"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kutuplaşma yerine akl-ı selim

Mehmet KARA
12 Mayıs 2025, Pazartesi
Siyaset dilindeki kirlenmenin ülkeyi getirdiği nokta üzücü ve ürkütücü. Sözün bittiği yerdeyiz.

Siyasetçilerin kutuplaştıran, ayrıştıran, üslupsuz konuşmaları ve öfke kusan dili artık sokakta şiddete, trafikteki kavgaya dönüşüyor. Bu artık sürdürülebilir değil. 

Ülkenin bu duruma nasıl geldiği, bu ortamı kimin ya da kimlerin oluşturduğu sorgulanması gerekirken, siyaset dilindeki kirlenme her geçen gün artarak devam ettiriliyor. Maalesef siyasetçiler toplumu kutuplaştırmak, ayrıştırmak için âdeta birbirleriyle yarışıyorlar.

Görünürde siyasetçiler de bu üslûptan şikâyetçi ama kimse çıkıp, “Biz de yanlış yapıyoruz, bu üslûbu terk edelim” demeyi aklına getirmiyor. İktidar muhalefeti, muhalefet iktidarı suçluyor.

Ülkenin artık asgarî müşterekte birliğe, siyasetçilerin ise sükûnete ihtiyacı var. Siyaset artık çatışma aracı olmaktan çıkarılmalı, kamplaşma, kutuplaştırma ve gerginliği yükseltme aracı olmamalıdır.

***

KUTUPLAŞMA İÇİN MECLİS ARAŞTIRILMASI İSTENDİ, AMA…

Geçtiğimiz hafta İYİ Parti tarafından “toplumsal kutuplaşma ile siyasî figürlere yönelik hakaret, şiddet, tehdit ve saldırı olaylarının sebeplerinin araştırılması ve bu şiddet içeren sorunlara karşı alınabilecek önlemlerin tespit edilmesi amacıyla” verilen Meclis araştırma önergesi görüşmelerinde de hem iktidar, hem de muhalefet bundan şikâyet etti.

İYİ Parti grubu adına konuşan Cihan Paçacı, demokrasi tarihimizin en sert kutuplaşma iklimlerinden birinin yaşandığını ve Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine geçilmesinden bu yana toplumsal ayrışmanın derinleştiğini vurgularken, “Biz ve onlar dili siyasî rekabetin değil, toplumsal düşmanlığın aracı hâline gelmiştir. Sosyal medya linçlerinden fiziksel saldırılara, basına ve muhalefete yönelen baskılardan ifade özgürlüğü kısıtlamalarına kadar uzanan sistematik bir şiddet iklimiyle karşı karşıyayız. Unutulmamalıdır ki, demokrasi sadece sandığa atılan oyla değil, farklı seslerin birlikte yaşayabildiği bir toplumsal zeminde gelişir” sözleriyle tehlikeye dikkat çekti.

Paçacı’nın dikkat çektiği bir diğer nokta ise; Buğra Kavuncu ve Selçuk Özdağ gibi milletvekillerinin darp edilmesinin ardından faillerin serbest bırakılması oldu. Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişiminde bulunanların ise bırakın cezalandırılmayı, elini öpmek için sıraya girildiğini belirtti. Son olarak da Özgür Özel’e yapılan fiilî saldırıyı hatırlattı.

Yeni Yol Partisi gruba adına konuşan İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya da, nefretin iletişim dili hâline geldiğini görmekten toplum olarak muzdarip olduğunu ifade ederken, “Bu sürecin, stratejinin, üslubun, yaklaşımın, dilin kimseye bir faydası olmayacağı gibi bu siyaset tarzının kazananı da olmaz, olmayacak” değerlendirmesi önemliydi.

***

SİYASETEN SÖYLENMEMELİ

CHP Grubu adına konuşan Cumhur Uzun, iktidar makamında bulunan bazı kişilerin kullandığı dilin yakışıksız olduğunu ifade etti. Bir resepsiyonda Devlet Bahçeli’nin Özgür Özel’e yönelik “Birbirimizi kırmıyoruz inşallah, bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor” sözlerinin, bu dili toparlamaya yetmeyeceğini vurguladı. Uzun, iktidarın kullandığı kutuplaştırıcı ifadelere örnekler vererek, “Sözün özü; toplumsal kutuplaşma, hakaret, tehdit, şiddet ve saldırı olaylarının önüne geçmek zorundayız” diyerek çözüm çağrısında bulundu.

AKP grubu adına konuşan Ankara Milletvekili Murat Alparslan ise, “Bu kürsüden temiz dili, doğru üslubu ve gerçek beyanları güçlendirdiğimiz takdirde bu konuştuğumuz meselelerin çok daha güçlü bir şekilde muhafaza edileceğini bilmemiz lâzım” ifadelerini kullanırken bir gerçeğin de altını çizmiş oldu.

Yapılan oylamada teklif AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi, ama iktidarıyla muhalefetiyle vekillerin “temiz siyaset dili” kullanılması sözleri ortada yerde duruyor.

***

AKL-I SELİM VE SAĞDUYU HÂKİM OLSUN

Konuyu İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı’nın şu sözüyle özetleyelim: “Bu ortamdan çıkmamızın ön şartı kutuplaşma değil kucaklaşmayı, nefreti değil sevgiyi hâkim kılmamızdır…”

Artık siyasetçilerin birbirini suçlamak yerine, önce sağduyu, peşinden temiz üslûp ve kutuplaştırmayan bir siyaset anlayışını benimsemeleri gerekiyor. Siyaset ayrıştırıcı değil, birleştirici olmalı. 

Akl-ı selim hâkim olsun ki,  ülke, millet ve demokrasi kazansın, kutuplaştırmadan medet umanlar kaybetsin…

Okunma Sayısı: 591
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı