"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Seçimden manzaralar: Espri değil ha!

Mehmet KARA
07 Nisan 2014, Pazartesi
Mahallî seçimler öncesiyle sonrasıyla birçok tartışmalar yapıldı. Ancak sonrasında yaşanan komik ve ilginç olaylarıyla da hatırlanacak bir seçim geçirdik.
Bunlardan bir demet not aktaralım. Seçimin belki de en önemli olaylarından birisi seçim sırasında ve sandıkların açılması sonrasında birçok yerde elektriklerin kesilmesi oldu.
Hani bir tekerleme vardır ya... “Komşu komşu! Oğlun geldi mi? Geldi. Ne getirdi? İnci boncuk. Kime kime? Sana bana. Başka kime? Kara kediye. Kara kedi nerede? Ağaca çıktı. Ağaç nerede? Balta kesti. Balta nerede? Suya düştü. Su nerede? İnek içti. İnek nerede? Dağa kaçtı. Dağ nerede? Yandı, bitti kül oldu...” diye…
Tam da bu tekerlemeye uyan bir olay gerçekleşti. Enerji Bakanı Taner Yıldız, mahallî seçimlerin yapıldığı 30 Mart’ta yaşanan elektrik kesintilerini trafolara kedi girmesine bağlaması, hem sosyal medyada, hem basın da hem de halk arasında espri konusu yapıldı.
Bu sözleri espri sanıp gülenlere karşı yıldız, “Espri yapmıyorum trafoya kedi girdi. Bu ilk kez yaşanmadı. Bunu seçime bağlamak yanlış…” diye uyarmıştı halbuki.
Bunların her mekânda espri konusu yapılması karşısında bir açıklama daha yapan Taner, kedinin ilgi çekeceğini bildiği halde bunu söylediğini, espri konusu yapılmasını da keyifle izlediği belirtirken de hoşgörüsünü göstermiş. Hiç de “alınmadığını” ilâve etmeyi de ihmal etmemiş.
Ne diyelim. Kedidir kedi!
 
“BAŞINDA DURUR YAKARIM!”
Seçimin en tartışmalı oylamasından birisi de Antalya’da yaşanıyor. Antalya’yı AKP’li Menderes Türel’in kazandığının açıklanmasından sonra CHP’li mevcut belediye başkanı Mustafa Akaydın seçim sonuçlarına itiraz etmişti.
İtirazlar görüşülürken ilginç bir olay yaşandı. Belediyeye ait evrakların yakıldığını iddia eden Türel, “CHP’li eski başkan Mustafa Akaydın ABD’ye, kızının yanına kaçacak” dedi ve evrakların yakıldığı yere partililerle birlikte baskın düzenledi. Yakılan evrakları göstererek iddiasını ispatlamaya çalıştı.
İşin ilginç tarafı da evrakları yaktığı söylenen eski başkanın söylediği sözlerde gizli. Tesislerinde yakılan evrakların belediyenin resmî evrakı olmadığını, kendi makam odasında bilgi amaçlı bulunduğu kâğıtlardan oluştuğunu söylerken, “Yakılan evrak içinde iş başvurusu CV’leri, belediye meclisi notları gibi kâğıtlar var. Bunlar bürokratik sistem içerisinde yer alan evrak değil, makam odamda, çalışma amaçlı kullandığım kâğıtlardır. Baskın yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Ben salak mıyım yolsuzluk evraklarını neden onlarca işçinin olduğu bir yerde yakayım?” dedi.
En dikkat çekici cümlesi ise, “Böyle bir şey olsa kır evim var götürür, başında da durur yakarım” oldu!
Bunun üzerine Türel, “Akaydın kır evine de evrak kaçırmış oraya da baskın yapılıyor şu an” diye başka bir açıklama yaptı. Bu iddialar mahkemelere taşınacak gibi… Bakalım altından neler çıkacak?
Dedik ya, çok garip, ilginç ve enteresan bir seçim geçiriyoruz diye… Bu sözlerin neresine yorum yapacağımızı şaşırdık. Demek ki, böyle şeyler olduğunda gece yarısı şehre uzak yerlerde yakılabiliyor. Bu cümleden bunu mu anlamak lâzım?
 
11 NASIL 111 OLUR!
MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin bazı tarihler üzerinden yaptığı hesaplamalar matematikçileri bile hayretler içerisinde bırakırken, seçim öncesinde birkaç kez yine böyle hesaplamalar yapmıştı.
Ancak Bahçeli, dikkat çeken bir açıklama yapmıştı. Sandıklara sahip çıkılmasını söyleyen Bahçeli, “Oylar yazılırken yüzde hanesine dikkat edin. Söz gelimi bir A partisi var. Akşam sayımında 11 oy almış. Oradaki görevlileri biraz hile, biraz hırsızlık yapmaya başladı mı birisi 11’in başına veya sonuna 1 ilâve ettiği takdirde, oradaki A partisinin aldığı 11 oy 111 oluyor” diye ikazları olmuştu. Bazı belediyeliklerde seçim sonuçlarına bakıldığında Bahçeli’nin haklı çıktığı görüldü. Bu konuda CHP İstanbul İl Başkanı’nın bir açıklaması dikkatimizi çekti. “Meselâ 1378 numaralı sandıkta CHP’nin aldığı 167 oy, 67 olarak geçmiş AKP’nin aldığı 74 oy, 174 olarak geçmiş…”
Bu konuda başka örnekler de var. Bu sadece bir tanesiydi. Böylece Bahçeli’nin hep kafa karıştıran ve şaşırtan hesaplar yapmadığı da ortaya çıkmış oldu.
Demek ki neymiş, rakamlara her zaman dikkat etmek lâzım…
 
“BEN OLMASAYDIM SEÇİMİ KAZANAMAZDIK” DİYECEKTİ Kİ…
Seçimlerdeki ilginç olaylardan birisi de Yalova’da yaşandı. İlk önce AKP’li adayın bir oy farkla belediye başkanı olduğu açıklandı. CHP itiraz etti, oylar tekrar sayıldı. Bu kez de 6 oy farkla CHP’li adayın belediye başkanı olduğu açıklandı.
Bir oy fark çıktığında “Şimdi bir Yalovalı çıkıp ‘Ben olmasaydım seçimi kazanamazdık’ derse şaşılmaması gerektiği esprileri yapılmıştı. Ancak bu espri kısa sürdü. Şimdi kimse bunu söylemeyecek.
Bu arada Özellikle CHP Grup Başkanvekili İnce’nin günlerce uykusuz kalıp 7 oya sahip çıkması da örnek olacak nitelikteydi. Bir oyun ne kadar değerli olduğu da böylece ortaya çıktı.
OYLAR EŞİT ÇIKARSA
Seçimlerde oyların eşit çıkmasına örnek bir olay yaşandı. Kars’ın Susuz ilçesinde AKP ve DSP adaylarına oyların eşit çıkması dolayısıyla İlçe Seçim Kurulu’nda yapılan kur’a çekimine göre, Susuz Belediye Başkanlığı’nı AKP adayı Murat Uray kazandı.
Bu durum demokratik mi bilemeyiz, ama keşke seçim tekrar edilseydi. Bu daha demokratik olurdu.
Okunma Sayısı: 1409
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı