"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hatasını düzeltip öyle gitmeli

M. Latif SALİHOĞLU
09 Kasım 2023, Perşembe
Sultan Abdülhamid’e dair serapa “meddahlık yarışı”nda bulunan iki kitap yazarı vardı.

Kitaplarında, Sultan Abdülhamid meddahlığı üzerinden Bediüzzaman Said Nursi’ye kara çalma, o zâtı zan ve töhmet altında bırakma çabası sırıtıyordu. İkisi de yaptıkları azim hatayı düzeltmediler, ne yazık ki…

Onlardan biri (K. Mısıroğlu) vefat etti gitti; diğerinin (ismi lâzım değil) kitabını neşreden yayınevi öldü gitti. 

Yıllar önce “hatanızı düzeltin” diye her ikisini de ikaz ettik. Ama, hiç dinlemedikleri gibi, üstelik türlü tevillerle yalanlarını savunma cihetine gittiler. Hz. Bediüzzaman’ın hizmetkârı Hüsnü Bayramoğlu, Sebil Yayınlarının sahibi Kadir Mısıroğlu ile görüşerek, “Sultan II. Abdülhamid” isim kitapta yer alan yalan-yanlış bilgileri doğrudan kendisine söyledi. Mısıroğlu da kendisine şu mukabelede bulundu: “Bundan sonra basılacak kitaplarımda Bediüzzaman Said Nursî ile ilgili kısımlar sizin tashihinizden geçtikten sonra tab’edilmesini arkadaşlarıma bildirdim.”

Ne var ki, her ikisi de yakın tarihte (2019-2021) vefat edip gittiler. Dolayısıyla, söz konusu tashih işi de öylece kala kaldı. Haliyle, iş “Mahkeme-i Kübrâ”ya kalmış oldu ki, durum çok daha vahim bir âkıbete intikal etmiş bulunuyor.

*

Bu örneklerde de görüldüğü gibi, insanların birbirleri üzerindeki hak-hukuk meselesi fevkalâde mühimdir. Ecel meleği her ân gelip kapımızı çalabilir. Dolayısıyla, helâlleşmeyi, hataları düzeltmeyi ötelememek lazım. Kaldı mı, büsbütün kalıyor işte. Neticede, mesele dâr-ı âhirete bırakılmış oluyor. Zerre kadar hayır ve şerrin karşılıksız kalmayacağı oradaki mahkemede verilen cezanın daha büyük olduğuna inanıyoruz. O hâlde, bu inancımızın gereğini bu tarafta ve bir an önce yapmamız gerekmiyor mu?

*

Öte yandan, olup bitenlerden herkesin kendine göre bir ders çıkarması lazım. Meselâ, birinin meddahlığını yapmak için bir başkasına karşı küstahlıkta bulunmaya hiç gerek yok. Kaldı ki, gereksiz yere meddahlık yapmanın da sahibine bir fayda verdiği, yahut bir şeref kazandırdığı görülmüş değil.

Evet, akıl-vicdan terazisi bozulmamış her kime sorarsanız sorun, meddahlığın iyi birşey olmadığını size tereddütsüz şekilde söyler. Ama, buna rağmen bazı kimseler yine de “şahıs meddahlığı” yapmaktan alıkoyamaz kendini.

Şahıs meddahlığı, haliyle muhalif görülen başka şahıslara karşı da, tenkit, tahkir, tezyif, hatta iftiraya kadar varan menfî duyguların kabarmasını netice verir.

Misâl: Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren, Kemal Paşa ve İsmet Paşa meddahlarının Said Nursî’ye bakışı ve yaklaşımı öyle olmuştur. Kemalist meddahlar, “Yeminli Atatürk düşmanı” olarak belledikleri Said Nursî’ye karşı akıl almaz, vicdana sığmaz itham ve istinatlarda bulunmaktan çekinmemişlerdir: “Kürtçü, bölücü, mürteci, kışkırtıcı, vatan haini, Cumhuriyet düşmanı, vesaire...”

Üstelik, Bediüzzaman ve talebelerini sevk ettikleri bütün mahkemelerin haklarında beraat kararı vermesine rağmen, bu küstah meddahlar aynı nakaratı tekrâren söylemeye devam etmişlerdir. Bundan da anlaşılıyor ki, hayat ve fikriyatını “şahısların meddahlığı” veya “şahıs husûmeti” üzerine bina edenler, kolay kolay iflâh etmiyor, ıslah olmuyorlar.

*

Harbî düşmanlarının Hz. Bediüzzaman’a yönelik karalama çabasının, içinde barındırmış olduğu arzu ve niyeti anlamak zor değil. Keza, buna karşı koymak ve zararını azaltmak da çok zor görünmüyor. Lâkin, hem dost görünüp, hem de zımnî adavet beslercesine yapılan karalama hatasını, zan ve töhmet altında bırakma günahını telâfi etmek bir hayli zor ve müşkil görünüyor. Ne mutlu o insana ki, dünyayı terk etmeden evvel, dünyada işlediği hata ve günahları dünyada bıraksın da ebedî âleme taşımasın, oraya intikal ettirmesin.

Okunma Sayısı: 6423
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Alper Özcan

    10.11.2023 10:31:59

    Yüreğine kalemine sağlık kardeşim önemli konuya nazik kibar yine Bediüzzaman’ın ölçüleri ile mantıklı yaklaşmış güzel anlatmışın.ama makalenize şunu ilave etmek istiyorum Risale-iNur’u okuyup bir miktar ilmiliğini kavramıyan Hz Bediüzzaman’ı anlamaz. Anlaması nasip olmaz Allah razı olsun kalemine kuvvet; Hz. Bediüzzaman’ın hemşerisi ve talebesi

  • Abdullah Tunç

    9.11.2023 12:04:11

    Hatadan dönmek fazilettir.Adamda fazilet yok ki hatadan dönsün. Üstad'a attığı iftira ebedi hayatını mahvetmiştir.Ki me iftira ettiğinin fatkında değil.Arvasinin müridi de Üstad'da iftira etmiştir.O da iftirasiyle gitti.Ahirette hesabını sorarlar.Bu iftira edenler de her tarafları ya muk yumuktur.Arızalı insanlardır.Tuttukları adamlar da kendileri gibi Müstakim olmayan kişi lerdir.İnsan sırat-ı müsta kimden çıktıktan sonra ne rede ne halt işliyeceği bel li olmuyor.Rabbim bizleri sırat-ı müstakim üzere yaşamayı nasip etsin.

  • HÇeşitcioğlu

    9.11.2023 10:57:37

    K.Mısıroğlu bir taşla birçok çam devirip gitti. Merhum Abdulhamid'i yanılmaz siyaset ve diyanet kutbu yapanların önde gideniydi. 1960 larda Eskişehir' de rahmetli Hüsrev Abi ile hapis yatarken konuşmalarını çarpıtarak yayınlayıp anlattı." Said Nursi ömrünü S.Reşad' ın verdiği 70 bin altın lirayı harcayarak geçirdi." Merhum Hüsrev Abi üzerinden; üstad Nursi ve tüm nurcuları vurdu geçti! Öbür yandan 1971 öncesi kaçtığı Londra' da Kıbrısi müridi oldu.Kıbrısi ingiliz güdümlü Ortadoğu müfsit tarikatlar ağının temsilcisiydi.Halen Hak(k)ani adlarıyla devamdalar... En son Hüsnü Abi' ye güzel bir plase yapıp geçti. Hüsnü Abi'ye çok yakınlar da; her yerde 'Fesli' nin pişman olup, kitap hatalarını düzelttiğini zannediyor!

  • Sefer Akgül

    9.11.2023 08:16:25

    Kalemine sağlık abim

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı