Hava çok bulutlu ve soğuktu. Kış günü gibi olmasa da Akif üşümüştü. Ellerini yüzünü yıkarken şimşek ve gök gürültüsünü de duymuştu. Odasına geçince lambayı açtı ve masasının başına oturdu. Bu Ramazan ayının ilk yağmuruydu ve çok özeldi. Bu özel anı çizmeliyim, diye düşündü. Bu hatıra kalmalıydı ve her resme baktığında bu günü hatırlamalıydı.
Kocaman bir bulut çizdi. Gülümseyen bir yüzü de unutmadı. Rahmet ayı demişti dedesi, yağmur da rahmetti ve rahmet ayının rahmeti yağıyordu. Bulut da bu yağmuru taşıyan rahmetin taşıyıcısıydı.
"Vay be! Yağmur bulutunun ne güzel bir görevi varmış" diye geçirdi içinden.