"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Teşkilât-ı Mahsûsa uydurması (1)

M. Latif SALİHOĞLU
08 Ocak 2020, Çarşamba
Kendisi bir “Atatürkçü tarihçi” olarak bilinen Cemal Kutay (1909-Şubat 2006), bundan kırk küsûr yıl önce karanlık kuyuya bir taş attı. İşte o taşı, kırk akıllı, kırk yıldır bir türlü çıkaramadı gitti.

Aynı zamanda bir “yalancı tarihçi” olan Kutay’ın kuyuya attığı taştan kastımız, onun Said Nursî hakkında söyledikleri ve ileri sürmüş olduğu bazı iddialardır.

O iddialarından biri de şudur: “Said Nursî, Osmanlı Teşkilât-ı Mahsûsa üyesidir. Aynı zamanda, bir denizaltı ile Trablusgarb’a (Libya) giderek, orada Cihad Fetvâsı’nı dağıtmıştır.” Gûyâ, kendisi Emirdağ’a giderek, bütün bunları orada bizzat Said Nursî’den dinlemiş imiş... Külliyen yalan, yanlış, uydurma ve düzmeceden ibaret şeyler bunlar.

Ne var ki, onun bu yüzde yüz yalan ve uydurmadan ibaret olan iddiaları 1970-80’li yıllarda Yeni Asya’da da neşredildiği için, tahkiksiz giden bazı art niyetli kimseler, adeta dört elle o yalanlara sarılıyor. Sarılmakla kalmayıp, fırsat buldukça temcit pilâvı gibi ısıtıp ısıtıp gündeme getiriyorlar. Aynen, geçen gün Türkiye gazetesinde yapıldığı gibi... Oysa, Kutay, o iddialarının hiçbirine belge, delil, ispat getiremedi.

Kutay hayatta iken, burada söylediklerimizin tamamını dile getirdik. Bunları kendisine muhtelif vesilelerle ilettik. Hiç cevap vermedi, veremedi... Dahası, 2000’lerin başında Ali Kırca’nın yönettiği atv’de “Siyaset Meydanı”na çıkan Kutay’a, “Türkçe İbadet Tartışması” isimli kitapçıkta onunla ilgili söylediklerimiz açıkça soruldu. Yine cevap vermedi; hatta, o konuya hiç girmek istemediğini de üzülerek belirtti.

* * *

Mütefekkir Cemil Meriç’i 1985’teki bir ziyaretimizde, kendisine Cemal Kutay’ın Said Nursî hakkında yazdıklarını sorduk. Aynen şu cevabı verdiler: "Cemal Kutay'ın yaptığı çalışmaya gelince... Kutay, söz konusu kitabında Said Nursî'yi değil, kendini anlatıyor. Maalesef öyle... Keşke böyle bir çalışma hiç yapılmasaydı, böyle bir kitap hiç yayınlanmasaydı. Bediüzzaman Said Nursî’ye ve dâvâsını  anlatmaktan çok uzak bir kitap müsveddesidir bu. Faydadan çok, zararı olduğu kanaatindeyim..." (Yeni Asya, 28.06.2008)

Cemil Meriç, hayatta iken tam olarak anlaşılamadı, ne yazık ki... Ancak, aradan geçen zaman, onun ne kadar haklı olduğunu daha da belirgin hale getirdi.

"Türkçe ibadet" aşkıyla yanıp tutuşan Atatürkçü Kutay ise, tarihçiliğinden çok, yalancılığıyla kayıtlara geçti.

Bizim de kendi çapında yaptığımız araştırma ve tesbitlere göre, yıllar yılı yüzde yüz yalan yere Emirdağ'a gittiğini, orada günlerce ve saatlerce Said Nursî ile görüşüp konuştuğunu, hatta uzun uzun röportaj yaptığını yazdı, söyledi, durdu... 

Aşağıda açıkça anlaşılacağı gibi, gerçekten de, Kutay’ın, bu konuda yazıp söylediklerinin tamamı hayaliydi, uydurmaydı, yalan ve yanlış şeylerdi.

İşte, tam bu noktada, arşivdeki bir yazıdan iktibas yapmak istiyoruz. 6 Aralık 2006 tarihli köşemizde “Teşkilât-ı Mahsâsa yalancıları” başlığı altında şunları yazmışız:

* * *

Tarihçiliğinden ziyade yalancılığıyla iz bırakan Cemal Kutay'ın en büyük yalanlarından biri, Said Nursî'nin Teşkilât-ı Mahsusacı olduğunu iddia etmesiydi.

Evet, bu iddia büyük ve sunturlu bir yalandan ibarettir. Çünkü, hiçbir zaman ve hiçbir yerde bu iddiasını belgeleyemedi.

Fakat, iddia sahibi de öylesine usta ve tecrübe kazanmış bir yalancı idi ki, pekçok insanı kolaylıkla aldatabildi.

Kutay'ın yine pekçok kişiye yutturduğu bir diğer yalanı da, 1953 yılı baharında Emirdağ'a giderek Said Nursî ile saatlerce, hatta günlerce görüşüp röportaj yaptığını söylemesiydi. Tıpkı diğeri gibi, bu iddiasının da hiçbir zaman ve hiçbir yerde ne belgesini ("Elimde bilet var, belge var" diyordu) gösterebildi, ne de bir tek şahidini...

Oysa, Said Nursî, yanında asgarî bir talebesi, yahut bir şahidi olmadan hiç kimse ile bir konuyu görüşmez, konuşmazdı. Nerede kaldı saatlerce ve günlerce görüşüp, üstelik bir de röportaj vermesi... Doğrusu, Kutay'dan başka hiç kimse böyle bir görüşmeyi nakletmiyor, böyle bir röportajdan söz etmiyor. Demek ki, Kutay bu her iki konuda da yalan söylüyordu; okuyucusunu ustalıklı manevralarla aldatıyordu. Nitekim, katıldığı bir radyo programında, belki de ağzından kaçırarak “Said Nursî ile hayalî röportaj yaptığını” itiraf etti.

(Devamı var)

Okunma Sayısı: 3202
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • bayram

    8.1.2020 14:38:38

    Zor anlıyorum da Prf. Ekrem Buğra Ekinci mi kastınız.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı