibi eski Türkistan şehirlerinde yer alan ağaç direkli camilerin ülkemizdeki eşsiz bir örneği olan Beyşehir Eşrefoğlu Camii, Anadolu'daki ahşap direkli camilerin en büyüğü ve orijinali olup 1296-1299 yılları arasında inşa edilmiştir.
KIŞIN KAR DOLAN CAMİ
Caminin özelliklerine baktığımızda, anıtsal taç kapısı, eşsiz mihrap ve minberi, üstün ağaç ve çini işçiliği yönünden ağaç cami müzesi gibidir. Mihrabının tamamı çini mozaikle kaplı olup, 4.58 metre eni, 6.17 metre yüksekliği ile Konya çevresindeki bütün çinili mihraplardan daha büyüktür. Minberi, tamamen ceviz ağacından üstün bir işçilik ve zengin bir süsleme ile oymalı, çatmalı ve tutkalsız olarak yapılmıştır.
Cami, Türk mimarî tarzının en güzel ahşap örneklerinden birisi konumunda. Sekizgen, beşgen, yıldız ve geometrik dolgular ve bitkisel bezemeler ile kaplanmış minber, sedef ve fildişi çatmalarında görülebilecek derecede inanılmaz bir düzgünlük ve incelik ile yapılmış. Caminin tavanı renkli kalem işi süslemelere sahiptir.
Eşrefoğlu Camii, Selçuklu ulu camilerinde görülen, çoğul ahşap sütunlar, tavanı tamamen ahşap ve kalem işçiliği ile süslenme, minberi tamamen ahşap ve Kündekari tekniğinin tamamını barındırıyor. Yüzyıllar boyu kış aylarında caminin damındaki karlar, çatının ortasındaki boşluktan ortadaki havuza atılmış ve ortamı nemlendirerek yakılan sobalardan ötürü ahşap sütunların çatlayıp kurumasını engellemiştir.
1965 yılında karlığın üstü camla kapatılmış ve işlevini yitirmiştir. Yerli ve yabancı turistlerin hayranlıkla seyrettiği cami hem taş hem ahşap işçiliğinin nadide örnekleriyle doludur. Konya civarlarına yolu düşenlerin mutlaka Beyşehir ilçesine uğrayıp bu eşsiz mimariyi ziyaret etmelerini tavsiye ederim.